• ben kendim uzun süre suudi arabistanda kalmış ve bu cinsi yakından tanıma fırsatı olan birisi olarak söyleyebilirim ki, araplar dünyanın en pis, en karaktersiz, en tembel, en sevimsiz, dinden kitapla uygulamada zerre alakası olmayan, en niteliksiz ırkıdır. yani bende şahsen antipati besliyorum bu sıfatsız araplara.
  • goruluyor ki, bu antipatiye sahip olanlarin bazilari, sozluge pek saygi gostermemelerinin yaninda, ulkelerin uluslararasi politikalarinin (hadi daha entellektuel gorunelim, power politics diyelim) dogasina da pek hakim olamamis; hatta evrimsel biyolojinin c'sine de zerre merak duymamislar.

    sirayla gidelim: simdi mensubu oldugum nesil geregi, bu konuda atip tutmak bana dusmez ama dayanamadim artik. 80 entry var bu baslikta ve ben yazmadan once oturup cogunu okudum. bunu da enayiligimden degil, hem ogrenmek icin hem de soyleceklerimin daha onceden soylenmemis oldugunu kontrol etmek icin yaptim. gel gor ki, bu basligi bir text dosyasi haline getirerek bilimum grep, parse, awk gibi pek anlamadigim fantastik unix hedeleriyle "hainlik, kalleslik katsayisi, bicak kullanma yetenegi" tarzi kavramlar arandiginda, benim yaptigim "enayilige" pek de ragbet olmadigini gozlemledim.

    artik ben de bu enayiligi bir dur diyecegim. ilk is olarak mustafa kemal ataturk basligina gidip "ozgurlugumuzu borclu oldugumuz insan yazacagim". sonra araplarin oha falan olmalarinin 101 nedeni anketine direk 22. sayfadan dalip, "bizi sag arka taraftan 45 derecelik aciyla bicaklamalari" , "20yy basinda bu defa alttan ikinci omurdan hancerlemeleri", "bu bicaklamalar esnasinda yogun bir kalleslik enerjisi yaymalari" gibi entryler girecegim. ne de olsa ozgurlukler dunyasinda yasiyoruz; aramaya inanmayi birak, okumaya inanmak da batil bir inanc artik. "sozlugun dusen kalitesi" ise bazi dinozorlarin bos evhamciligi degil de nedir?

    gelelim ikinci konumuza. yani bu araplarin "kallesliginin", delikanlilik ve yigitlik bakis acisindan degil de uluslarasi politika acisindan degerlendirilmesine. entrylerden de anlasildigi uzere, bircok yazar bu power politics hususunun farkinda. zaten pek de ahim sahim birsey degil, herkesin kendi cikarini gozetmesi, etki alanlarini genisletmesi, game theory gibi konular. biraz daha kliselesirsek: ozunde evrimsel biyolojinin etkileri vardir, guc ve iktidar istemi cok baskindir, milyarlarca yillik evrimin sonunda kazandigimiz bireyin hayatta kalma gudusunun, birkac bin yillik toplumsal hayattaki izdusumudur, vesaire..

    bu bakimdan bir ulkeyi, milleti veya butun bir kulturu "hain ikiyuzlu, donek, abazan, pislik, cahil, serefsiz, kaaalllleeeessss orospu cocuklari" diye tanimlamak angutluktur. (bu insanlari bu sekilde tanimlamak da angutluktur demiyerek, belediyenin acik biraktigi derin bir paradoks cukuruna dusmekten son anda kurtuldum)

    ulkeler hain degildir, delikanli veya yigit de degildir. inanmayanlara mustafa kemal ataturkun bizzat kendisinin --ittihatcilarin 1. dunya savasi oncesi yaptiklari gibi-- 1. dunya savasi sonrasinda avrupalilari birbirine karsi cesitli alavare dalavarelerle dengelemeye calismasi verilebilir. [makyavelli efendi bu durumu 350 sene once gorup bir de kitabini basmisken, hala bunu anlamayip "kalleslik" olarak nitelemek, eszamanlilik teoremine bir kanittir] tipki bizim ozgurlugumuzu kazanmaya calismamiz gibi, araplar da gucleri olcusunde kendi cikarlarini gozetmislerdir. tabi mako acidan, ingilizlerle fransizlarin ortadogu mucadelesindeki bir piyondan ibarettirler ama ister ozgurluk savascisi olsunlar ister piyon, iki halde de "bizi arkadan vurdular" diye olayi dramatize etmek, tarih gibi bilimsel yaklasilmasi gereken bir kaynaga, propagandaya meyilli bir benmerkezcilikle bakmaktir.

    biz de kanuni zamaninda nedereyse 3 cephede birden mucadele veriyorduk: balkanlar, iran ve yeni yeni guclenen rusya. kanuninin her iran seferi oncesinde, akillilik edilip bos birakilan cephelerde baris imzalanmis, sonra donulup tekrar bozulmustur, hem de defalarca. bu hareket ikiyuzlulukse, hepimiz ikiyuzluyuz. (ve hepimiz zenciyiz) makyavelist analiz gercekleri ifade eden bir saptamadir, seytani bir yorum degil; buna kafalari basmayan dunya kardeslik orgutu mensuplarini derhal san franciscoya, kotu kokulu otcu hippilerin yanina davet ediyorum.

    [bu arada bu iranlilara da, musluman olduklari halde, politik nedenlerden oturu bu seferler duzenlemis ve bu surec icersinde araplardan topraklar alinmistir. hatta bahanelerden biri de, portekizlilerin epey guclendikler ve vasco de gamanin umit burnununu dolasmasiyla, mekke ve medinenin artik guvende olmadigi ve onlari ancak osmanlinin koruyabilecegi olmus. tabii ki bu arada alakasiz yerlere de seferler duzenlenmis, topraklar genisletilmis ve doguya giden ticaret yollari tamamen domine edilmis. ah pardon, tabii bu yayilmacilik degil, fetihti degil mi sayin duygu hezeyani icindeki vatan tarihcisi?]

    ancak bir ilkokul kompozisyonuna arguman olabilecek bu arap kallesligi hususuna sanirim yeterince dikkat cekildi. benim asil derdim, hicbir ulkenin politikalarinin kallesce veya durust olmadigi gercegi. bugun abdnin yedigi haltlara bakip sinirlensek de onlar da bu oyunu kuralina gore oynuyorlar, tek farklari tipki ingilizlerin 150 sene once olduklari gibi fazla guclu olmalari. ve elbette politikalari geregi propaganda yapip, bazi ulkeleri ser ekseni dahil edebiliyorlar, zira o ulkelerle cikar catismalari var, yoksa ne iran seytani, ne guney kore kalles, ne de turkiye iyi aile evladidir.

    araplar da butun bu milletler gibi cevresel faktorlerin bir urunudur. bu durum, ayni irka mensup olduklari halde, bedevilerin ve yerlesik araplarin tarihsel sureclerindeki farkliliklari (mesela bedevilerin islami cok zor kabul etmeleri) gozleyerek rahatca anlasilabilir. "mertligin" ve "cesaretin" yakin akrabasi chivalry kavrami da tamamen feodal avrupanin politik ve sosyal yapisinin sonucudur. yani cetin altanin dedigi gibi "batida duello gelenegi vardir, sarkta ise pusu" ama bu sartlara bagli neden sonuc iliskisinin urunudur. ozellikle politik acidan, bahsettigim power politicsle karsilastirildiginda bu tip bir gorusun etkisi cok zayif kalir. zira bunu savunanlar, o duellocu mert fransizlarin da gotlerini kurtaran amerikaya bir heykel gondermeleri ve sonra hep "arkadan vurmalari"ni aciklayamaz. veya 50 sene once, tum halklari seferber olmus sekilde birbirini bogazlayan ingiliz ve almanlarin, bugun beraber ticaret yaparak gosterdikleri "piskinligi" ve "haysiyetsizligi" de aciklayamaz. japonlari durmadan onurlu, gururlu diye oven biri, 2. dunya savasinda yedikleri haltlari, tarihin en amansiz yayilmacilik girisimlerinden birini irdeleyince, "uzakdoguda da harakiri kulturu vardi ama niye boyle yaptilar ki" diye tikanir.

    hala bitmedi efendim. son sozum de "nefret ediyorum cunku onlar bizden nefret ediyorlar" diyenlere: bravo! bu mantikla ilerde buyuk adam olursunuz. cehaletleri yuzunden sizden nefret eden birilerini bosvermek ya da daha iyisi onlara dogruyu ogretmek yerine, bu adamlari nefretle bir kasik suda bogmak her zaman en etkili cozumdur. tabii bu sefer daha cok kisi sizden nefret eder, ama onemi yok, siz nasil olsa en sonunda onune gelen herseyi yakip yikarak ikinci bir cengiz han olursunuz.

    bakin, "sana tokat atana obur yanagini uzat" demiyorum, pasifizm bir cozum olamaz. dikkatli olursun, tasvip etmezsin, pratikte onlemler alirsin, hayatini (devletsen politikani) ona gore ayarlarsin, yani herseyi bilincinde olursun ama nefret etmezsin. insan kavradigi ve anladigi birseyden nefret edemez, ozellikle bu kadar ucuz bir gerekceyle.[ayrica bizzat butun arap ulkelerine gidip her kesimden insanla konustugunuz ve turklere duyulan nefret konusunda kapsamli bir kamuoyu yoklamasi yaptiginiz icin tebrik ederim, cengiz han olamasaniz da simdiden istatistik ve sosyoloji cift anadalli bir ugur dundar olmussunuz)

    bunlarin disinda, turklerin araplara karsi duydugu antipatinin nedenlerinin basinda (ingilizlerin etkilerinden de once yani) bati modeli, laik bir ulus-devlet kurma asamasindaki cumhuriyet politikalarinin ve bunun sonucunda birlestirici etmen olarak din yerine turkculugun on plana cikarilmasinin oldugu gorusune katiliyorum. okumaya inandigim icin bu konudaki goruslerimin cok guzel dile getirerildigini gordum ve sizler de daha uzun bir entrynin gazabindan korunmus oldunuz.
  • batiyi irkcilikla suclamayi ve kendisinin ne kadar humanist oldugunu her firsatta vurgulamayi seven turk insani [arada kimisi zenci futbolcunun birine "yamyam" deyip rengini belli eder ama] konu araplara ve kendinden geri gordugu diger milletlere (hintliler, afrikalilar vs.) sira gelince irkci olmaktan hic gocunmaz. bu milletler soz konusu oldugunda genellemeler hos gorulur, asagilamalardan kacinilmaz.
    bu topluluklarin ozellikle de araplarin, turklere unutmak istedikleri gecmislerini hatirlattigini soylemek acaba cok mu iddiali olur bu durumda? tarkan'in fransa'da en iyi ortadogulu sanatci odulunu 'ben ortadogulu sanatci degilim' diye reddetmesinin bu olayla bir ilgisi var midir? peki ya o cok sevdigimiz 'biz akdeniz insaniyiz' soz obegiyle sadece ispanyollari, italyanlari ve yunanlari kasdetmemizin, denizin obur tarafini isin icine katmamamizin? derin konular bunlar, dusunmeye devam edelim, derim ben.
  • haklı mıdır bilmiyorum ama bu konuda en önemli gerçek şudur:

    %99'u müslüman olan ülkenin çoğunluğu araplara antipati besliyorsa, bunu da hz. peygamber arap olmasına rağmen yapıyorsa, tek suçlu sanki türkler değilmiş gibi geliyor.
  • yeteri kadar tarih ve sosyoloji bilmemenin doğal sonucudur.

    osmanlı'nın neden fethetildikleri dönemlerde dağda kurtlarla beraber yaşayan balkan topluluklarına değil de avrupalıların bohlarını camdan dışarı attıkları dönemde dünyanın ilk hamamı, tuvaleti gibi temizlikle alakalı işlerini yapmış olan araplara benzemeye çalıştıklarını anlayamamış bünyelerin, arapların yüzyıllar boyunca "pis ve cahil" olduğunu sanmasının doğal sonucudur.

    suudi arabistan başta olmak üzere tüm arap ülkelerinde modern muhafazakarlar baştayken, onlarla iş yapmak, onlardan petrol aşırmak zor olduğu için ingilizler ve diğer emperyalist güçler tarafından 1920'lerde nasıl aşırı dincilerin başa getirildiğini, halkın eğitilmesinin ve gelişmesinin nasıl engellendiğini, her şeyden yoksun kalmış halkın doğal olarak dine ve onu sömürenlere sığındığı bilmeyen, bilmek istemeyen insanların beslediği antipatidir bu.

    araplar hakkında "iğrenç yaratıklar, tiksiniyorum" diyince çok bir boh olduğunu sandıkları batılı olduğunu düşünen insanların antipatisidir.

    güzellik anlayışını batı kaynaklı medyanın pompaladığına göre geliştirmiş, "hepsi çirkin bu arapların, kıyafetleri de berbat, iğrenç yaratıklar, tiksiniyorum" diyen insanın antipatisidir.

    400 bin mühendis fazlası varken, endrüstisi durağanken inatla mühendis yetiştirmeye çalışan bir ülkenin, eğitimcilerce ilkokuldan itibaren öğrenim hayatının merkezine sadece matematik koyulmuş, üniversitede de her şeyi matematiksel verilere dayandırmayı öğrenmiş insanın; devletin tarih, sosyoloji öğretmeyi unuttuğu insanın, "zaten puanı da düşük tarihin" diye öğrenmeye de çabalamamış insanın, sosyal bilimler alanında da sabit doğrular olduğunu ve bunların değişmeyeceğini, toplumların, sosyal yapının yüzyıllar önce de şimdiki gibi olduğunu ve yüzyıllar sonra da aynı kalacağını düşünen insanın beslediği antipatidir.
  • kaynagi arap sanilmak olan antipati. turkler kuzey avrupa'da sik sik araplarla karistirilir. zira cahil avrupalilara gore ege'den otesi ortadogu'dur ve tum ortadogulular araptir. turklerde arap antipatisinin altinda yatan sebep budur, arap sanilmak rahatsizligi.
    biz araplarla karistirilmaktan neden gocunuyoruz? birincisi herkes uygar bir medeniyetten gelmekten gurur duyar. bu nedenle cogu turk ispanyollarla, italyanlarla, yunanlilarla karistirilmaktan rahatsiz olmamaktadir. demek istedigim bu uluslarin bizden daha uygar oldugu degil, daha uygar "algilandigi"dir. araplar maalesef ilkellik, insan haklarinin ihlali, dini fasizm, siddet gibi pek de uygar sayilmayacak kavramlarla ozdeslestirilmektedir. bu dogru mudur, degil midir, muhasebesi araplarca yapilmasi gereken bir konudur (ayni sekilde turklerin de insan haklarinin ihlali, islam, kurt sorunu, tecavuz ve yapiskan saticilarla anilmasi bizim dusunmemiz gereken bir konu).
    avrupa'da yasayan bir kadinsaniz, insanlarin turkleri arap sanmasi daha da zorunuza gidecektir. cunku arap kadin olmak ikinci sinif dunya vatandasligina es tutulmaktadir. yani siz ulkenizden kactiniz ve bu uygar avrupa ulkesine sigindiniz, artik basinizi baglamadan ferah ferah dolasabilirsiniz. irklari, insanlari, uluslari kategorize etmek dogru degildir ama burada neyin dogru ya da yanlis oldugundan degil, neyin nasil algilandigindan yani imajdan bahsediyorsak, tipki italya'dan bahsedip de mutfagina deginilmeden gecilmedigi gibi, araplardan bahsedip de kadinlara uygulanan baskiyi anmamak mumkun degildir. bu durumda arap sanilan turk kadin, hayir ben ulkemde de basim acik geziyorum, biz laikliklikle onurlandirdik yonetim bicimimizi diyecektir.
    aaa siz turkler arap degil misiniz? sagdan sola yaziyorsunuz degil mi? arap sanilmaktan gocunmanin baska bir nedeni, turklerin araplari belki de en iyi anlayacak, ancak tamamen farkli bir irk ve ulus olmasidir. gobek dansi, kebap, islam, ortak sozcukler, vs. ama avrupada, turkler ve araplar arasinda bir fark gorulmemektedir. bu durumda arapla karistirilan cogu turk cileden cikmakta, biz arap degiliz, ne ayni irk, ne ayni ulus, ne ayni gecmis, ne de ayni gelecek demektedir.
  • arapların alınmaması gerekir, türkler kimseyi sevmiyorlar; buna türkler de dahil aslında... öyle bi gaza gelmiş milletiz ki efem nehir kenarına su içmeye inmiş bambi ve annesi bize yamuk yaparsa onları da linç ederiz...
  • turkler, ozunde samanistik ve goktanrici, son derece kendine ozgu ve insanoglunun en eski topluluklarindan biriyken araplar tarafindan zorla musluman yapilip tum karakterleri dejenere edilip, tarihleri degistirildigi icin son derece dogaldir. zaten bugunku ummetci-arapci iktidar partisi ve ergenekon diyerek isaret ettikleri toplulugun arasindaki gerilimin ozu de bu 'laik' islami benimsemek istemeyen \ osmanlici- arap emperyalisti islamci cizginin savasimi nedeniyledir.

    ayni sorun iskandinav nordiklerinde ve britanya keltlerinde hristiyanliga karsi vardir. oralarda bu kadar duzkafa yok tabii, 1000 yildir savasiyorlar dinci baskisiyla, bizim daha 80 yil oldu.
  • "arap" kelimesini ne zaman duysam; aklıma, büyükçe bir tepsinin etrafına bağdaş kurmuş 5-6 kişinin, elleriyle aynı tepsiden pilav yediği bir fotoğraf gelmesindendir.
  • mustafa kemal atatürk şöyle diyor;
    '' orduya ilk katıldığım günlerde, bir arap binbaşısının 'kavm-i necip evladına sen nasıl kötü muamele yaparsın' diye tokatladığı bir anadolu çocuğunun iki damla gözyaşında türklük şuuruna erdim. onda gördüm ve kuvvetle duydum. ondan sonra türklük benim derin kaynağım, en derin övünç membaım oldu. benim hayatta yegane fahrim, servetim, türklükten başka bir şey değildir. ''
hesabın var mı? giriş yap