• şu anda son sayfasini gözyaşlarima hakim olamayarak okudugum kitap. sanırım ilk defa okudugum bir kitabin sonunda, bu kadar ağlarken buldum kendimi.
  • çok etkileyici bir kitap,

    burayı okuyorsan muhtemelen okumadan önce vaktine değer mi değmez mi diye araştırıyorsundur.

    kesinlikle değer..
  • bu kitaptan gerçekten çok etkilenmiştim. okumamın üzerinden epeyce zaman geçti, fakat ben hâlâ etkisinden kurtulamadım.
    anı/biyografi türünde, 2015 mart'ında bu hayata veda eden başarılı bilim cerrahı paul kalanithi'nin kendi hayatını anlattığı bu kitap gerçekten "sarsıcı". seçtiği kariyerdeki amacının ölümü keşfetmek olduğunu söyleyen yazar, bununla ilgili anılarını anlatırken anbean ölüme doğru yürüyordu. kitap elimize ulaştığında adam ölmüş... hayır! daha kitabı tamamlayamadan bu hayata gözlerini kapamış ve onun bu hayalini gerçekleştirmek eşine kalmış. kitabın sonunda eşinin eklediği bölümü okurken gözyaşlarımı tutamadığımı hatırlıyorum. şimdi bile bunları yazarken dolu dolu oldum.
    neyse efendim, okuyun.
  • okuduguma pisman etmeyen bir kitap.
    --- spoiler ---

    son 20 sayfasinda paul'un esinin kitabin devamini getirmesi, itiraflari, mezari basinda yaptiklari cok etkileyiciydi
    --- spoiler ---
    editleyecegim, uykum var.
  • paul kalanithi isimli başarılı bir beyin cerrahının kanser hastası olduğunu öğrendikten sonra yazmaya başladığı ve tamamlayamadan öldüğü kitabı. türkçeye henüz yeni çevrildi ve baskısı altın kitaplarda.

    kitap en başta biyografi gibi başlasa da daha sonra yazarın hastalık süreci ve hayatla ilgili sorduğu sorular üzerinden ilerliyor. aslında yaşamın bütünüyle ne kadar değerli ve pamuk ipliğine bağlı olduğundan bahsediliyor kitap boyunca. inanılmaz etkileyici tespitler var ve her şey salt gerçeklik olduğu için paul sanki yakın bir arkadaşınızmış gibi geliyor okurken.

    ayrıca yazar hayatı boyunca edebiyata düşkün olduğundan bahsediyor ve bundan dolayı inanılmaz akıcı ve güzel bir anlatımı var.

    (bkz: en karizmatik kitap isimleri)
  • altın kitaplar bu güzelim kitabı mahvetmiş. geri iade gibi müthiş kelimeler mi, diseksiyon yerine yazılan direksiyon lar mı, yazım hataları mı, ne ararsan var.
    ki elimdeki baskı 4. baskı, yani ilk basım sonrasında 2 sene geçmiş adamların ruhu duymamış. kitaba da yazık olmuş.
  • olumun somut bir olguya donusmesini cok net gorebildiginiz bir kitap. maalesef ceviride bulunan igreti ifadeler kitabin etkileyiciligini etkilemis.
  • --- spoiler ---

    beyin cerrahı (bkz: paul kalanithi) abimizin vefatı öncesi yazdığı ve tamamlayamadığı! gerçek hikayesi.

    gerçek olması dışında öleceğini bildiğiniz halde kitap boyunca bunu yazara konduramamanız, doktor - hasta ilişkisini iki tarafıyla yaşayıp yaşatması, eşi ve bebeğiyle birlikteki anları, insana haline şükretmesini ve herşeyin boş olduğunu hatırlatıyor
    --- spoiler ---
  • “ıf you found out you were dying, would you be nicer, love more, try something new? well, you are. we all are.”
  • yarısındayım ve bir doktorun anıları eşliğinde insan vücudunun ne kadar mekanik olduğunu iliklerime kadar hissediyorum. bunu hissetmekten ziyade bilen biri tarafından ölüm yolunun tasvir edilebilmesini, paul'un kendinde bu gücü görebilmesiniyse korkunç bir anlamsızlık olarak görüyorum. kendisinin mentaline acıyarak ağlıyorum. seni iyi anmamız, sayende bir şeyler öğrenmemiz gerekmiyordu. sen, tesadüfi evrenin yok etmek için seçtiği nitelikli birisin ve bunu bilerek haklı bir öfkeyle son zamanlarını geçirmen gerekirdi. bu kadar güçlü olmaman gerekirdi. "nice sefil zihinler 80 lerini görürken neden ben?" diye söverek ölmen gerekirdi.

    bilmiyorum, son yaklaşınca sükûnet de çökmüş olabilir bünyesine. ben kimim ki seni tam olarak anlayabileyim?
hesabın var mı? giriş yap