yerini yadırgamak

• elektronik aletlere özgü bir rahatsızlık.
  
  - iyi günler biz bu televizyonu daha dün almıştık hemen bozuldu...
  - hımm bakiyim... yerini yadırgamış bu, ondan olmuş...
• ozellikle yatili misafirlerin sikca karsilastiklari durum, yatilan yerde kivranip durmak ama uyuyamamak.. buna kediler de dahil.
• bazen çiçeklerde de görülen bir durumdur. yeri değiştirildiği zaman bitkicik bu durumu yadırgarsa solar gider, ne yapsanız nafiledir.
• tütünü bilir misin?
  "kız saçı" demiş zeybekler,
  su içmez her damardan,
  yerini kolay beğenmez,
  üşür
  naz eder,
  darılır
  iki parmak arasında kıyılmış,
  bir parçası var kalbimin
  incecik, ak kağıtlara sarılır,
  dar vakit yanar da verir kendini.
  dostun susan dudağına...
  
  (bkz: yalniz degiliz)
• çıtkırıldım çiçek saçmalaması. "orasını beğenmedim orda açmam", "burası kuzeye bakıyo burda meyve vermem" gibi şekillerde tezahür eder. çiçeksin ulan sen, açacaksın, olayın o.
• başka bir bilgisayardan sözlük'e girildiğinde ilham gelmemesi, kendini zorlasan da adam gibi entry girememe, girdiğin entry'leri de beğenmeme sendromu. ^*
• bebeklerde de aynı durumun söz konusu olduğunu iddia eden heyecanlı anneler,anneanne ve babaanneler de vardır...nedense kadınlara özgüdür.
• (bkz: yabancılaşmanın öyküsel uzantısı)
• annemin küçüklüğümde hiçbir arkadaşımda kalmamama izin vermemesi sonucu (evet bildiniz; hunharca 'neden o bizde kalmıyo, o kalsın' taktiği eşliğinde) edindiğim sinir bozucu alışkanlık. işin kötüsü özgürlüğüme kavuştuğum anda fark ettim bunu. hep bi eve dönme isteği, başka yatakta uyuyamama... anneciğim duysa çok gururlanırdı.
• bende bu resmen hastalık. arkadaş tamam 2 geceliğine yattığın yeri yadırgarsın da 2 aylığına yattığın yeri de yadırgamayıver. şimdi benim yatak odamda yatak cama paralel, misafir yatak odasında ise yatak cama dik. annemler beni ziyarete gelince ben misafir odasında yatıp yatak odamı onlara veriyorum. buraya kadar her şey normal. iyi de insan 2 ay boyunca her sabah yattığı yatağa dik mi uyanır?