• grip viral bir hastalıktır.
    antibiyotik bakterilere karşıdır.

    virus bakteri değildir.

    boşuna antibiyotik kullanmak sağlığa aşırı zararldır.

    teşekkürler.
  • bir hekim olarak 2020 grip salgını hakkındaki çıkarımlarım:

    - kişisel hijyen eksikliği ve yakın yaşam ortamlarında izolasyon uygulanmaması nedeniyle büyük bir salgın var.

    - toplumumuz hâlâ grip olmadığı konusunda ısrarcı. bunun temel sebebi gribin aslında ağır bir hastalık olduğunu ve soğuk algınlığından farklı olduğunu bilmemelerinden kaynaklanıyor.

    - aile hekimleri hastanın gazını almayı, hastayı iyileştirmekten daha çok önemsiyor, veya mesleksel olarak çok yetersizler, hâlâ gereksiz antibiyotik reçeteleri havada uçuşuyor.

    - domuz gribi söylentileri bilgi kirliliğinden ibaret gibi. pcr yapılarak doğrulanan h1n1 vakalarınn sayısıyla ilgili bilgi yok.

    - aynı grip için bir haftada 4 doktora 6 defa muayene olan hastalar, sihirli bir şekilde iyileşmek istiyorlar, hastanelerin işleyişini bozuyorlar. pek çok uzman doktorun randevuları çoğu zaman gereksiz yere alınan grip randevularıyla doluyor.

    - herkes zencefilli balın, ıhlamurun, kuşburnunun, yeşil çayın gücünü küçümsüyor.
  • 1,5 aydır gribim... her sene grip aşısı olurum, yine de gribe yakalanırım... ama bu seneki grip gibisini görmedim... 3. kutu antibiyotiğe başladım. çevremde de çok yaygın... çocuğu, genci, yaşlısı... (bkz: the flu) filminde, göçmenlerin sebep olduğu grip salgını aklıma geldi... bizdeki göçmen sayısını düşününce insanın aklına şimdiki mutant gribin daha önce alışık olmadığımız bir türü olduğunu gösteriyor. grip aşıları eskiden ağustos ayının sonlarına doğru eczanelere gelirdi. şimdi çok geç geliyor. aşı geldiğinde millet zaten çoktan gribe yakalanmış oluyor. kendi kendime konuşuyorum işte, halkın sağlığı ile uğraşacak bir irade mi var?.. onların derdi; libya, kanal istanbul, hamdolsun, inşallah...

    edit: çok sayıda geçmiş olsun mesajları aldım, teşekkür ederim... antibiyotik kullanımın işe yaramadığını söylemiş yazar arkadaşlar. grip virütik biliyorum ama sadece olay grip değil... boğaz ve göğüs ağrısı da var. bağışıklık sistemi zayıflıyor gripte... bakteriler de saldırıya geçiyor haliyle, yaş 60...
  • dün saat 17’den bu yana 3,5 yaşındaki çocuğumun ateşini düşüremeyerek tanıştığımızdır. kesinlikle okuldan kaptı. doktora koştuk hemen domuz gribi dedi, enfluvir verdi tabii ki. ağır geldi onu da kustu benimki.

    çıldırmak üzereyim. allahaşkına ateşli, enfeksiyonlu, öksürüklü çocukları tam iyileşene kadar okula yollamayın. o çocuklara da yazık, diğerlerine de. 17 kişilik sınıftan 6 kişi gitmiş bugün okula. doktor da bizden özellikle rica etti, bir hafta dolmadan göndermememizi.

    biliyorum hayat şartları, herkesin işi gücü var. çok da doğru, herkes kendine göre haklı. ama n’olur bir b planı vs. olsun. toplum sağlığı da kendi çocuklarımızınki kadar hassas ve özen gösterilmesi gereken bir konu.
  • tedbirinizi baştan alın. bağışıklığınızı güçlendirin. paketli gıdalar, fast food gibi çöplerle beslenen, fazlaca hareketsiz kalan, geç yatan ve melatonin hormonunundan nasibini alamayan vücutta her türlü enfeksiyon oluşma olasılığı yüksektir. takviye olarak propolis alınması ile ilgili de olumlu görüşler var ama takviyeler konusu her zaman soru işareti, değişebiliyor. yine de bana sentetik takviyelerdense propolis kullanımı -bağışıklık için-daha mantıklı geliyor
  • etrafımda grip olmayan kalmadı. küçük çocuklar ve kadınlar daha çok etkileniyor. bu grip normal grip gibi değil bilmiyorum ama çok ağır geçiriyor herkes. sağlık bakanlığı neden açıklama yapmıyor? kimse neden bişey söylemiyor? neden önlem alınmıyor?
    yetkilileri ivedilikle göreve davet ediyorum. bu normal değil.
  • herkes ara tatile kadar evinde sipere yatsın ve misafir gidiş gelişleri minimale insin; hatta mümkünse hiç olmasın. bu dönemde avm vb yerlere kesinlikle küçük çocuk, bebek götürülmesin. enfeksiyon zincirinde çok önemli bir halkayı kırmak adına ara tatil bir hafta öne çekilerek toplam 3 hafta yapılsın. evler sık sık havalandırılsın. bu yazılanlara kulak verilsin. edit: imla
  • kesinlikle 2019'dan farklı. şu anda nerdeyse memleketin her yerinde salgın var ve hastanelerde aciller, poliklinikler dolup taşıyor, özel hastaneler de bile nerdeyse yer yok. doğunun küçücük bir ilinde 3 çocuk yüksek ateşten hayatını kaybetti maalesef. özellikle geceleri çocuklarınızın ateşlerine dikkat edin. uykudayken havale, menenjit riskleri var.

    türkiye'de bu salgın bu kadar fecaat değildi. her sene daha da kötüye gidiyor. hastalığın, enfeksiyonun, salgının bini bir para. bu güzelim ülkenin ilmik ilmik örülmüş aşı haritasını, florasini yerle yeksan edenlerin gelmisini, geçmişini... anladınız siz onu.
  • bendeki etkisi normal hastalık gibi değil, 1918 grip salgını ve 1348 kara veba salgınıyla yarışır. yüksek ateşten bilincimin gittiği bir gece, olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi sözünü birkaç farklı versiyonla ingilizce'ye çevirdiğimi hayal meyal hatırlıyorum. 7 yıldır hasta olmamıştım, birden kalkamamacasına yataklara düşünce elim ayağıma dolandı, ne yapacağımı şaşırdım. psikolojim bedenimden daha beter çöktü, kendimi ortaçağ'da vebadan ölmüş 9 yaşındaki kız kadar çaresiz hissettim birkaç gün. şimdi daha iyiyim, kullandığım ilaçlardan ağzımın tadı çamur yemişim gibi fakat bu hastalığın enteresan bir etkisi olarak çok sevdiğim tuzdan soğudum, hiçbir şeye tuz atamıyorum. zamanında beeo ya da umca kullanmadığım için köpekler gibi pişmanım, birkaç gün bol sirkeli- sarımsaklı paça çorbasına ve ilaçlardan ölen yararlı bakterilerimi yerine koymak için zerdeçallı, karabiberli kefire dadanarak eski halime dönmeyi umuyorum.
  • (bkz: gripken toplu taşımaya binmek)

    dünden beri hayatım sikildi. ne uyku var ne huzur. her yerim ağrıyor, kımıldayacak halim yok.

    grip olduğunu bildiği halde bana yaklaşanın, bu virüsü bana bulaştıranın evveliyatını ibrahim kalın siksin.
hesabın var mı? giriş yap