• bazen uzayan mesai saatlerinde de soyleneceği hayal edilen bir fantaazi repliği
  • gece gece ders calisirken kot pantolon rahatsiz eder ve "ben altima rahat birsey alayim" cok yerinde bir soz olur o zaman, odunc bir esofmanla geceye devam edilir...beklenen aktivite? zaman yoktur; proje, odev, sinav vardir, vardir, vardir...
  • bu cümleyi takiben üzere alınan şeyin taşınmasından çok çıkarılmasının rahat olması dikkate alınması gerekir kanımca...
  • seks öncesi, erkek azdırma taktiklerinin prof'u olmuş kadının kullandığı cümle.
  • ''tostumu bitirdim seni odamda bekliyorum'' $eklindeki mesaja yazila bilecek kar$ilik.
  • - ekilmeye hazırım... tohum.
  • gündelik yaklaşımın seksici bir ritüele döndürülmesi planında üçüncü aşamayı simgeler. ilk safha tanışmaktır. sanırım buna itirazı olan olamaz. ikinci safha taraflardan birisine gitmektir. üçüncü aşama olan rahat bir şeyler alma aşaması aslında kendi içinde iki fazdan oluşur. ilk faz üzerine rahat bir şeyler almayacak olanın kendine bir içki hazırlamasıdır. burada "içki" sembolünü açmamız gerekirse; temelinde "az votka, çirkin kadın" paralelliği yatmaktadır ve "iç-ki üzerine alamadığın şeylerden dolayı rahatsız hissetmeyesin, çünkü benim evimdesin, eski kocamın rahatlarını verecek halim olmadığına göre, rahatlamanın yolu anca içmekten geçer" göndermesiyle hedef bulunmaya ve tanga giyene kadar rakip oyalanmaya çalışılır. gerisini anlatmama bilmiyorum gerek var mı?

    neyse; rahat bir şeyler alma konusuna geri dönelim; toplum olarak üzerimize rahat bir şeyler almaya yabancıyız aslında, toplum baskısının üzerimize bindirdiği "rahat olmayan" şeylerden dolayı ışıklar kapalı sevişiriz. et-ete göt-göte durumlardan istemesek de kaçındırmaya çalışırız kadınlarımızı, üzerlerine aldıkları yegane rahat şey utançlarıdır çok zaman, utanmanın dayanılmaz hafifliği ve kusurları affediciliği örtmektedir arzularımızı. istesek de yan cebimizi bile ilikleriz "istenmeyen" şeyler girmesin diye.

    ne kadar çırılçıplak kalsak da maskelerimizi çıkartamayız, bu maskelerin ruhumuzda takılı olduğunu, "rumuz"daki maskelerden daha yapışık olduğunu bilmeyiz tenimize. çünkü zaman içerisinde yavaş yavaş kaynamıştır derimize. işte bu maskelerin sebebi de biz erkek toplumuyuz, kadınları yönlendirebilmek ve güdebilmek adına, "rahat" olmayı orospu olmakla bir tutarken, "rahat olmamayı" da iffetlilikle özdeşleştiriyoruz düşüncesizlikten ve iktidar hırsından. iki ucun da bokunu çıkarttırıyoruz kadınlarımıza, bizi nasıl yöneteceklerini bildiklerini sansalar da aslında ilk kendilerini yönetmelerini istiyoruz onlardan.

    biz bu maskeleri takmaları konusunda sürekli teşvik eder ve gerzekçe saplantılarımıza alet etmeye çalışırsak onları;

    üzerlerine rahat bir şeyler almaya çalışmalarını beklerken; salonda daha çok içki hazırlarız kendimize...
hesabın var mı? giriş yap