• türkiye'nin ilk büyük anti komünist eylemi kabul edilen olay..
    yıllardan 1945'tir.. dönemlerden tek partili milli şef dönemi.. avrupa'nın hitler faşizminin etkilerini en yoğun olarak hissettiği yıllar.. buna koşut olarak türkiye'de hitlercilik yükselen değerdir elitistler arasında.. ve buna muhalefet bir grup sol tandanslı aydın vardır ortalıkta.. işte bu aydınlar zekeriya sertel'in öncülüğünde tan gazetesinde toplanırlar.. rejime muhalefet eden dönemin bir diğer yayın organı da -daha sonra demokrat parti çizgisine girecek olan- vatan gazetesi.. dönem tek partili dönemdir.. ve ona karşı muhalefet tkp'nin o dönemki ileri demokrat cephesi tezinin de etkisiyle ortak tavır alma arayışındadır.. sol aydınlarla demokrat parti'yi kuracak olan kadro yalancı bir bahar yaşamaktadır.. zekeriya sertel, sabiha sertel, pertev naili boratav, behice boran, esat adil müstecablıoglu gibi kamuoyunun da yakından tanıdığı tescilli solcuların yazdığı görüşler dergisinin 1 aralık 1945'te yayınlanan sayısında demokrat parti'nin müstakbeş kurucularının yazılarına da yer verileceği duyurulunca kimi çevrelerde duyulan rahatsızlık iyice çığırından çıktı.. sağda solda mareşal fevzi çakmak'ın da içinde yer alacağı sosyalist bir parti kurulacağından söz ediliyordu.. bunun önüne geçilmeliydi.. tam da o günler de rejimin yılmaz bekçisi cumhuriyet durumdan vazife çıkararak tan aleyhinde yayınlara başladı ve komünist olduğunu savladığı bu yayın organını hedef gösterdi.. 4 aralık 1945'te chp gençlik kollarının tertiplediği bir protesto mitingi yapıldı dönemin en gelişmiş tesislerine sahip tan'ın matbaasının önünde.. protesto kısa sürede yağmacılık faaliyetine dönüştü ve gazete bir daha çıkamayacak şekilde tahrip edildi.. tan'ın yanı sıra yakınında bulunan yeni dünya, fransızca yayınlanan la turquie, ermenice yayımlanan nor or (yeni gün) gazeteleri ve gün dergisi susturulur.. amaç gözdağıdır yeni yeni serpilen muhalefete.. amaç gerçekleşmiştir.. kurulması düşünülen partinin müstakbel başkanı cami baykut ve ekibi projeden vazgeçer.. ve demokrat parti ekibiyle sol aydınlar arasında yalancı bahar da nihayetlenir..
    sonradan gazeteci olan cüneyt arcayürek ve orhan birgit de türkiye'nin ilk gazete baskını olan bu baskında gençlik önderi olarak yer almıştır..
  • turk basininin ikinci abdulhamid zamanindan, yani bu tarihten yakla$ik 70 kusur yil oncesinden beri bir gidim yol alamadiginin resmi dedili olan olaylarin, yani chp hukumeti'nin solcu basini yok etmek amaciyla universite gencligini de dolduru$a getirerek duzenledigi cirkef olaylarin ya$andigi gundur.. her ne kadar hukumet tarfindan komunizme kar$i yapilmi$ bir hareket olarak gosterilse de aslinda, bir sure once bir bildirge ile chp'den ayrilip yeni bir parti kurma hazirligina giren celal bayar, adnan menderes, fuat koprulu ve refik koraltan gibi muhaliflerin onlerinin kesilmesi icin dugmeye basma giri$imidir..

    o zamanlar tan, vatan, yurt ve dunya, yeni ses, adimlar, goru$ler gibi gazeteler hukumete muhalif yayin yapan gazetelerken, tasvir ve tanin ise hukumet yanlisiydi.. tan gazetesinde o donem cikan totalitarizm kar$iti, demokratik rejim ve sosyalizm yanlisi, cok partili rejim yazilari, cok seslilige ve ele$tiriye tahammulu olmayan hukumeti iyice cigirdan cikariyordu.. huseyin cahit yalcin'in tanin'deki "kalkin ey ehli vatan" ba$likli yazisi da ortaligi iyice germi$ti..

    3 aralik 1945 pazaretsi ak$ami chp il te$kilati universite ogrencilerinin kalkdigi yurtlara talimatlar dagitmi$ti ve ertesi sabah universite bahcesinden itibaren toplanmaya ba$layan ve ilerleyen dakikalarda 10,000 ki$iyi bulan kalabalik beyazit meydanindan carsikapi istikametine yuruyu$e gecti ve sirasiyla abc kitabevi ve tan gazetesi yagmalanip, buyuk olcude tahrip edildi*..

    böylece muhalefet kendini tanımlayamadan, siyasi ve ekonomik görüşlerini ifade etmeden önce, hazırlanan kimlik ve ideoloji muhalefete giydirilecekti. bu durum, halkın muhalefeti chp hükümeti zaviyesinden görmesini sağlayacaktı. muhalefetin kendini açıktan göstermeye başladığı 1945 yılında, muhalefet lehinde yayın yapan gazeteler tan ve biraz da vatan idi. tan'ın yanı sıra görüşler'in de muhalefete açıkça destek verip neredeyse onların yayın organı durumuna gelmesiyle muhalefet kendini ifade etme olanağı yakalayacaktı. bu olanak ortadan kaldırılmalıydı ki, chp hükümetinin hazırladığı kimlik ve ideoloji muhafetin üzerine tam otursun*.
  • can dundar'in iddiasina gore turgut ozal ve suleyman demirel'in de bizzat katildiklari antidemokratik eylem.
  • süleyman demirel'in baskıncılardan olduğunu kabul ettiği olay. demirel, baskına karışmasını şöyle anlatıyor:

    "elebaşı değildik ama bu olaya katıldığımız doğrudur. bir öğrenci hareketiydi. o zaman istanbul'da zaten iki üniversite vardı. istanbul üniversitesi ve istanbul teknik üniversitesi (itü). biz, itü'de talebeydik. 21-22 yaşlarında gençlerdik. bizden büyükler de vardı.
    o zaman üniversite gençliğinin bir kişilik gösterme hevesi vardı. o zamanki havadan etkilenmemek mümkün değildi. anti-komünizm çok revaçtaydı. bizim de hissiyatımız öyleydi.

    tan gazetesinin idare binasına girdiler. ben aşağıda sokaktakilerin arasındaydım. gazete idarehanesine çıkarak biraz kırma dökme yaptılar. pencerelerden aşağıya radyoları, daktiloları falan attılar. ben kırma dökme işine karışmamıştım.

    sadece tan gazetesine değil, o gün, sovyetler birliği'nin istanbul'daki sefaret binasının önüne de gittik, protesto için çelenk koyduk. çünkü 1945 sonrası, stalin, 'boğazları isterim' diyor. 'anlaşma tanımam' diyor. biz buna karşı bu tepkiyi gösteriyoruz.

    öyle bir ortam; nâzım hikmet sürülmüş, sabahattin ali sınırda öldürülmüş. öyle bir atmosfer var. etkilenmemek mümkün değil"

    demirel, turgut özal ve necmettin erbakan'ın karışıp karışmadığın bilmiyormuş. "aynı sınıflarda değildik. yanımda sınıf arkadaşlarım vardı. ama özal'ı, erbakan'ı hatırlamıyorum."

    öte yandan can dündar, bu baskına iştirak etmişlerin ilginç biçimde devletin yüksek mevkilerine terfi ettiklerini söyler. haliyle demirel kabul etmez.

    (kaymak: fikret bila)
  • bu olayın "demokratik" boyutu ilgi çekicidir.

    hüseyin cahit yalçın, olayı başlatan tanin'deki meşhur yazısı "uyan ey ehli vatan"da -hafızam beni yanıltmıyorsa- "türk genci demokrasine sahip çık!" gibi bir kelâmlar gevelemişti kaleminde. bu yazıdan "gaza gelen" anadolu yiğitleri, proto-kerinçsizgiller de "demokrasi! demokrasi!" diye çığırarak bastılar tan binasını... olaydan sonra da nadir nadi, cumhuriyet'teki başyazısında olay için "demokrasi için bir zafer" meâlinde söyleniyordu.

    ne anladık? ülke sorunlarına çözüm yolu olarak linç gayet "demokratik"miş. ey tatlısu solcuları, özgürlükçüler, insan hakları savunucuları, komünistler ve dahî liboşlar... hakkınızda söylenenler doğru, demokrat falan değilsiniz. siz de gidin basın "ulusalcı", "milliyetçi" ve diğer sevmediğiniz neşriyatları yayımlayan binaları. ne? efendim? şiddete karşı mısınız? hem bu eylemler basın özgürlüğünü mü engellermiş?

    birader ben de farklı şey demiyorum ki... "basın" özgürlüğü "basın"! amma yumuşak çıktınız be!
  • "4 aralık 1945 günü olan olayları sadece hüseyin cahit yalçın'ın sırtına yüklemek insafsızlık olur. onun yazısı bir işaret fişeğidir. hür (!) basının diğer ünlü kalemleri de, sertellere saldırmıştı. tan gazetesini yönetmekte olan sabiha ve zekeriya sertel, 1 aralık 1945 'te "haftalık düşünce dergisi" görüşler'i çıkarmaya başlar. görüşler dergisi çıktığı gün tükenerek ikinci baskısını yapar. derginin kapağında; bayar'ın, menderes'in, köprülü'nün ve tevfık rüştü araş'in isimleri de derginin yazarları olarak duyurulur. tanin ve cumhuriyet gibi o yıllarda faşizmi savunan gazetelerde, görüşler karşıtı yazılar yayınlanır.

    cumhuriyet gazetesinin 4 aralık'ta birinci sayfadan yaptığı yorum tarihe geçecektir: "görüşler kelimesinin 'g' harfi ters çevrildiğinde ve bir kısmı parmakla örtüldüğünde orağa benziyor. bizim yoldaşlar nihayet maskelerini attılar. 'yeni dünya' ve 'görüşler' kızıl propaganda organlarıdır." sertellerin komünist olduğunu ispat etmek için biraz fazla zorlamışlar değil mi? "g" harfini ters çevir, parmakla ucunu ört..."

    feza kurkçuoglu
    http://www.birgun.net/…-haber-54259.html#haber_basi
  • vatandaş tepkisidir. gençler duyarlılıklarını göstermiş güvenlik güçleri olaya müdahale etmemiştir. sonrasında serteller "halkı tahrik etmek" suçundan tutuklanırlar. tan gazetesi süreç sonunda kapanır. işlem tamamlanmıştır.
  • yakın tarihimizde kısaca tan matbaası baskını olarak geçen, sertellerin tan gazetesinin, gerçekler dergisinin sabahattin ali'nin la turquie ve yeni dünyasının yayın hayatının son bulmasına neden olan tedhiş olaylarının ardından yaşananlar da çok ilginçtir.
    ---------------------------

    "
    sıkıyönetim komutanı
    korgeneral asım tınaztepe
    dün 4.12.1945 salı günü üniversite öğrencilerini bir kısmı , iki basımeviyle birkaç kitabevine taaruz etmşler ve bu hareketlerine mani olmak isteyen hükümet ve inzibat kuvvetlerini dinlemeyerek tasarladıkları suçu işlemişlrdir.
    bunlar hakkında derhal takibat ve tahkikata başlanmıştır..."
    ---------------------------
    alıntı
    roman gibi
    sabiha sertel

    peki, takibat neticesinde ne olmuş?
    bu olayları tertipleyenler yakalanıp cezalandırılmış mı?
    evet. birileri soruşturmaların ardından 7 şubat 1946 da tutuklanmış. ama bunlar tertipçiler değil bu gazetelerin sahipleri ve yazarları olan sabiha ve zekeriya sertel, halil lütfü dördüncü ve cami baykut!

    provokasyonlar ise devam eder.
    önce üniversitelere yönelir. niyazi berkes behice boran ve pertev naili boratav 'ın -haklarında açılan davalardan beraat etmelerine rağmen- görevlerinden uzaklaştırılmalarına sebep olur.
    ardından 6-7 eylül olayları 'na sıra gelir. 6-7 eylül olaylarından sonra ise olayların sorumlusu olarak kemal tahir, aziz nesin, adil müstecaplıoğlu, reşat fuat baraner gibi devrin pek çok ünlü sol kesim aydını kendini hapishanede bulur...

    ve bir zincirin halkaları tarihte böyle yerini alır.
hesabın var mı? giriş yap