• cogunlugun azinliktaki halkin kulturune el koymasi. amerikada cok tartismali bir konu haline geldi son yillarda. orneklerle aciklayim. zenciler saclarinin kivircik ve sik olmasi yuzunden corn row veya rasta gibi sac modelleri kullanagelmislerdir. son yillarda beyazlarin bu sac modellerini kullanmasi ve bunu saclarinin sikliginin mecburiyetinden degil de sirf tarz icin yapiyor olmalari tepki cekmis ve boyle bir terim ortaya atilmis. kisacasi siyahi insanlarin cektigi zorluklarin binde birini cekmeyip onlarin kulturlerinden parcalar alip moda haline getirmek. dusunuyorum turkiye'de ne gibi cultural appropriation var diye. eklemek isteyen?
  • zırvalık ötesi kavram. kültür hırsızlığı, aşırıcılığı olarak çevrilebilir.

    fikrimce bu terim ırkçılığa giriş 101 dersi için ideal bir senaryo oluşturur.

    bu deyimi kullanmak açık bir ırkçılıktır. bu ırkçılığı meşrulaştırmak için; baz alınan esasın, aslında, kültürlere saygı olduğunu söyleyerek servis eder, bu sos iğrenç ırkçılık yemeğinin yutulmasını mümkün kılar. çatışma ideolojisinin bir ezberi olarak insanları gruplayıp ikiye böler, mağdur edebiyatı üzerinden “aferin” toplayıp otoriter söylemlerini herkese zorla kabul ettirmek üzere uyduruk gündemler oluşturur. açıkçası suçlu addettiği kültürü oluşturmuş ırkın çocuklarına karşı derin ve hastalıklı nefreti meşrulaştıran bir paravandır.

    bu olguyu uyduranların tarzı vegan terörüne oldukça benzer.
    rasta saç güzel örnek, oradan devam edelim. beyazların rasta yapmasını white guilt üzerinden yuhlayarak ve utandırma taktikleri ile bezeyerek engellemeye çalışır bu cultural appropriation zırvalayıcıları. ellerinden gelse yasal olarak da bunu cezai işlem gerektiren bir hale sokacaklar.

    örneğe geri dönersek, tek marifeti siyah olmaları olanlar rasta yaptırabileceklermiş ama mesela beyazsan yaptırmamalıymışsın çünkü bu kültür hırsızlığı imiş. aynı mantıkla, araç veya uçak sadece beyazlar tarafından kullanılmalı, sonuçta bunu icate edenler hep beyaz. hatta erkek, o zaman kadınlar da kullanmasın vs. vs. ama bunlar sayılmaz tabi çünkü egemen kültür beyazdı vs vs. ten rengine göre ayrımcılık, evet ırkçılık oluyor bu.

    insanları cinsiyet, ırk, din gibi gruplar üzerinden kümeleyerek birbirine düşman eden kimlik politikası, grup ideolojileri ve çatışma teorilerinden geliyor ama geleceği yok veya en azından umarım olmaz. insanları içine doğdukları gruplara ait görüp o grupla ilgili imtiyazlar/utançlar atanması her şeyden önce insan haklarına aykırı.

    bu konu daha çok su götürür, ara ara örneklerle açmak lazım.
  • hakim kültürün azınlık kültürünü zimmetine geçirmesi.

    en rahatsız edici örnekleri azınlık (veya ana-akımın dışındaki) kültürlerin gösterenlerinin (baş örtüsü, puşi, bindi vs.) moda veya pazarlama ögesi (oyuncağı) olarak metalaştırılmasında gözlenebilir.
  • turkiye'de muazzam bir ornegi bulunan hede. bati dunyasinda cultural appropriation diye yakinanlarin cogunun zirvaladigini dusunenlerdenim. lakin biz bu isin bokunu cikarmisiz: 1909 adana katliami'na bir agit olan adanayi vogpe parcasinin bestesinin uzerine tiriviri sozler yazip sebebim ask diye ucuz bir ask sarkisi haline getirmis seden gurel. sonradan buna bir de remix yapmislar. nerde okudugumu hatirlayamiyorum ama "hem katlediyoruz, hem acilarini yasamalarina izin vermiyoruz".

    agit hali, ask sarkisi hali, remixi
  • sacmaliktir hele hele baska kulturun ozelligini calmakla, zimmetlemek ile falan alakasi yok.

    asiri hassas, bebeksi progresif solcu amerikalilarin beyazlarin kizilderili kiyafeti giymesine, rasta yapmasina ne biliyim birtakim farkli kulturlerin urunlerini kullanmasina laf etmesiyle ortaya cikmistir.

    egemen bir kulturun diger kulturlerin urunlerini, tarzlarini kullanmasini yok yere kinayan, kafa acan bir zirvadir. beyaz, heteroseksuel ve hiristiyan bir erkegin kimono giymesinin offensive oldugunu iddia etmeceler falan anladiniz iste. of.

    bu egemen kultur ve dezavantajli kultur falan da hep bu kavrami ortaya atanlarin sacmaligidir yine.
  • bir halt anlamadığım akım.

    meseleyi anana bacına yapsalar seviyesine indirmek istemezdim ama ben gerçekten oralardayım. düşününce bir somaliliyi osmanlı kavuğu içinde burning man festivalinde görsem ağır olmuyor mu yav der geçerim. ya da norveçli yörük çadırının içinden çıksa ikinci defa dönüp bakmam bile.

    olayın özü hakim kültürün azınlıkta olan kültürü sömürmesi imiş. doğal olarak bana da 'sen beyaz türk olarak hakim kültürsün tabii bi'sikim anlamazsın' diyebilirsiniz. ben de size derim ki; ortadoğuda tek başına yaşayan bir kadın olarak benim nerem hakim acaba?! tecavüz kültürünün altında*ezilen bir insan olarak benim kültürüm de cepte biber gazı taşımak. aynısını yapan bir erkek görürsem yakasına mı yapışayım ne yapayım?

    saçmalamaya başladığımın farkındayım gayet. bunun sebebi tutunacak bir dal bulamamam. hak vermeye kalksam bile, ben düzgün, işinde gücünde herkese ve her şeye saygılı ve hatta kendi çapında aktivist bir beyaz amerikalı olarak geçinirken, sırf dedemin dedesi torna görmemiş bir homo sapiens diye yıllar sonra ben niye günahını kafama bir tüy taktığım için ırkçı ilan edilip, yaptığım her iyi şey silinerek ödüyorum?

    amerika veya avustralya gibi izole topraklarda, iki bin yıldır gelişen kültür tek bir milletin elinde olabilir ama türk kültürü dediğimizde bundan bahsedemeyiz mesela. orta asyadan başlayıp doğu avrupaya yayılan türkler ile göktürk han arasında ortak nokta yüzde kaçtır ki? izlanda'dan başlayıp kore'ye kadar olan boylam arasındaki herhangi bir ülke çıkıp 'abi bizden bu kadar yeter sömürdüğünüz, herkes kendi kültürü içinde kalsın rica ediyorum bak...!' dese kimin elinde ne kalır mesela?

    evde keyifle hygge yaparken konu nerelere geldi işe bak ya
  • kültürel temellük. pek çok kişiye ilk duyduğu anda saçma bir argüman gelebilir. öykünme ve temellük arasındaki farkı anlayabilmek için, öykünenin bu yolla kişisel çıkarının olmaması ya da minimum çıkar gözetmesine dikkat etmek gerek. eğer söz konusu kişi, gurup ya da oluşum, öykünme aracı olarak kullandıkları kültürel kodlar üzerinden bir hype yani çekim gücü yaratıp haksız kazanç elde etmek ya da kar marjlarını maksimum fayda sağlayacak şekilde arttırmak gibi implicit yani örtük amaçlar güdüyorsa

    bu kültürel temellüktür ve post modern toplum düzenlerinde tartışılması gereken konudur.
  • derdi az gelen beyazların başka milletler adına dertlenmesi sonucu ortaya çıkan olgu. yani o gün yiyecek, su bulup bulamayacağı belli olmayan afrikalı'nın dert etmeyeceği şeyi dert edinip politik doğruculuk oynanıyor. asıl offensive olan bu şımarıklık, bu holier than thou yaklaşımı ama vicdan mastürbasyonu yapmak hoş geliyor tabii.
  • - eminem'in rap yapması, hatta hepsinden iyi yapması buna güzel bir örnektir.
hesabın var mı? giriş yap