• halkların aslı, kaynağı anlamındadır.
  • iki yunanca kelimenin birleşiminden doğmuş-etnos (halk) ve genesis (yaratılış) halkın ortaya çıkışını ifade eden kelime, günümüzde mevcut tüm halkların birer etnogenez hikayesi mevcuttur, tarihçiler, antropologlar, arkeologlar, dilbilimciler birlikte çalışarak halkların geçmişlerini incelerler, bir halkın tamamen saf biçimde kalması mümkün olmamıştır, her halk bir şekilde diğerleri ile etnik, kültürel alışverişlerde bulunmuş bunun sonucu olarak dünya bir şekilde birbirleriyle akraba yüzlerce halkın birarada yaşadığı bir yer olmuştur
  • lev nikolayeviç gumilev'in çalışmalarını yoğunlaştırdığı etnisite bilimi.
  • ulusların kökenine ilişkin, bir zamanlar sorgulanmaksızın tarihsel gerçek olarak kabul gören anlatıları, birer "ortak kültür yaratma girişimi" olarak gören ve dolayısıyla efsane mertebesine indiren, türk üniversitelerinde henüz bir kürsüsü dahi bulunmayan, batıda iyi bilinen bir bilim dalı.
    http://en.wikipedia.org/wiki/ethnogenesis
  • etnosun tarihinden önceki hal; tarihin etnosu uzun süre "karnında taşıdığı süreçtir.
    başka halkların bilincinden farklı olan bilincin ve etnik bilincin meydana gelmesi tarihinden itibaren tamamlanmış sayılmakta ve belli bir halk grubunun etnik tarihinin başlanmasını göstermektedir.
    *
    rus bilimler akademisi etnoloji ve antropoloji enstitüsü kafkasya bölüm başkanı s. a. arutyunov, "terim, ancak eski etnoslar veya onların parçalarından isminde beliren yeni bilince sahip olan yeni bir etnosun oluşması sürecini tanımlamak için kullanılmalıdır" der. (rinat yusupov'dan naklen, ufa bilim merkezi tarih, dil ve edebiyat enstitüsü)
hesabın var mı? giriş yap