• bi uzay aracında dünya yörüngesinden ayrılarak güneş sistemi içinde yol aldığınıza delalet eden durum.
  • bilinç düzeyi gittikçe artan insanlarda görülür.

    dostoyevski'nin konu ile ilgili görüşü
  • gün geçtikçe benimde başıma gelen hede dir. insanların yavan ve dingin durmasından öte radikal görünuyoruz. yani amaçlar insanların ideolojileri birbirlerini ötekileştirme sistem seleksiyonu yetmiyormuş gibi sizlerinde birbirinizi elimine etme eylemleriniz pasif basitlikleriniz.bizi insan sevgisi konusunda radikal bir antipatikliğe sürüklüyor.
  • bi noktadan sonra cinsel çekim dışında insanları kabul etmemek, davranışlarına anlam verememek, sinirlenip insanoğlundan nefrete kadar giden yolculuğun bir sonraki aşaması kendin dahil herkesi hayvan gibi görmektir.
  • insanın huzuru ve mutluluğu sadece kendisinde bulabileceğini anladıktan sonra yapabileceği bir eylemdir insanlardan uzaklaşmak...

    sevgi dilenciliğine,fedakarlıklara ve yalan muhabbetlere hiç gerek yok...
  • gün geçtikçe yalnızlaşıyor insan, gün geçtikçe yalnızlaşıyoruz..
  • matrix'teki mavi ve kırmızı hap gibi, yalnızlık zehrini bir kere için mi dönüşün yok...

    en kral sohbetlerden, en güzel arkadaşlıklardan sonra bile bir süreklilik olmuyor. alamıyorsun hayatına insanları. alırsanki muhtemel sonuçları biliyorsun. kimsenin yükünü çekmek, kimseye yük olmak istemiyorsun. er ya da geç insanların o görmek istemediğin yüzlerini görüyorsun ve kaçıyorsun.

    huzur kendi içinde, başkalarında değil...
  • tam herkesten kaçayım derken karşına öyle bir kişi çıkıyor ki, tüm planlarını altüst ediyor. kafan allak bullak vaziyette, gerçekten de aradığın insan bu kişi mi diye içinden geçirmeye başlıyorsun. düşünceler beynini kemirmeye başlıyor. ama işte hayatta bu şanslar insanın ayağına bir ya da bilemedin iki kez geliyor. eğer ki karşına çıkan bu fırsatı değerlendiremezsen en güzeli yalnızlığına sarılmak, sevmediğin bir insanla bir ömür geçirmektense.
  • teknolojinin götürüsü belki de.
    teknoloji sebebiyle bireyselleşmek, bireyselleşme sebebiyle de psikolojik sorunlar yaşamak.
    günümüzde herkes, mutluluk için adeta maymun iştahlı bir şekilde çabalıyor.
    mutluluğu yanlış yerde aramamıza sebep olan, alternatif insan fazlalığı.
    evet, alternatif insan fazlalığı buna sebep oluyor. biri giderse, diğeri çok kısa sürede geliyor.
    bunun kaynağı da, dünyanın herhangi bir yerindeki insana ulaşabilme kolaylığı.
    karşımızdakini dinlemiyor, karşımızdaki de bizi dinlemiyor. konuşmak için sırasını bekliyor herkes, beklemiyor da aslında.
    asla birinci olamayacağı bir yarışmada, ölümüne mücadele ediyor.
    böyle insanlar, kendisine bile tahammül edemez. üzgünüm dostum.
    gerçeklik, tam olarak o kibrinin arkasında.
    ha sen bunu kabul etmeyeceksin, ki ben de etmiyorum.
    ilk bunu aşan kazanır.
  • (bkz: sosyal medyanın zararları)

    gülümsediğiniz o fotoğraflar aslında çok acıklı.

    git gide birbirimizden midemiz bulandığı, adeta tiksindiğimiz için kaçmaya başladık zaten. kendimizi bu çılgınlıktan korumamız lazım, mutsuzluktan geberirken mutluyum demenin kimseye faydası olmaz, olamaz..

    sosyal medya öyle bir yer haline geldi ki, herkes mutsuz ama hiç kimse mutsuz değil. anlatım bozukluğu gibi geldi değil mi, ama değil..

    ''öylesine şişirme, uydurma hallere giriyorlardı ki, dedim bunları tabiatın kaba işçileri yaratmış olmalı, insan yapıyorum derken insanlığın berbat bir kopyasını yapmışlar.
    az çok değil, iyice yenmeli bunu. sakın söyleyeceklerinden fazlasını söyletmeyin soytarılarınıza. öylelerini gördüm ki, kendi başlarına gülmeye ve seyircilerin en anlayışsızlarını güldürmeye kalkıyorlar. hem de oyunun anlayış isteyen en can alıcı yerinde. kötü bir şey bu; acıklı bir budalalık bu yoldan tutunmaya çalışmak.''

    (bkz: william shakespeare)

    (bkz: hamlet)
hesabın var mı? giriş yap