• ilk entrylerini okuduğumda, "aman tanrım slavoj zizek türkçe öğrenmiş, üstelik ekşi sözlükte yazar olmuş" diye düşündüğüm entellektüel yazar.

    gerçek anlamda bir sinemasever* bir aileden geliyorum. sinefil de diyorlar bizim gibilere. babam orta anadolunun küçük bir ilçesinde, 50 li, 60 lı yıllarda bile filmleri takip eden bir kişiymiş. bu sevgisi aynen bana ve kardeşime* de geçmiş. sinema sanatını çok seviyorum. diğer sanatları asla küçümsemiyorum. ama sinema sanatı daha güçlü ve çok boyutlu geliyor bana.

    sözlükteki sinema ile ilgili tüm entryleri okuyorum. piyasadaki tüm sinema dergilerini alıyorum. imdb sitesinde saatlerimi harcıyorum.

    gerçek şu ki: ben şimdiye kadar i am here therefore i am mahlaslı yazar kadar güzel ve çok katmanlı film yorumu yapan görmedim. bunun da bir yetenek olduğu su götürmez bir gerçek. zira aynı filmleri seyrediyoruz, naçizane 3 bin kitaplık bir kütüphanem var, gözlerim kitap okumaktan 8 numara.

    ama, 10-11 cümleyle özetlediği filmleri ben asla böyle tahlil edemem. her film yorumunun ardından, o filmi bir kez daha izlemek istiyorum. yazılarını okudukça, o film bir kez daha oynuyor beynimde.

    ben sinema dergilerinin yerinde olsam; bu çocuğu bulur, her ay 1 sayfayı ona verir ve üç sadece üç filmi (daha fazla değil) her ay yorumlaması için dil dökerdim.

    ekşi sözlüğü bu yüzden seviyorum: hiç görmediğiniz, tanışmadığınız birisini, sadece yazdıkları ile kendinize yakın bulabiliyor, düşüncelerinize ortak ediyorsunuz.

    ruhunda bir sanatkar barındırdığına hiç kuşku duymadığım bu yazarı okuyun.
  • lacan'ın sözlükteki yansıması gibi yazar.
  • an itibari ile çaylak olarak görünen, çok yetenekli yazar.

    umarım bir an önce döner de, muhteşem yazılarını okumaya devam ederiz.
  • estetik tutkunu, görebildiğim kadarıyla zizek-lacan-althusser üçgeninde dolaşan seyyah. tıpkı zizek gibi onun da bazı yazdıkları bir "aşırı-yorum" örneği gibi gelse de bana, zamanla sözlüğün güzel renklerinden birisi olacağına inandığım, çaylaklıktan erkenden çıkmasını umut ettiğim yazar.
  • sözlüğün entellektüel seviyesinin yükselmesi için çok gerekli yazar arkadaşımızdır.
  • kendisinden çok farklı düşündüğüm halde zevkle okuduğum bir yazardı. sözlükte rastladığım tek ama tek gerçek solcuydu. solcu taklidi yapmıyordu. sahte solcu değildi. inandığını yazıyor, ama karşısındakini de saygıyla dinliyordu. bir fikirden hoşlanmayınca ağzından köpükler değil mantıklı sözcükler çıkıyordu.

    entellektüel yapısı sözlüğe biraz ağır geldi. bu kadar sahte solcunun kalıp da onun gitmesi üzücü.
  • geri dönmüş, hoşgelmiş.
  • çok yardımsever bir insan. "o değil, bu; bu da değil, yanındaki" gibi kaprislerime katlanarak aradığım makaleye ulaşmamı sağlamıştır.
  • ruhsuz sözlüğün birkaç (aşağı yukarı bir düzine adedince) ruhu varsa, birisi de işte bu adamdır, bilinsin! kendisinden öğrenilecek çok şey olmasının yanında, üslubuyla ve ayniyle, her şeyiyle tekrar hoşgelmiştir! gelişi için 21 pâre kraliyet usulü top atışı yapılıp kutlanmalı!
  • (bkz: i think therefore i am)
    "buradayım öyleyse varım" gibi bir anlamı olması lazım. "binaenaleyh buradayız" olacak değil ya.
hesabın var mı? giriş yap