• icinde sadece hatun olan, ev ekonomisi, makrome, aksesuar yapimi, koca bulma sanati ogrenilen lise dengi okul.
  • icindeki hatunların %99undan kacmak gereken liseler.
  • size sadece iyi kötü bir meslek (terzilik, aşçılık, çocuk bakıcılığı gibi) (bu saydığım ihtimaller iş bulamamanız halinde evde yapılabilecek mesleklerdir) vermekten başka bir işe yaramayan, sadece ilk senede gördüğünüz matematik ve yabancı dil bilgisini son sınıftaki sınavlarda kullanmanızı isteyecek kadar harika (!) eğitim yapısı ile harikalar yaratan lise..

    hele birde müdür değilde müdüre varsa daha da zorlaşıyor bu tür bir lisede okumak...
  • ilki 1869'da osmanlı'da kurulmuş olan okuldur.
    o zamanki ismi: kız sanayi mektebi
  • kizlarin teklif ettiği lise.
  • bizim lisenin hemen karşısında bulunan ve devamlı pencereden izlenesi okul
  • içerisinde erkek öğrenci de barındıran lise türü.
  • kız meslek liselerinin öğrenci profili sizce neydi? ne olmalı? şuan nedir? sorularına şöyle bir göz atalım. eskiden olan bakış açısı lakin ortada , ' bu kızın kafası matematik fen almıyor! ( ne büyük bir kıyım anlatamam bu düşünce) mesleğe gönderelim de eli iş öğrensin ' diye söylenmekteydi. 600 tane öğrenci içinde bilinçli bir şekilde meslek lisesinin misyonunu ve vizyonunu bilen öğrenci sayısı bir elin parmaklarını geçmeyecek derece idi.

    'kafası çalışmıyor hocam alın da eli nakış tutsun hiç değilse bir işe yarasın' gibi cümleleri duyan hanım kızımız bir iç çöküş yaşayarak okula başlar. acaba gerçekten de kafası basmıyor muydu? ailesi haklı mıydı? derken 2. sınıfa geçer daha sonra kafasının çalıştığını , hafta da 2 saat olan matematik dersinde gayet başarılı olduğunu anlar ama iş işten geçmiştir. 2. sınıf bitmek üzeredir. 3 sınıf ise başka liselere bakıp keşke onlardan biri olabilseydim ile geçer ki sonra mezuniyet gelir. iyisi kötüsü düşünülür 'gene de güzeldi' denir . kız arkadaşlarla dostluklar unutulmamak üzere yıllıkta yer bulur.

    türkiye 'de kız çocuğu denilince belli bir kesim veya %48 de diyebilirim 'aman 18 inden sonra dışarılarda gezer tozar ailesine laf getirir. fazla gözünü açmayalım yoksa başımıza iş açar onun için kız kıza okusun , gözümüz arkada kalmasın. eli de azıcık iş tutsun sonra da hasan’ın oğlu ile evlendiririz...' düşüncesiyle hareket ediliyor.

    başarılı olma ihtimali yüksek hanım kızımızda olan yegane yetenekler ve zeka parıltılarını hemen, ' başımıza sanatçı mı olacaksın. utanmadan!' cümlesiyle söndürülmekte gerekirse de başka yollara da başvurulmaktadır . dayak ,işkence ,psikolojik baskı ya da direk baskı olarak yaşatılıyor bunlar çok uzakta değil yanı başımızda gözümüzün önünde olan yaşanılan olaylar daha sonra bu tarz bir aile yapısından kaçmaya çalışan kızımız hedefini şaşırıp 'beterin beteri vardır 'cümlesindeki beteri bulmaktadır. çünkü bu yaşa kadar kendi iradesi ile hiç karar vermemiştir. eğer bu dönemde şanslıysa en az hasarla kurtulur.

    maalesef ki bu ülke de 'kızını dövmeyen dizini döver' diye bir atasözü var ve kullanılmakta yaşatılmakta süreç olarak ne zaman değişir bilinmez. kendimi yapılması gereken ne varsa yerine getirmek durumunda hissediyorum. biz yeni nesiller olarak önce ailelerimizi eğitiyoruz. zaten yeni doğan bebeler biraz daha şanslılar iletişim alanları daha fazla her türlü bilgi kaynağına ulaşmak 5 dakikalarını almıyor , lafı uzatmadan önemli olan nokta bu konunun farkına varılması ve ailelerin çocuklarla birlikte eğitilmesi gerekmektedir.
  • öğrencileri sadece kızlar olmayan lise çeşidi.
  • yurdum abaza genclıgını her okul cıkısında onunde bulabılırsınız..
hesabın var mı? giriş yap