• uzun suredir japonya'da cizgi roman seklinde gorulen, su anda da haftalik dizisi yayinlanan mukemmel anime serisi. dizide uzumaki naruto isimli karakter kendini kanitlamak icin caba harcamakta ve ninja egitiminde yuksek seviylere ulasmaya calismaktadir. naruto'nun yaninda uchiha sasuke ve sakura adli iki karakter de gorulmekte ve ninja sinavlarina birlikte girmektedirler. cogu anime'nin aksine bir savas yaklasik 8 bolum surebilmekte ve savasin tum detaylari anlatilmaktadir. buna ragmen gayet surukleyici ve zaman zaman da her anime gibi komiktir.
  • zamanında buraya "mangasının daha iyi olduğunu söylüyorlar" gibisinden boş bir laf etmiştim, yakın bir zamanda seriye başlayıp burayı editleyecektim ama baya geç kaldım, itiraf ediyorum kardeşim bu entryi parselledim yalan yok bizde. deliğaanlı adamız biz bi lafı olan varsa çıksın garşıma alnını garışlayım. yaklaşık bir yıldır arşivimde duran bu animeye uzunluğundan korkarak devamlı başlamak istemiş başlayamamıştım. çok büyük hata etmişim zira başlamamla bitirmem bir oldu.

    öncelikle şunu söyleyeyim, geçen zaman zarfında anladım ki bir serinin animesini ve mangasını karşılaştırmak sütle yoğurdu karşılaştırmak gibi birşey. "süt mü daha güzel yoğurtmu?". "ayva mı daha güzel patlıcan mı?" dan pek bir farkı yok sanırım. ha güzel bir yoğurt için güzel bir süt gerekiyor. sen güzel sütü iyi mayalayamazsan güzel yoğurt elde edemezsin o da ayrı mesele. neyse zaten öğle arası karnım da aç kapatıyorum meseleyi. sonuçta animeyle mangayı karşılaştırmak saçmalık.

    ne diyorduk? evet naruto.. gerçi son dört gündür aklımda başka bir konu yok. animesever olduğumu iddia edip hayatımda 10 bölümü ardarda izlememiş olan ben şu son üç günde 92 bölümlük bir seriyi tamamladım ve otakuluğun ne olduğunu kavradım. evet.

    peki neydi beni naruto'ya bu derece bağlayan? kesinlikle birçok animeden farklı olan ve türlü zeka pırıltılarıyla süslü konusu ve standartların üzerindeki animasyonu. üçüncü önemli neden ise birbirinden bağımsız konusu olan tek bir bölümün bile bulunmaması. naruto 92 bölüm boyunca hızını hiç kesmeyen ve devamlı gelişip budaklanan bir konuya sahip. bu tür uzun animelerde genelde seriyi uzatmak amaçlı yapılan ve bir bölümde başlayıp biten hikayelere bolca rastlanır. ancak naruto'da bu şekilde bir bölüm bile yok ve sekseninci bölümdeki hikayenin altyapısı taa onuncu bölümden başlayabiliyor. inanılmaz.

    naruto'nun yaşadığı dünya nasıl bir dünya? geniş ormanlarla kaplı bir dünyanın içine serpilmiş köy ve kasabalardan kurulu. konumuz bu kasabalardan biri olan kum kasabasında geçiyor. bu dünyada alabildiğine fazla ve çeşitli ninjalar bulunuyor. ninjalıkla ustalaşmış zeki çevik ahlaklı ve master yoda karizmasındaki insanlar tarafından yönetiliyor bu kasabalar. kasabalarda ninja okulları önemli bir yer tutuyor çünkü asayiş eğitim gibi hizmetler buradan mezun olan ve anbu adı verilen ninja grupları aracılığıyla yapılıyor. ninjaların kademeleri var, genin-chunin gibi. ki ilk bölümde naruto genin bile değildir. konunun geçtiği zaman ise günümüz zamanı sayılabilir. telefon-elektrik-televizyon gibi aletlerin bulunması buna delil ancak bu tür şeylerin üzerinde pek durulmuyor. yani şu ana kadar ne elinde bir tabanca olan ne de arabaya binen birini gördüm. bu arada evet hiç araba yok bu memleketlerde. millet paso yürüyor.

    ayrıca bu dünyada çeşitli ve köklü ninja aileleri var. ninja yeteneklerini kuşaktan kuşağa aktaran bu klanlar konuyu zenginleştiriyor. her ninjanın kendine özgü ve genelde doğumda veya çocuklukta edindikleri dövüş stili ve ninja yetenekleri var.

    kahramanımız uzimaki naruto ise 13 yaşına kadar ailesiz, kendisine belediyenin baktığı bir yetim. ancak onu baş aktör yapacak olan büyük bir özelliği var. o doğmadan önce konoha kasabasına musallat olan 9 kuyruklu devasa tilki canavarı öldürülemediği için yeni doğan bu çocuğun içine hapsediliyor. ancak bu yaratıkla mücadele eden köyün ileri gelenleri (ki kendilerine hokage deniliyor) bu mücadele sonrasında ölüyorlar. 4 hokageden üçü ölüyor ancak üçüncü hokage hayatta kalarak köye bilgelik aşılamaya devam ediyor. naruto köydeki birçok insana ölümler veren ve bir çoğunu acılar içinde bırakan içindeki bu canavardan ötürü devamlı dışlanan bir tip. bundan ötürü kendini kanıtlama çabasına girmiş ve bu azimi bütün seri boyunca naruto'nun nasıl geliştiğini görmemizi sağlıyor. karizma yoksunu saf tipli, tembel ama azimli bu çocuğun içindeki şeytanın gücünü nasıl kullandığını görünce gözlerinize inanamıyacak, nefesinizi tutarak koltuğa yapışacaksınız.

    animasyon: anime deyince akla gelen ilk şey animasyon tabiiki. ilk 3-4 özürlü bölümü atlarsak naruto'nun animasyonu mükemmel. bazı bölümler anime filmleriyle bile yarışacak derecede ancak bu bölümler hokagelerin dövüşü gibi çok özel sahnelere tanık olduğumuz zaman ortaya çıkıyor. naruto'nun standart animasyonunun tam olarak 17. bölümde başladığını söyleyebilirim. genel itibariyle parlak ve canlı renklerin kullanılmasının yanısıra renk uyumu çok iyi kullanılıyor. harika karakter tasarımları da cabası.

    müzik:(böyle başlıklara parçalamak daha güzelmiş) naruto'nun birinci başlangıç(rocks) ve ikinci bitiş müziğini atlarsak açılış ve kapanış müziklerinin mükemmel olduğunu söyleyebilirim. pop'dan rap'e kadar çok çeşitli müzikler var ki "cultivate your hunger" diye başlayan ve japon abimizin karnından söyleyerek yaptığı ingilizce müzik yorumunu sağda solda söyler oldum. ikinci açılış müziği ise aşırı gaz. ben böyle gaz giriş görmedim valla. soundtracklere değinmeyeceğim zira adamlar sırf bir dövüş için bile soundtrack bestelemişler.

    seride flashbackler önemli bir yer tutuyor ve oldukça fazla kullanılıyor. gizemli karakterlerin kişilikleri ve geçmişleri hakkında bilgi edindiğimiz bu flashbacklerin bazen 3 saniyelik bir yumruk arasında 10 dakika boyunca sürenleri var, yıllar önce tsubasa ile tanıştığımız bu tekniğin ne kadar geliştiğini gözler önüne seriyor. bu flashbackler dövüşü biraz uzatıyor ancak şunu da söyleyeyim hiç bir dövüşün 3 bölümden fazla sürdüğünü görmedim. konunun sürekli olmasından ötürü 8 hatta 15 bölüm süren hikayeler var tabi ancak 10 bölüm süren süpastik uçuk dövüşlerin bulunduğu, bir yumrukla bir adanın yerle bir edildiği dragolball z ile karşılaştırmanın saçma olduğunu düşünüyorum. spincrus gibi bir eksperin böyle bir şey yapmayacağını biliyorum ancak sayesinde böyle insanların varlığını da öğrenmiş olduk.

    serinin beni en sinir eden tarafı ise sakura denen şabalak mizaçlı kıza aşk-duygusallık teması yüklenmesi ve aşk üçgeninin geniş açılı köşesine konulması. envai ninja yeteneğinden yoksun olan ve narutonun yazıldığı kız olmasa figüran olmaktan öte gidemeyecek olan ve her ortaya çıktığında hareketleri ile beni fitil eden bu kızın saçlarını kökünden yolasım geliyordu, şu an biraz rahatım*. narutoyu izlerken bazen gülmekten bazen hüzünlenmekten gözlerimden yaşlar geldi ancak bunda asla sakura dangalağının rolü olmadı. (spoiler vermemek için neye hüzünlendiğimi söylemiyeceğim ama zabuza olmadığını belirteyim)

    serinin en hoş yanlarından biri de karakter zenginliği. yine spoiler olmasın diye çoğu karakteri atlayacağım ama bu zenginlikten bir tadım alalım:

    naruto: biraz önce bolca bahsettik ancak ek olarak naruto kendini dünyaya kanıtlamak için hokage olmayı hedeflemiş, neşeli mizaçlı hiç bir şeyi kafasına takmayan baş karakter.

    sasuke: naruto'nun grup arkadaşı. bu arada gruplardan bahsedelim biraz. ninja okulunda genin olmaya hak kazananlar üçlü gruplar altında toplanarak başlarına anbu grubundan yetenekli bir sensei verilir. bu sensei grup elemanlarının yeteneklerini geliştirmekle görevlidirler. sasuke ise naruto grubunun en yetenekli, en cool elemanıdır. kızlar peşinde dolanır ama o yüz vermez. naruto'dan her zaman daha iyidir ve devamlı münakaşa içindedirler. hayatını bir kişiyi öldürmek için adamıştır.

    sakura: osuruk beyinli kıl tipli ve hiçbir yeteneği olmamasına karşın naruto'yu sürekli paylayan bir tip. olmasa daha iyiydi diyesim geliyor. narutonun aşık olduğu kızdır ancak naruto'ya yüz vermez. kendisi sasuke hastasıdır.

    kakashi: karizmanın diğer adı. vurdumduymaz hareketleriyle dikkat çeken ancak etrafındaki her hareketi en ince ayrıntısına kadar hesaplayan , naruto-sasuke-sakura üçlüsünün sensei'si. sol gözü ve ağzı devamlı kapalıdır. sol gözünün kapalı olma sebebini öğrendik ancak ağzı neden kapalı hala merak içindeyim. sol gözündeki sharingan ile bütün teknikleri kopyalayabilen hatta bunu rakibiyle aynı anda yapabilen bu yüzden kopya ninja olarak adlandırılan kişi. mük-kem-mel bir tipleme.

    shino: böcek çocuk. içindeki chakrayı böceklerle yem olarak paylaşmasına karşılık böceklerin yardımını almaktadır. vücudunun içinde böcekler besleyerek bunlarla inanılmaz teknikler uygulamaktadır.

    rock lee: rokku rii.. anadolunun bağrından kopup gelen muazzam kütle. bağrı yanık ninja. kalın kaşlarına zeytin gözlerine yandığım dövüşcü. sensei'sine "neden benim hiç özel yeteneğim yok" diye sorduğunda "senin özel yeteneğin azimle zçmak duvarı delmek" cevabını alan kişi. tipi kayık karizma. ben sana hiçbişey demiyorum.

    gaara: bir animede bu kadar çok karizma olur mu ya. kaşsız bir insan düşünün. ve ne kadar komik olacağını. ama gaara bunun tam tersini ispatlayacaktır size. gözlerinin etrafındaki siyahlığın içinden şeytanice bakacaktır size. alnındaki kanji aşk manasına gelir ve bu sadece kendini sevdiğinden ötürüdür. sırtındaki devasa balkabağındaki kumlarlı istediği şekle sokabilme yeteneğine sahiptir.

    size neji'yi hinata'yı iruka'yı zabuza'yı haku'yu gai'yi jiraiya'yı orochimaru'yu da tanıtmak isterdim ama en iyisi izleyerek tanımanız. naruto ilk bölülerdeki yavaş temposuyla sizi aldatmasın, ileriki bölümlerde hızına ayak bile uyduramayacaksınız. an azından bir 30 bölüm izleyin derim. aslında 80 e kadar izlemeden narutoyu tam olarak tanımlayamazsınız ama neyse. en sevdiğim animeler listesine tüm zamanların en yüksek yeni girişini yapan bu serinin her yeni bölümünü merakla bekler oldum. şu anda elimde 44 bölüme kadar fma var, biraz kendime geldikten sonra hemen başlayacağım, bakalım narutonun arkasına nasıl gidecek.
  • karakterlerin ayrı ayrı süper özellikleri olmasına ve ne olursa olsun bi şekilde karizma yapmasına yoğunlaşmış bölümler çoğunluktadır.savaşların 8 bölüm sürdüğü doğrudur ama bu nedenle bölümler arka arkaya seyredilmek zorunda kalınmakta,böylece bi anda 2 saat boyunca anime seyretmeye mecbur kalınmaktadır.yine de kaliteli animasyonu,başarılı senaryo ve karakterleriyle en iyi animelerden biri arasında yer aldığı söylenebilir.
  • japonya da en cok tutulan anime dizilerinden biri olan; bir ninja okuluna giden uzumaki naruto adindaki bir cocugun maceralarini isleyen haftalik anime serisi. naruto gittigi ninja okulunda ki en tembel ve yaramaz ogrencidir; annesi ve babasini hic tanimamis olan naruto yu yasadigi kasaba da kimse sevmez. narutonun hayatta tek bir amaci vardir, oda kasabanin en buyuk ninja si (hokage) olup tum kasabanin saygisini kazanmak. fakat naruto nun sinif arkadaslarini bilmedigi cok buyuk bir sir vardir. uzun zaman once kasaba ya saldirmis olan dokuz-kuyruklu-tilki seytanin ruhu narutonun icine hapsedilmistir. ve bu durdurulmaz gucu nasil kullanacagi ise naruto nun elindendir.
    ilk bolumden itibaren izleyenleri saran konusu ve detayli cizimleri ile dikkat ceken son derece basarili bir anime.
  • oldukça yetenekli bir senaristin hayal gücünü ilginç bir şekilde değerlendirme şekli. "bir anime bu kadar mı iyi planmış olur" dedirten, her bölüm insanı daha bir şaşırtan ve kendine bağlayan, japonyayla beraber takip ettiğim, bakasan ve en son dönemde shin-otaku nun tokyo tv deki yayınından 2-3 gün sonra altyazılı hale getirdiği fantastik dünya.
    (bkz: www.narutofan.com)
  • manga'si ile paralel olarak takip edildigi taktirde bütün olacaklarin bilindigi ama yine de seyir zevkinden hic bir sey kaybetmeyen, izlenesi anime.
  • number one surprising ninja... uzumaki naruto... 85. bolumu bulduk... biraz daha kasalim rasengan geliyooo
  • japon anime sektöründe resmen mafya konumunda olan bir çizgi filmdir (neden mafya çünkü japonya taraflarında resmen bağımlılık yapmış ve çok izlenen bir çizgi dizi..adamlar telif hakkını alabilmek için birbirlerini öldürüyorlar)..
    her hafta perşembe günleri torrentler başta olmak üzere, kazaa olsun, imesh olsun bilumum share programlarında paylaşıma açılan, dünya çapında baya manyakları olan bir japon çizgi filmidir..

    ayrıca karakterlerinin hepsinin ayrı bir özelliği vardır..pokemonlar gibi aptal gözükmeyen çizimleri vardır ama yine de manga ve anime sevmeyen bir insan ilk başta önyargı ile yaklaşacaktır..sonrası eğer gelirse, her haftanın perşembe günleri iple çekilmeye, dört gözle beklenmeye başlanır..

    (bkz: sakura)
    (bkz: sasuke)
    (bkz: rock lee)
    (bkz: hatake kakashi)
  • halen daha "dragonball z gibi" diyen insanlar oldugu icin uzak durmaya baktigim, ancak bir aralar indirmek icin gercekten de kafayi yedigim dizi. birkac bolum gordukten sonra kararimi verecek olsam da, yine de herkesi full metal alchemist'e davet ediyorum.
  • beni kendine başka hiç bir anime'nin bağlayamadığı kadar bağlayan dizi. uyuşturucu gibi birşey. izlemeden duramıyorsunuz. ayrıca ps2 için oynu da var, gayet eğelenceli seriyi izleyenler için.
hesabın var mı? giriş yap