• ///
    (bkz: atatürk'ün türkiye'yi emanet ettiği gençlik)
    buyurun.
    ///

    kişisel olarak hesabınız olabilir.
    sevmeyebilirsiniz ve hatta nefret edebilirsiniz. ancak memleket üzerinde tasarruf sahibi birinin aşağılanmasından keyif almak nasıl bir kafadır ?
    tayyip gider mayyip gelir. ama makam kalıcıdır. lekenen ve aşağılanan makamdır. millet, topyekün aşağılanmış olacaktır.
    bu neyin davası neyin öfkesi ?
    biz kendi içimizde, ulusal sınırlarımızın içinde eleştirelim veya destekleyelim. görüyoruz da bunu zaten. karım kızım rte'ye helaldir diyen akit'le, sümeyye'ye 300 gelsin 500 gitsin, ederi şu kadar vb. diyen ulusolcular, aynı insanlardır. ömrümden rte'ye ömür versin diyen de var. geberse de kurtulsak diyen de.

    her ne kadar bunlar iğrençlik olsa da memleket sınırları dahilinde bu tip sevgi ve hakaret durumları bir nebze anlaşılır. kol kırılır yen içinde kalır.
    ancak türkiye sınırları dışında rte'nin zorda kalmasından, aşağılanmasından veya sıkıntıya girmesinden medet umanları da anlamıyorum.
    şahıslar geçicidir. bu toprakları yönetenlerin arasında çok güçlü hükümdarlar ve devlet adamları olduğu gibi basiretsizler de oldu.
    geldiler ve gittiler. ancak makam baki kaldı.

    zaman birlik olma zamanıdır. ıraklıların, suriyelilerin veya zorda kalmış diğer milletlerin gidebilecekleri bir türkiye var. ama bizim buradan başka türkiye'miz yok.

    evet, doğru. kendi etti kendi buldu. ama amerika başkanı dahil hiç kimse, türkiye cumhuriyeti cumhurbaşkanlığı makamını aşağılayamaz. oldu ki rte bunu yaptı. makamı aşağılanacak raddelere getirdi.
    peki burada zil takıp oynamanın anlamı nedir ?
    makama o sahip çıkamıyorsa biz sahip çıkarız. o yüceltemiyorsa biz yüceltiriz.

    yaptıklarınızdan ve söylediklerinizden iğreniyorum. ağzın kulaklarında, keyfin yerinde "aşağılayın lan şunu" diye bekliyorsun ya hani. kendinden utan.
    dön bir geçmişe bak. büyük devlet adamı dediğin kim varsa. alparslan, fatih, kanuni, mustafa kemal vs.
    senin şu yaptığını görse, yüzüne bile tükürmez. öyle rezil, öyle sefilsin.

    edit: yok arkadaş, bu iki kesimden de bi bok olmaz. eleştirme diyen yok. eleştir. ama sen eleştir. kimliğinde t.c. ibaresi olan eleştirsin. kızsın, öfkelensin.
    ayrıca denyo denyo konuşanları ciddiye alıp cevap verme zahmetine dahi girmem. ama bu haketmiş. ben sana gelmiş geçmiş başarılı tüm devlet adamları ne yapardı diyorum, sen ne diyorsun. tayyip gitsin diye obama'nın altına girme diyorum sevgili kardeşim. herif zenci, ayık ol. obama gelsin kurtarsın diye bekleme hiç, gelirlerse ilk önce seni bağırtırlar.
    vatanının refahı için, bu vatanın refahını zerre düşünmeyen dış ülkelerle iş tutmak, bir başka kepazeliktir.

    edit 2: führer örneği veren arkadaş güzel bir noktaya değinmiş. ama olayı tam olarak anlayamamış. führer ne kadar yanlış olursa olsun, döneminde eleştirilmemiştir. ve alman vatandaşları "asla dış ülkelerle iş birliğine" gitmemiştir. ve üzerinden zaman geçmiş, haklılığı ve haksızlığı ortaya çıkmıştır. sen führer'den 70 sene sonrasını değil, idarenin başı olduğu dönemle kıyaslamalısın bu durumu. böyle zavallı bir bakış açısı olabilir mi ? avrupa/amerika/rusya gelip bizi kurtaracak öyle mi ? ve ciddi ciddi buna inanıyorsun. gerçekten çıldırmış olmalı bu insanlar. ulan bunların nasıl demokrasi getirdiğini görmüyor musunuz ?
    öyle bir gün gelirse, düşman safında bu ülkeye hücum edecek yüreğiniz varsa, kapıkule sınırında sizleri bekliyor olacağımdan hiç şüpheniz olmasın.
  • o da annesi berkin'i topra verirken 30 000 kişyle aşaglayıp keyif alıyordu.
  • "keyif ne kelime içimin yağları eriyor" diye özet geçilecek durumdur.
  • öncelikle beni milleti olarak saymayan birisinden bahsediyoruz. ben ona göre "bunlar solcu, bunlar ateist, bunlar terörist" im.

    o sebeple şahsı beni ilgilendirmiyor. cumhurbaşkanlığı koltuğunda oturuyor olabilir. kendisinin hareketleri ve seçimleri sebebiyle dünyanın her yerinde aşağılanıyor olabilir. ama aşağılanan kendisidir. cumhurbaşkanlığı makamı değil.

    cumhurbaşkanlığı makamı tayyibe ait değil çünkü. cumhurbaşkanlığı makamı tayyip ile eşanlamlı değil. tayyip başka o başka...

    ikinci bir sebebe gerek yok. her kişi gibi ne yaptıysa o yaptıklarının karşılığını görecek. iyi yaptıysa iyi anılır, kötü yaptıysa kötü.

    kendi cümlesini kendisine tekrar edeyim.
    "... tanımıyorum ve kararlarına da saygı duymuyorum"

    kendisi benden bir şey beklemesin. şahsına verebileceğim bir adet günahım bile yok.
  • ben anlamakta güçlük çekiyorum keyif alanları
    ne olursa olsun adam türkiyeyi temsil ediyor
    onun aşağılanması türkiyenin aşağılanması değil midir ?
    ben bu açıdan düşündüğüm için içten içe çok üzülenlerdenim.
  • normal sartlarda soylediginde haklisin dostum

    lakin tayyip erdogan tarihe en tarafli cumhurbaskani olarak gecti.
    o makamin sayginligina yakisacak kendinden olmayanlari da kapsayan bir "kucaklama" hicbir zaman gelmedi
    kendisi bir cumhurbaskani degil parti lideri olarak davraniyor.

    bu sebeple cumhurbaskanina gosterilmesi gerekilen sayginin kendisinden esirgenmesini acikcasi garip bulamiyorum.
    (bkz: eden bulur)

    yani sen bize kizmadan kendine sunu sor,

    -tayyip bundan onceki cumhurbaskanlari gibi mi?

    -pek tabiki, degil, hicbirinin olmadigi kadar "taraf"

    ozaman biz neden bundan evvelkilere gosterdigimiz saygiyi gosterelim?

    bak cok basit bir hesap yaptik suan...
  • erdoğanı sadece biz eleştireceğiz ama başkaları eleştirmeyecek.

    nasıl olacak lan bu.

    ülkeyi izole mi edeceğiz diğer toprak parçalarından.

    ve bunun için bize sitem edilmesi saçma değil mi?

    erdoğana tek sefer oy vermedim politikalarından rahatsızım ve avrupaya karşı kendisini mi savunacağım.

    ayrıca savunmaya kalksam nasıl savunacağım.

    "sayın insanlık kendisi bu yaptıklarını hepimizi çok sevdiğinden yapıyor." mu diyeceğiz.

    vallahi gülerken uzay boşluğuna düşerler.

    yabancı dili orta seviye türkçe olan kitleniz ile nasıl becerebiliyorsanız anlatın dünyaya liderinizi.

    bizi kaybedeli bir on yıl kadar oldu.
  • bülent ecevit'le veya ahmet necdet sezer'le dalga geçenleri üzmüştür. o zaman kendi ülkeni temsil eden adamları maskara yapmak için bayağı bir mesai harcıyordun.

    şimdi gelmiş buraya ülkeni temsil eden bik... bik....modundasın.
  • (bkz: reza zarrab'ı tanımam bahsedilen dosyada ismim yok)

    oyle kafaya boyle tarak

    (bkz: erdogan'i tanimam bahsedilen dosyada ismim yok)

    yemekte ortak miydik ki, hesabi oderken ortak olacagiz?
  • bir cumhurbaşkanının kendisine oy vermeyen sorumlu olduğu milletin 50% lik kesimine "terörist, hain, çapulcu..." gibi ithamlarda bulunması ne kadar doğruysa o kadar doğrudur. devletin cumhurbaşkanlığı makamı ne kadar kutsalsa, millet de o kadar kutsaldır.

    sözkonusu gezi olaylarında reisinizin bir gafı vardı, kimse bu yönden pek irdelemedi fakat ülkeyi yöneten bir adamın sarfedebileceği en hazin sözdü;

    (bkz: evlerinde zor tuttuğumuz yüzde 50 var)

    bu sözün açılımı nedir biliyor musun? siz, geriye kalan 50% benim halkım yada milletim değilsiniz. bana oy veren 50%'yi tanırım, gerisini gerekirse bir kaşık suda boğarım.

    kıstasa kıstas demiş o zaman bu millet de, bunun mimarı kendisidir. ne makam, ne herhangi birşey bu itham ve sarfettiklerinin etkisini hafifletemez, unutturamaz.
hesabın var mı? giriş yap