• üzerinde çeşitli iddialar ortaya atılan, pek çok insanın merak ettiği sorunsal.
  • bizim eski lisedeki* milli güvenlikçiye göre mevcut olan silahların sorunsalı
  • zamanında sscb ye karşı karadeniz dağlarında var olduğu felan söylenirdi ama efsane gibi bişiy bunlar sanırım.
  • 1961'deki domuzlar körfezi harekati'na kadar amerika'nın**, onlarca nükleer füze rampasını türkiye'nin karadeniz sahilinde konuşlandırdığı herkesçe bilinen bir gerçektir. ama domuzlar körfezi harekatı'na karşı misilleme olarak sscb'nin de küba'ya nükleer füzeler yerleştirmesi üzerine yapılan ikili görüşmeler sonucunda karşılıklı olarak küba ve türkiye nükleer silahlardan arındırılmıştır. soğuk savaşın sona ermesinden sonra askeri önemini bir nebze olsun kaybeden türkiye, uluslararası platformda söz sahibi bir ülke olabilmek babında kendi nükleer programları üstünde çalışmak istemiş fakat amerika'nın karşı çıkması sebebiyle bu teknolojinin temeli olan nükleer santral projesini bile gerçekleştirememiştir. son olarak, askeri işbirliği yürüttüğümüz israil ve pakistan ile bu teknoloji hakkında ortak çalışmalar yürütüldüğü iddiaları sık sık duyulmaya başlanmıştır. bu iddia ile ilgili doğru olması muhtemel tek dedikodu ise türkiye'den pakistan'a geçmişte gitmiş olan bazı askeri kökenli bilimadamlarının,pakistan üretimi nükleer başlık taşıma amaçlı üretilmiş shaheen füzelerinin ar-ge'sinde çalıştıklarıdır.
    bütün bunların yanısıra nükleer silahların bir diğer niteliği ise politik güç sağlamalarıdır. dünya üstünde nükleer güç sahibi bütün ülkeler bir şekilde bu güçlerini duyururlar. bu dünya üstünde dokunulmazlık anlamına gelir ve dünyadaki diğer bütün ülkelere nükleer gücünüzle doğru orantılı olarak belirli yaptırımlar uygulayabilmeyi sağlar. bu mantıkla olaya baktığımızda eğer türkiye'nin nükleer gücü olsaydı elbetteki bu kozunu kullanır ve pek çok sefer uluslararası platformlarda kuyruğunu bacağına sıkıştırmaktansa açık açık kendi fikirlerini söyleyebilirdi. türkiye'nin uluslarası platformlardaki pasifliği göz önüne alınırsa, türkiye'nin muhtemelen devamlılığını sağlayabildiği aktif bir nükleer silahının olmadığı gerçeği ortaya çıkar.

    ps: türkiye'nin bilinen kimyasal ve biyolojik silah gücü oldukça fazladır ve ortadoğu/avrupa gibi mesafelerin kısa, nüfus yoğunluğunun çok olduğu yerlerde nükleer silahlara göre çok daha etkilidir. potansiyel düşmanların bu kadar yakın coğrafyada olması sebebiyle, kullanılacak bir nükleer silah türkiye'nin de en az komşuları ya da potansiyel düşmanları kadar etkilenmesine sebep olacaktır.bu sebeple nükleer silah, bir askeri güçten daha ziyade bir politik güç olarak kullanılması babında türkiye'nin ihtiyacıdır.
  • onemli olanin nukleer silaha sahip olup olmadimiz degil, (umarım hic bir zaman) gerektiginde kullanabilecek iradeye sahip olup olmadigimizi dusunduren sorunsal. istediginiz kadar silaha sahip olun, kullanmadan once bir baska devletten izin almaniz gerekecekse (bkz: usa) bagimsiz bir devlet degilsinizdir.
  • bence amerikanin turkiye'de nukleer silahi var mi seklinde sorulmasi gereken soru. turkiye'nin nukleer silahi tabiiki yok, ama abd nin turkiye topraklarinda nukleer silahi olmasi ihtimali hayli yuksektir. ayrica nukleer silahimiz olmamasi gurur duymamiz gereken birkac ufak seyden biridir. herkesin tuttugu kendinedir. fuzelerin sekli itibariyle de amerikalilarin hosuna gitmesi temennimizdir.
hesabın var mı? giriş yap