akp türkiyesi

• bir sözcü haberi;
  
  http://sozcu.com.tr/akp-turkiyesi.html
  
  pkk militanı 3 kişinin cenazesi için tören alanları düzenlenmesine ses çıkarılmaz, pkk bayraklarına göz yumulurken, 29 ekimde gösteri yapmak isteyen, türk bayrakları taşıyan vatandaşa tazyikli su ve gaz sıkılır.
  
  ileri demokrasinin tatlı mı tatlı meyveleri.
• iki çocukluk arkadaşımın katledildiği ve katillerinin elini kolunu sallaya sallaya gezdiği türkiye…
  
  iki çocukluk arkadaşım, karadenizlilerdi, amca çocuklarıydı. daha genceciklerdi. öyle vatan millet sakarya diye takılırlardı sorsan siyasi görüşlerini. uzun süre doğup büyüdüğüm mahallemden uzak kaldıktan sonra, yaptığım bir ziyarette öğrendim yaşanan korkunç olayı, ortak bir arkadaşımızdan.
  
  “polocan, bilmiyor musun onlar öldürüldü” dedi, “nasıl” dedim… anlattı ortak arkaşımız c.
  
  meğer bu ikili defineciliğe merak salmış.
  
  doğup büyüdüğüm yer, işçi sınıfının beşiğidir.
  
  işçi sınıfı, bir kısmı ölesiye çalışır. bir kısmı yaşamın yavaş yavaş ölmek dışında bir halt olmadığını fark eder… ya mücadeleye atılır, ya kısa yoldan köşe dönmenin yollarını arar. e. ve t. de böyleymiş demek… bu ikili defalarca kez hikayeyi anlatan arkadaşım c.’ye gelip “şurada define var, burada harita bulduk” diye ortak etmeye çalışıyorlar. ölmeden bir hafta önce de memleketlerinde çok büyük bir tiyo aldıklarını, oraya gidip kazı yapacaklarını söylüyorlar. c’ye “gel sen de ortak ol, parayı bu kez bulacağız” deseler de kar etmiyor. arkadaşım c. bir proleter, çalışma şartlarını bir dinlesiniz, kölelikten ne farkı olduğunu sorarsınız. öyle…
  
  her neyse bu ikili bir akşam geri geliyorlar. ve ertesi sabah, bir kuyumcuyu soymaya çalışırken öldürüldükleri söyleniyor. kuyumcu da köylüleri…
  
  zavallı t. olduğu yerde vurulup öldürülüyor. e. ise yaralı kaçarken, kuyumcudan yüzlerce metre ötede adam tarafından yakalanıp infaz ediliyor. güvenlik kamerası kapalı ne hikmetse… üstelik hadi diyelim soygun yaptılar t. yüzlerce metre sonra kaçarken vurulup öldürülmesi nasıl açıklanır?
  
  arkadaşım c.’ye göre, ikisi bir şeyler buldular. dönerken de tanıdıkları olduğu için kuyumcuyu aradılar. buldukları her neyse ona götürdüler ve alçak kuyumcu da tuzak kurdu. ikisini de öldürüp, getirdikleri şeye çöktü. “sabah yedide kuyumcu açık olur mu” dedi c. "olay tezgah abi çok belli"...
  
  bu kuyumcu sadece kuyumculuk yapmıyor, müteahhitlik vs. bir dolu işi var. para bok. tabii ki akp’li, bahsetmeme bile gerek yok sanırım.
  
  ve doğru dürüst cezaevinde bile kalmadan, “meşru müdahafa”dan yırtıyor. inanabiliyor musunuz?
  
  zavallı çocuklar, sizleri her andığımda yüreğim nasıl sızlıyor bir bilseniz…
• mit kurumunun başbakanın "sır küpü" olduğu, deprem vergilerinin otoban yapımı için kullanıldığı, otoban yapımı için ayrılan bütçelerin nereye akıtıldığı açıklanmayan, iktidara geldikleri tarihten bu yana hemen hemen her kalemde %100 zam olmasına rağmen, ne hikmetse ekonomik olarak rahat bir nefes alan (ağzıyla değil, öhm), polisin herkese vurmasının bir hak olduğu, polise ağzını açmanın bile mukavemet sayıldığı, benzin - internet vs. gibi ürünleri vatandaşının en pahalıya satın aldığı, borçlanmanın kendini katlaması -ki katının katı olmuş olabilir-, devletin gelir elde ettiği bütün fabrikalarının ve kurumlarının satıldığı, sınav sorularının çalındığı, şifrelendiği, öğrencilerin haklarının yenildiği, her sene sınav sistemi değişen, atanması yapılmayan binlerce öğretmeni olan, başbakanının amerika'ya danışmadan söylediği her sözünü sonradan düzelterek "biz öyle demedik ki" dediği, kadına şiddet oranının arttığı, yandaşları haricinde kimseye devlet teşviki verilmeyen ve daha nicelerini bizlere göstermiş türkiye'dir. yetmez ama, bir ton kömür verirsen evet!
• elli bin gencin ygsden sıfır çekmesidir, adlarını dğoru yazıyorlarsa şükretmek gereklidir.
  
  not: ne alaka diyenlere gelsin bu sıfır çekenler akp iktidara geldiğinde daha yeni okula başlamışlardı.
  
  edit: ahahaha doğruyu doğru yazmamışım,ibret belgesi olarak kalsın.
• hırsızlığın, yolsuzluğun ve rüşvetin legal olduğu polis devleti olan türkiye'dir.
• bütün değerlerin yozlaşmayla harman ve imtihan olduğu yer.
• dickens'ın iki şehrin hikayesi kitabından bir alıntı ile özetleyecek olursak:
  
  "askerî bilgiden yoksun subaylar; geminin ne olduğunu bile bilmeyen denizciler; devletin gidişatından bihaber devlet memurları; şehvetli bakışları, gevşek dilleri ve gayriahlaki yaşamlarıyla, olabilecek en dünyevi din adamları oradaydı; hiçbiri liyakat sahibi değildi fakat hepsi rezilce öyleymiş gibi taklidi yapıyordu; hepsi bir şekilde monsenyör'ün tarikatının bir parçasıydı, bu yüzden de herhangi bir maddi getirisi olan tüm devlet pozisyonlarında bunlar görev alıyor, paraya para demiyorlardı."
• verimsiz topraklarda, mazlumluk kültürü ve mazlumluğun kendisiyle inşa olmuş bir halkın, günde 5 defa halı öpmeyi ve çocuklarına kendi kendilerini susuz bırakmalarını öğretmeyi buyuran bir arap mitolojisinij misyoneri olan itt personelini kendilerine lider seçtiği bir dönemdir
• 90.000 adet cami yapilan ve yap işlet peşkeş çek ülkesidir.
• (bkz: salhane)'dir.
  
  olan bitenleri düzenim bozulmasın, değişen bir şey olmaz, bana mı kaldı, işten kovulurum, gücüm yok, böyle gelmiş böyle gider diye sinsice, korkakça, kurnazca seyreden herkesin eninde sonunda kötülüğün kendisini ya da daha kötüsü sevdiklerini, belki de çocuklarını bulacağı mutlak olan bir ülkedir.
  
  bu ülkenin namusunu kirlettiler.
  ülkenin ahlakını, kadınlarını, çocuklarını pislettiler.
  ülkenin dirliğini, adaletini, birliğini tarumar ettiler.
  ülkeyi dinsiz, vicdansız, örfsüz, hukuksuz hale getirdiler.
  
  yüreği yeten akpli buraya önce eğitimde, sonra adalette, sonra sağlıkta, ekonomide, insan haklarında yapılan ve ülke yararına olan tek bir şey yazsın, tek bir şey!
  
  yazamaz.
  
  çünkü yok.
  
  ve akp türkiyesi cehaletin üstüne bindirilmiş kasaba ahlaksızlığına, mühürsüz oylarla gasbedilmiş milli iradeye, arap seçmenleri de ekleyerek yapılmış bir darbenin ülkesidir.
  
  allah o beştepe'den yükselecek kutlu selayı kulaklarımıza tez zamanda yetiştirsin inşallah.
  
  sonra dökülecek listeler.
  
  ev ev, hane hane…
  
  devlet ve millet hesabını soracak.