• ikamet ettiği köşkünün bulunduğu semte yıllar sonra ismi verilen dönemin valisi abidin paşa tarafından 1892’de görkemli törenlerle hizmete sunulan eski istasyon binasının yerine, 1937 yılında hizmete girmiş ve o dönemin en modern gar binası olarak adlandırılmıştır bu tarihi yapı.

    ilk istasyon, izmit'ten iç anadolu'ya uzanan tren yolunun son durağı olarak inşa edilmiş ve kurtuluş yıllarına kadar (bağdat-anadolu seferi) öyle kalmıştır. bu küçük bina, artık yetersiz kalmaya başlayınca, ekim 1937'de yapımı tamamlanan şimdiki görkemli binaya yerini bırakır.

    eklemeden geçmeyelim; mustafa kemal tbmm başkanlığına seçilmesinden sonra istasyondaki taş binada ikamet etmiş, 1921 yılının ortalarında çankaya'daki bağevine yerleşmiştir.
  • bir zamanlar, eski istasyonun içinde açılmış lokantanın tanıtım ilanında şunlar yazmış:

    "yeni inşa edilen istasyon otel ve lokanta pastahanesi asri konfor, banyolar, yemek ve nefis pastalarla açılmıştır! istasyonu teşrif buyuran zevat-ı kiram ve muhterem ailelere salonumuz küşadedir."
    - hakimiyet-i milliye, 31 kanunusani 1927

    (bkz: tarihten bir yaprak)
    *
  • gardan tandoğan meydanına çıkış için kullanılan bir alt geçit vardır. burada kadın anonslu kaset bulunur gibi acayip afişler bulunan daha çok askerlere yönelik dükkanlar vardır. bu alt geçitin girişinde oldukça ilginç "buraya sarhoş girip küfür etmek, kavga çıkarmak yasaktır" gibi ibareler olan bir pano göze çarpar.
  • (bkz: ankara)
  • ülkemizin pek çok şehrinin aksine, ankara garı toplu taşıma bağlantıları açısından şehrin otobüs terminaline* göre çok daha zengindir. ankara garı, celal bayar bulvarı ve talatpaşa bulvarı arasında kalır. bu iki bulvarın gar kıyısında olan otobüs suraklarından ise ben diyeyim 20, siz deyin 30 tane otobüs hattı geçer. celal bayar bulvarından ayrıca birkaç tane dolmuş hattı da geçer. biraz uzun bir yürüyüşle de olsa ulus'taki dolmuş duraklarına, maltepe'deki ankaray istasyonuna ulaşabilirsiniz. buna karşılık aşti'nin toplu taşıma bağlantıları ankaray, yine zahmetli bir yürüyüş sonucu yola çıkarak ulaşabileceğiniz birkaç dolmuş hattı ve 417 ve 442 numaralı otobüs hatlarıyla sınırlıdır. bu dolmuş hatlarının bir kısmı sincan, etimesgut vb. bölgelere gider ve ankara'nın batısına gidecek kişiler trene sincan'dan binerek yine kendilerine kolaylık sağlayabilirler. sonuç olarak, terminallerin bu yapısı sayesinde çiğdem mahallesi, çukurambar, yüzüncü yıl, balgat, çayyolu, beysukent, bilkent, odtü ve adını unuttuğum birkaç merkez dışında ankara'nın her yerinden toplu taşıma ile ankara garı'na ulaşmak aşti'ye ulaşmaktan kolaydır.
  • led ışıklandırma ile şangay keranelerine dönmüştür.

    şükür ki geridönüşsüz bir işlem değil.
  • her cesit insani barindirabilen nadir mekanlardan biridir ankara gari.

    ogrencisinden emeklisine, zengininden fakirine, dogulusundan batilisina kadar hatta turkunden japonuna kadar da uzanabilecek genislikte bir yelpazesi vardir. trenlerin kalkis saatlerinin bu duruma etkisi muhakkaktir:

    mesela ankara ekspresi, cogunlukla yabanci turistler ve diger ulasim araclarindan cekinen is adamlari tarafindan parsellenir ve kalkis saati 22.30 dur. anadolu ekspresi ise cogunlugunu ogrencilerin ve orta halli vatandaslarin olusturdugu 22.00 kalkisli bir trendir. bu yarim saatlik fark, otomatikman bu iki tren yolcularinin kesisen zamanlarda gar icerisinde bulunmalarina olanak saglar. hele de her bir karenin fotografini cekmeye merakli japon turistler saat 22 olmadan gara gelmis olurlarsa seyreyleyin cumbusu. onlar fotograflarini cekerken yurdum insani da turistleri izler, sigarasini tutturur, volta atar acik havada. bazen de bir turlu tam olarak mutabik olunamayan fotograf cekme seanslari yapilir iki ulke vatandaslari arasinda.

    bu gar; ankara' nin, turkiye' nin orta yuvarlaginin rakip yari alana bakan dilimi konumunda olmasindan mutevellit bir yaridan digerine uzanan sosyokulturel gecis ikliminin de merkezidir. dogu ekspresinin bir uctan getirdigi yagiz delikanlilarla ankara' nin gothic akimdan etkilenmis hanimkizlarinin da yollarinin kesistigi nokta burasidir. bu iki guruh uzaktan uzaga, dikkatle suzer birbirini.

    evsizlerin, turlu koselerini evi gibi kullandigi, kah bir banka yayilip yattigi kah tren bekleyen yolcularin yanina oturup, evlerine gelen bir misafiri agirlarcasina samimi ve muhabbetperver tavirlarla vakit gecirdikleri yerdir ankara gari. kimi zaman, kuvvetle muhtemel psikolojik bir rahatsizligi olan evsiz bir teyze, ozenle sekil verilmis saclarindaki aklari magrur bir edayla tasiyan, manikuru makyaji yerinde bir teyzenin yanina oturup, izleyenleri biyik altindan gulumseten bir tablo yaratabilir karsinizda.
  • dün uzaktan bakarak gördüğüm inşaatı devam eden "uzay üssü" görünümlü yüksek hızlı tren garı içinde kaybolup giden güzel yapı. güzel olan, estetik olan herşeyi yok etmeye bu kadar mı istekli olabilir insanlar?
  • ankara'nın en nadir ve en saf güzelliklerindendir. bir gar olmanın verdiği hüzün bile yeterken yapısal olarak insanı hüzünlendirir; ata'nın evine bakarken nice anlamlı özlemler yaşatır. o yüzden içi simsiyah insanları pek kabul etmez. doğasına aykırı kişileri ilk katara bindirip göndermesini bilir. trenlerle duygusal bağ kurmak da biraz öküz ruhlarla gereksiz istişareden ileri gelir.
  • vallahi tarihi yönüyle ilgili bir şey söyleyemeyeceğim, gayet güzel; fakat tesisat açısından türkiye'nin başkenti ankara'ya hiç yakışmayan gardır. niye? peronlardan indikten sonra, istediğiniz yöne gitmenizi sağlayacak yürüyen merdivenleri tercih ediyorsanız rezil bir yere çıkıyorsunuz. kışın son derece soğuk, aydınlatması olmayan, küf kokan, uzuuuun, insanda olumsuz duygulanmalar yaratan o koridor. hızlı trenin gelmesiyle en baş kısmı mermer yapılıp aydınlatılsa ve güvenlik konulsa da bunun o koridora tamamen yayılması gerekiyor. onun dışında o koridorun sonunda çarşı gibi bir yer var. askeri malzemeler satan dükkanlar, ucuz ve kötü kokan bir lokantalar mevcut. öyle bir yer ki erkek olmanıza rağmen rahatsız olmanız gayet normal. ankara bir zaman sonra hızlı tren için bir kavşak noktası olacak. gün gelecek turistler, her sınıftan insanlar oralardan gelip geçecek. o çarşının ve koridorun günün şartlarına göre kökten bir değişikliğe uğraması, ferah, aydınlık, ısıtılmış, güvenli bir yere dönüştürülmesi gerekiyor. bu haliyle gerçekten çok kötü.
hesabın var mı? giriş yap