• bir yasa maddesinin, bir yasa maddesinin bir fikrasinin, bir iznin, bir hakkin yahut bir yasagin yürürlükten kaldirilmasi manasinda kullanildigi da görülür.
  • hegel'in kavramı. dualite olusturan iki unsurun ikisini de reddedip fakat birer unsur olarak ikisini de içerip 3. bir kavrama yükselmek. negation, acceptance ve transandance öğelerini taşır. örneğin burjuva-proletarya mücadelesinde proleterya kazandığı anda proleterya olmaktan çıkıp 3. bir kavram olacaktır. marx da zaten proleteryanın burjuvaziyi yok ederken kendini de yok edeceğini soyler.
  • ingilizcesi "sublation"dır.
  • oklid geometrisinden riemann geometrisine gecis, newton fiziginden einstein fizigine gecis birer aufhebung hadisesidir tam olarak.
  • hegel'in neredeyse bütün sisteminin özüne yerleşen bu kavram yalnızca geçmişteki görüşlerin, bir tür analitik doğru yanlış karşıtlığı ve soyutlanmasından ayrı bir noktada, yani tarihsel bir içiçe geçmişlik, gelişim ve evrimde ele alınmasından ibaret değildir. elbette ki yanlış ve doğru, edimsel ve ideal, evrensel ve tikel arasındaki karşıtlıkta aufhebung kritik bir görev üstlenir.

    hakikat ve gerçeklik geriliminde ikisini düşünsel olarak inşa edilmiş bir duruma yükselten aufhebung mantığıdır. hakikat ile gerçeklik arasına bir ip serilmez bu durumda, çünkü bu bildik soyut karşıtlıkta hakikatin bilgi olarak elde edilemeyeceğini hegel tinin fenomenolojisi'nin giriş bölümünde kant'a karşı çoktan dile getirmişti. (bu bölüm örtük bir kendinde şey eleştirisidir ve bilmekten duyulan korkuya atıf yapar.)

    yapılan hakikat ile gerçekliğin ipinin ikisinin birbirine geçtiği şeffaf, yer değiştirebilir, sentezlenebilir ama özlerini kaybetmeyen yeni bir birliğe devindirilmesidir. böyle bir durumda hakikat gerçeklik ile birlikte sadece ip olur. bağlanan yok gibidir ama vardır aslında: düşünen özne, düşündüğü kendisine bağlanmaktadır.

    hakikat ile gerçekliğin birliğinde hakikat lehine ideal, gerçeklik lehine edimsel bulunur. ip ise, çağın tinidir, bulunuştaki tinin edimsel yaşantısıdır. tam da buradan emek, zamansal ara gibi kavramlara geçiş yapılabilir.

    bizce, hegel'in burada aufhebung ile yaptığı iş, zamansal/ontolojik bir boyut açmasıdır. zamansal boyut, üst üste konan, kendilerinde olduğunda karışmayan fakat sentezde özleri yiten yeni bir edimsellik halinin açılmasıyla oluşur. devinme, yer değiştirme, ilerleme zorunlu olarak karşıtlıklar arasındaki farkı bir boyutunda zamana yükler. bu boyut gerçeklik ile ilişkiye yani emeğe karşılık gelir. böylece aranın imkanı doğar, eski bilinç biçiminden yenisine doğru kapsayarak aşma: yani hakikatin nesnesini değiştirme. diğer boyutunda ise iş düşüncenin şekillendiriciliğinden ve gerçekliği hakikat olarak kendi bilincine tanıtmasından ve ona uyum sağlamasından geçer.

    zamansal ara ile ontolojik durum birbiri içine tam olarak geçtiğinde varolan durumdan bilinç doyum bulur. işte aufhebung da burada görünür: bilincin doyum bulması yalnızca kendisine yönelik zamansal bakışı ile yani eski içerikleri bir arada hatırlaması ve aşması ile mümkün olur: hakikat ile gerçekliğin bir olduğu an da böylece tinin şafağında parlar.
  • 9. nesil çaylak.
  • ingilizce bir karsiliği yoktur bunun. sublation diyene de, onu subtitle olarak internetten indiriyoruz biz güzelim diyebiliyoruz. bu auf'un neyin sub'u olduğunu kraliçeye sormak gerekebilirken, self-otheringi de self control klasmanindan lora biringina havale eden bir neslin üyeleri olduğumuz için ayrica mutluyuz. türkçe karsiliği da yoktur. sadece bizim evde ne bitmez tükenmez öfbirhebung bu be abi diye alay konusu yapiyoruz hegeli, mutfaga gidip iki nefes alip tek ayak üstünde bismarki ve hitleri düşünüp kendinden utansin diye.
    hiç bir dilde karsliği yoktur. en yakin türkçe karsilik "içetmek"tir kanimca ama o da ayri bir ibişlik olur sanirim..
    iyi aksamlar kuzeyrenvesfalya, günaydin vietnam. askere gidecek gençler için yazdim. gittiğiniz yere göre değişir bu da. tek kadim gerçek budur, neyin içine girip neyi içinize aldiğinizla ilgili meseleler hep bunlar..
  • kendisini ne zaman görsem "auf, he mi?" diyesim geliyor. böyle de yavşak bir insanım.
  • nicki kadar güzel entryler giriyor gerçekten, çok seviyorum yazdıklarını okumayı.
  • her entry* me mesaj atsın, post-kolonyal teorideki in betweenness durumundan girsin, eşikte olma durumundan çıksın, charles bukowski'nin yanıma kaçtığını falan iddia etsin istiyorum. özellikle mesajlarını sevdiğim bir yazar.
hesabın var mı? giriş yap