hesabın var mı? giriş yap

  • bana belki de binlerce kitaptan ve binlerce hayattan daha fazlasını birkaç satırla öğretmiş adam.

    ''küçük şeyleri unutamayanlar,
    en geri hatıraları da unutamayanlardır.
    hafızalarının bu bahtsız kuvveti karşısında
    hiçbir memleket, hiçbir vatan tutamadan,
    her yeri, her şeyi severek öleceklerdir.''

    belki de bu dizelerdir içimdeki bu saçma sapan boşluğu dolduracak olan. nereye gitsem, nerede olsam; hep içimde olan o bilinmeyen bir yere geri dönme isteğini, bir yere ait olma ihtiyacını dindirecek olan, belki de bu sözlerdir.

    hiçbir memleket, hiçbir vatan tutamadan. her yeri, her şeyi severek ölecek olmamdandır.

  • -123 hulusi?
    -burdayım öğretmenim..
    -156 serkan?
    -burdayım öğretmenim..
    -183 ercan?
    -ercan buradaaa.. ercan buradaaaa.. uzak mesafedeeeeaa… sırayla kaloriferin buluştuğu noktadaaaaa.. deniz tarafına bakan pencere kenarındaaaagh..
    -lan olm lan. bi sus lan! şimdi yiyeceksin benden beş kardeşi.
    -hayrettin yapmaaaa.. hayrettin yapmağhh..

  • 10 yıl karate, 8 yıl boks, 3 yıl okul öncesi öğretmenliği yaptım; milletvekili tanıdığı olan herkesi döver.

  • - yemeğe gidelim mi?

    - ok. gdlm. nry?

    - bilmem... pizza yemeye gidelim istersen...

    - byk by?

    - büyük boy yiyelim tamam... ben ısmarlıyorum.

    - spr... cnmsn...

    - sen de benim canımsın...

    - cok svyrm seni:)

    - ben de seni çok seviyorum...

    - brzdn gdlm?

    - birazdan gidelim tamam. yalnız mesaj atma artık bak rica ediyorum... yanındayım işte... bana söyle ne söyleceksen...

    - özr dlmrm...alşknlk:(((

    - ben ayrılmak istiyorum artık dayanamayacağım...

    - ndn?:(

    - allam çıldırıcam...

  • ulan bırak türkiye'de türklerin kurduğu şehri, ben hala tek başıma oyun kuramıyorum kendi bilgisarayıma. crack nedir ya. şu oyunu next next next diyerek kurdurtacak program bulamıyorlar mı hala. ben 3 yıl botsuz half-life oynamış adamım, gelmiş bana konya'yı vikingler kurdu diyor.

  • kimilerine doğuştan default olarak gelen özellik. karşı cins konusunda yanlızlık çekmeyeni boldur bu tiplerin. etraflarından "karşı cins" asla eksik olmaz. cep telefonları susmaz. iyi arkadaşlar, dostlar asla eksik olmaz. eksik olan tek şey bireyin aşık olunma ihtiyacıdır. o da zaten karşılanmaz.

    "iyi insan", "zarar gelmez insan", "partilere, düğüne, derneğe çağırılan insan"dır. ama kimse onun "sevilme" ihtiyacını anlamaz. "lan öyle sevmeyin, başka türlü sevin" mesajlarını ya kimse anlamaz, ya da yanlış anlar. karşı tarafa "ulan ilişki yaşamak istiyorum" diye açık açık bildirimde bulunduklarında, karşı taraftan "sana aşık olacak birini bulalım"la gelirler. ya da "doğru kişi henüz karşına çıkmadı"yla. 30larına geldiklerinde jeton düşer, boşverirler aşkı falan. aşka inançları kalmaz.

    acayiptir, gariptir, birey kendini toplumdan değilmiş gibi hisseder.

    yıllar sonra gelen edit: beni çok seven. biriyle evlendim. buradan şu dersi çıkarıyoruz, umudumuzu hiç bir zaman kaybetmiyoruz.

  • "neden ?"

    aklımda sadece bu sorunun dönüp dolaşmasını sağlayan bir işkencedir bu...

    "neden ?"

    hala içimde bir yerlerde dağınık bir şekilde duran tüm o özlem, sevgi, aşk kırıntılarını kalbime gelişi güzel tekrar saçan bu telefon neden ?

    işte yine o ses...tüm "hayır"’ların "evet" gibi geldiği, telefonun bir yanından girip öteki yanından çıkarak sımsıkı, ama sımsıkı sarılma isteği uyandıran o ses.

    nedendir bu aramak ? herşeyi mahveden sen.. aldatan ve çekip giden sen...bir türlü sana yetemeyen “beni” tekrar aramayı düşünmen neden ?
    yıllar sonra, bir kez daha, herşeye rağmen tekrar deneyelim dediğim zaman arkanı dönüp de “bu eleman kenarda dursun...şööle bi etrafa bakalım..daha iyisi var mı acaba ? ” diye başkalarıyla denemeyi isteyen sen; herşeyi ikinci kez elinin tersi ile ittikten sonra bu ağlamaklı ses neden ?

    yine denedin ve yine mi olmadı ?
    kimseler sevmedi mi seni ya da sen umduğun gibi sevemedin mi ?
    seni sadece “sen” olduğun için seven,
    gözlerinin en içine “ben” gibi bakan biri daha çıkmadı mı ?
    umutsuz musun ?
    ya da ;
    mutsuz musun ?
    artık hiçbirşey eskisi gibi olamayacak karamsarlığı içinde yorgun musun ?

    eğer öyleyse ,
    ben” gibi olmuşsun.
    ne üzücü ki neler hissettiğimi anlar olmuşsun.
    “ne olurdu sanki yok etmeseydin herşeyi, ve ben en çok sevdiğim kadınla mutlu olsaydım” diyen ben gibi zamana mağlup olmuşsun.

    gördün mü bak ne kadar zor geçen zamanı geri döndürmek..
    ve o zamanla gidenleri tekrar yerine getirmek..
    ne kadar zor tekrar güvenmek..
    ve aslında ne kadar acı ilk fırsatta yine çekip gideceğini bilmek..
    ama daha kötüsü..
    belki de en kötüsü..

    ne kadar yazık seni bu kadar çok sevmiş olmak ve ilk görüşte seni seçmek.
    bir daha kimseyi bu kadar sevemeyeceğimi bilerek..

  • müthiş eserleri olan tasarımcı. adam hayalimin işini yapıyor. kimseye eyvallahı yok. ski taşşağına denk. oturuyor bilgisayar başında kahvesi sigarası müziğiyle çiziyor takılıyor. ne şanslı adam böyle bi yeteneği olduğu için. kafa dergisinde de çiziyormuş ayrıca.

    lan ne güzel...

  • internetten cicek satan dukkanin sahibine ceo denilmesiden öturu adamin kendini nimetten sanmasiyla gerceklesen olaydir.