hesabın var mı? giriş yap

  • rezalet demek ne kadar doğru bilemedim. çünkü sonunda ben değil, firma rezil oldu..

    mecbur kalmadıkça, kullanmamaya özen gösteriyorum.
    eğer başka bir alternatifim varsa, daha iyi bir alternatifim mutlaka var demektir..

    çok tuhaf bir firma..
    zaman kaybı ve ömür törpüsü.
    düşünme, söyleneni anlama ve derdini anlatma özürlü insanların istihdam kapısı.
    istisnalar varsa kusura bakmasın ama ben henüz denk gelmedim.

    pazartesi 14.30 için bir biletim var. izmir'e gidiyorum.
    ancak annemin sağlık sorunları sebebiyle, ertelemek zorunda kaldım.

    zırıl zırıl çalan telefonlara cevap vermedikleri için, mecburen otogara tekrar gittim.

    -merhaba. iyi çalışmalar. biletimin gününü ve saatini değiştirmek istiyorum.

    + merhaba buyrun.

    -merhaba. pazartesi 14.30 izmir otobüsüne bir biletim var. bunu bir sonraki haftaya aktarmak istiyorum..

    +bir saniye. zafer beeeeey. zafer beeey. beyefendiye bakar mısınız?
    +merhaba buyrun.

    -merhaba zafer bey. ben pazartesi günü izmir'e gidecektim ama annem ameliyat olduğu için, biletimi bir sonraki haftaya aktarmak istiyorum.

    +maalesef. seferler arası değişiklik yapamıyoruz.

    -nasıl yaaa? neden? iyi de gidemiyorum ne yapabilirim?
    üstelik biletin arkasında yazılanı yaptım ve minimum 24 saat önce bildirdim. daha neredeyse 3 gün var.

    +maalesef. bize verilen talimat bu. ( yalan söylüyor. sadece bilet aktarma işleminin nasıl yapıldığını bilmiyor hepsi bu)

    - peki canınız sağ olsun. biletimi iptal eder misiniz? başka firmalara bakayım.

    + maalesef bilet iptali yapmamız yasak.

    -ilk kez yapmıyorum bu işlemi zafer. 5 kere metro ile seyahat ettiysem, 15 kere metro biletimi iptal ettirdim.

    -maalesef. bize verilen talimat böyle. bilet iptali yapamıyoruz..

    (kayış kopar.)

    + peki zafer. tamam iptal falan da istemiyorum. açık bilet yapar mısın bunu? en iyisi başka firmayla gideyim, dönüşte de bu açık bileti kullanırım.

    - tabii ki. açık bilet yapabiliriz. bir saniye bekleyin lütfen. tamamdır buyrun. 70 tl değerindeki açık biletinizi 1 yıl boyunca istediğiniz zaman kullanabilirsiniz.

    + teşekkür ederim. ben açık biletimi kullanmak istiyorum.

    - !!??!!?

    - merhaba 70 tl değerinde bir açık biletim var ve 2 hafta sonra kalkacak olan izmir otobüsünde kullanmak istiyorum..

    - !!??!!? (sessizlik)
    saat kaç otobüsü olsun?

    + 14:30 lütfen.

  • sikimin üstadı.

    edit: fesli deli bekir atatürk'e en ağır hakaretleri ederken kimsenin sesi çıkmıyordu. şimdi özelden bu deliye neden böyle bir ifade kullandığım soruluyor. mevzu hatıraya sahip çıkmaksa ey siyasal islamcılar siz de adam gibi saygı duyacaksınız. duymuyorsanız da saygı beklemeyeceksiniz.

  • evde yapılması çok zevkli ve kolay bir işlemdir. hele ki daha sonra evde yapılan sabunları kullanmak, eşe dosta dağıtmak daha da zevklidir. evde sabun yapmak için bazı malzemelere gereksinim vardır:
    - büyükçe bir çelik tencere
    - termometre
    – bir, iki adet litrelik ölçü kabı
    - önlük ve ağız maskesi
    - dijital tartı
    - tahta kaşık
    - blender
    - kalıp
    bizzat sabunun oluşumu için gereken malzemeler
    - yağlar (dilediğiniz gibi, bunlar zeytinyağı, ayçiçek yağı, hindistan cevizi yağı, fındık yağı, mısır yağı vs. olabilir)
    - sodyum hidroksit (bu bildiğimiz lavabo açtır. marketten iki-üç paket alınır)
    - su
    - isteyenler renklendirici ve koku verici esans da kullanabilir.
    gelelim sabun yapımına:
    bir kere bu işte en önemli şey "lye" adı verilen sodyum hidroksit ve su karışımı ile kullanılacak yağların oranını ayarlamaktır. bunun için çeşitli ingilizce internet sitelerinde otomatik hesaplayıcılar vardır. yani x litre zeytinyağı için kaç litre "lye" gereklidir sorusunun cevabını ben burada tak diye veremem. ikinci önemli şey ise "lye"ın hazırlanmasıdır. zira sodyum hidroksiti suya eklemek yerine, suyu sodyum hidroksite eklerseniz volkanik bir patlamayla karşılaşabilirsiniz. burada dikkatli olmak lazım. maske ve önlük takıp suyun içine sodyum hidroksiti yavaşça dökmek lazım. tabii su soğuk ve içme suyu olmalı. zira sodyum hidroksiti dökünce 70-80 derece sıcaklığa çıkıyor. sonra bunu karıştırıyoruz bir tahta kaşıkla ve oda sıcaklığına gelene kadar bekletiyoruz... bu arada çelik tencerede kullanmak istediğimiz yağları, önceden hesapladığımız oranlarda karıştırarak 40 dereceye kadar ısıtıyoruz. son olarak oda sıcaklığına gelen "lye"ı alıp, yine yavaşça bu yağın içine döküyoruz. blenderla beş dakika kadar karıştırdıktan sonra artık sabunumuz hazır. ama şu an hala sıvı halde. bunu alıp kalıba döküyoruz ve 24 saat bekliyoruz. 24 saat sonra görüyoruz ki sabunlaşma başlamış. sabunları kalıptan çıkarıyoruz ve kurumaya bırakıyoruz. yazın bir iki ay güneşte bırakırsak nefis oluyor. kışın düşük derecede fırına atmak da işimizi görüyor.
    vee işte harika sabunlarımız hazır. inanın bu sabun piyasada satılanlara yüz basar. çünkü içinde gerçek yağ var, deterjan yok, kimyasal yok.

  • bu zihniyete
    "hocaların kendi öğrencilerini kayırması bence son derece normal bir şey"
    diyorsan bakanlarin kendi yegenlerini danisman yapmasina susup oturman lazim.

  • lord eddard stark denen aktrollü ortaya çıkaran kahraman. emeğine sağlık. özel dedektiflik kariyeri üzerine bir düşünsün derim:)

  • bir de bu çıktı başımıza. özellikle instagram'da bolca görebileceğimiz bir örnek.

    atıyorum 3 tane kız arkadaş var, isimleri ayşe, fatma, necla. ayşe ile fatma bir bara veya cafeye gidip orda fotoğraf çektirir ve bunu instagram'a yükler ve mekanı da yazar. necla ise bir sebepten dolayı gelmemiş veya çağrılmamıştır.

    fotoğrafın altına kaçınılmaz yorum gelir;

    ''bensizzzzzzzzzz :(''

    klasik cevap ise gecikmez;

    ''aşkım bir dahaki sefer beraber mutlaka :) özledimmmmm''

    (bkz: bi bitmediniz amk)

  • dünyanın en pahalı mumunun ispermeçet mumu olduğunu söylemek mümkün. özellikle 18. ve 19. yüzyıllarda ispermeçet mumuna olan talep en yoğun zamanlarını yaşamıştır. muma bu kadar talep olmasının sebebi ise asla isli bir duman oluşturmaması, koku yapmaması ve uzun yanma süresine sahip olmasıdır. bu talep doğrultusunda da balina avcılığı endüstrisi büyük ölçüde önem kazanmıştır. o dönemin balina avcılığına ilişkin en önemli kaynakların başında da herman melville'nin moby dick'i yer almaktadır.

    ispermeçet mumu adını ispermeçet balinasından almaktadır. ispermeçet balinasının baş boşluklarında yağlı bir sıvı bulunmaktadır. bu bölüm trigliserid ve mum esterlerinden oluşmaktadır. ispermeçet organının kapasitesi ise ortalama 1.900 litredir. avlanan ispermeçet balinasının baş bölümüne delikler açılarak yağlı sıvının ayrılması sağlanmaktadır. balinanın boyutu ortalama olarak 20 metre ve ağırlığı 50 tondur.

    mumun pahalılığı nedeniyle sadece zengin ailelerin kullanımı ile sonuçlanmıştır. ancak bir süre sonra sadece amerika kıtası değil avrupa ve diğer kıtalardan da yoğun talep oluşması arz düşüklüğü sonucunda büyük bir krize neden olmuştur. hatta ve hatta ülkeler arasında ciddi üstünlükler kurulmasına, jeopolitik bir sorun oluşturmasına giden süreçler yaşanmıştır.

    osmanlı dönemi'nde de ispermeçet mumları çoğunlukla saraylarda ve konaklarda kullanılmıştır. dönemin çoğunda ithal olarak getirilen ispermeçet mumları 19. yüzyılın ikinci yarısı itibariyle "paşabahçe ispermeçet mum fabrikası" açılarak, üretilmeye başlanmıştır.

    1984 yılında ise uluslararası balina avcılığı komisyonu tarafından ispermeçet balinalarını avlamak yasaklanmış ve tür koruma altına alınmıştır.

    kaynaklar: 1, 2, 3, 4

  • insanlar artık devlet memurlarına "yatarak kazanıyorsun" demeye devam ederse yakında hekim, öğretmen bulamayacak. taşı taşa sürtüp ateşi yeniden ehlileştirmeyi öğrenirsiniz artık.