hesabın var mı? giriş yap

  • anladım ki bunca sene söylenenler yetmemiş.
    onu da geçtim, aklı başında bir allah'ın kulu üçüncü köprü'nün, üçüncü havalimanı'nın nereye yapıldığına bile bakmamış hala atıp tutuyorlar.

    hakkında olumlu bir tane bile bilimsel rapor/kanı/yorum bulunmayan, aksi yöndekilere çokça rastlayabileceğiniz, çok temel coğrafya bilgisi ve akıl yürütmeyle bile anlaşılabilen gerçeklerden bahsediyoruz-çed raporlarının geçersiz kılındığını da bilmezsiniz siz- hala gelmişler 'çevreciler şöyle böyle, üç beş ağaç şöyle böyle'

    la hangi akıl, gidip de o coğrafyanın en engebeli ve en rüzgarlı(tayakadın'a giderseniz sıra sıra rüzgar jeneratörlerini görmeniz boşuna değildir)-fırtınalı-sisli bölgesine havalimanı yapar, ilkönce bunu açıklayın.

    sonra, zaten istanbul içinde kemirile kemirile azıcık kalmış, taaa kafkasya'dan karpatlara kadar devam eden ekolojik yeşil bandın ortasından-ki yerleşime en uzak yer de demek bu- köprü geçirip bir de su havza alanlarını 'iki yeni kent' diye pazarlamanın mantığını bi anlatın.

    ekonomik olarak seçilen konumlarından ötürü ne kadar zararlı olduğu da ortadayken:
    yav he he, 2. köprü çok tıkalı..
    tüp tünel denilen şey çok mu zor(ki yapılıyor), çorlu'ya havalimanı yapmak çok mu zor?

    tüm bunlar ışığında hem maddi hem de ekolojik açıdan cinayetin önde gidenidir. 20 sene sonra 30 milyonluk doğal kaynaklarını tüketmiş istanbul'a bakıp 'ya üçüncü köprünün trafiği ömerli'den başlıyor' dersiniz. ben torunlarıma 'gerizekalılarla uğraşamadık böyle oldu, en azından direnmiştik' diyerek yüzümü ak çıkartmayı planlıyorum.

  • niye ? çünkü devletin eksiğini oy verenlerine göstererek devleti müşkül duruma düşürdü. en ufak oy kaybına tahammülü yok tabi yönetenlerin.

  • maalesef ülkemizde bir hastalık halini almış olan takip mesafesi kuralına uymamaktan kaynaklanmış olduğunu düşündüğüm üzücü kaza.

    yetkililerin acil olarak önlem alması gerek çünkü ülkemizde kimse takip mesafesi gibi trafiğin en hayati kuralına uymuyor. aksi gibi uyan kişileri de enayi olarak görüp bıraktıkları mesafeyi saygısızca doldurarak kurunun yanında yaşın da yanmasına sebep oluyor bu saygısızlar.

  • ülkedeki en üst seviye, en elit, en donanımlı isimleri hatırlamaya çalışın. misal, benim aklıma ilber ortaylı geliyor. ya da ikna edip isviçre'den getirip gazi yaşargil'i urfa'dan aday yaptığınızı düşünün. ya da deyin ki yöre halkı bağnazdır, islamcı olmadıkça oy vermez. gidin getirin ekmeleddin hoca'yı. sizce urfa'dan seçilme şansları var mı?

    ama koy oraya bir aşiret reisini ya da yakınını; en azından şansını zorlamış olursun. bu ülkede liyakata niteliğe değil adayın "bizden" olup olmadığına bakılır. chp bunu geç de olsa öğrendi. millet de bunu eleştiriyor, sanki urfa halkı çok kaliteli adaylar olsun istiyordu da..ulan ibrahim tatlıses'in bir takla atmadığı kaldı adaylık için. akape onu aday gösterse muhtemelen türkiye rekoru kıracaktı, enayi islamcıları kerizlemesiyle meşhur fadıl akgündüz siirt'ten milletvekili seçildi. daha ne olsun?

    edit: düzeltme

  • ''adam kadını özledi, başka kadına sarıldı.
    kadın adamı özledi, adamın yokluğuna sarıldı...''

    cemal süreya

  • başbakan hayranları sayfasındaki kafa yakan müthiş buluş.

    https://www.facebook.com/…398382965575/?pnref=story

    videodan da anlaşılacağı üzere, bataryanın içine yerleştirdikleri cip(!?) tespit edilmiş ve etkisiz hale getirilmiştir.

    arkadaş, ne manyak, paranoyak adamlarmışsınız lan!! millet bokunda dinleme cihazı arıyor artık.
    bak kardeşim, senin o söktüğün şey, nfc denilen teknolojinin çalışması için gereken zımbırtı. hani kablosuz sarj, dokunmadan veri aktarımı vs vs... işte sen gizli dinleme cihazı diye, o nfc modulü söküyorsun!
    https://www.google.com.tr/…q_auoaq&biw=1366&bih=677
    hadi kardeşlerim gavurun bize oynadığı bu teknoloji oyununu bozalım! telefonu ille de fişe takıp şarj edelim!!!

  • inşaat mühendisi olarak "bir fayans ustası ne kadar farklı çalışabilir ki?" düşüncesi ile inceledim. tesviye tabakasındaki mikro pürüzleri traşlaması ve tozu süpürmesi ile başlayan video, burada laminat parke ve kısmen pvc haricinde kullanılmayan şilteleri sermesi, kapı çerçevesini kesmesi, köşeden başlayıp "olduğu kadar" düşüncesi ile hareket etmeyip yerleşim tasarımı yapması ile devam etti. fayans ustalığında alman ekolüne saygı duydum, kendimi iş makinesi izleyen insanlar gibi hissettim.

    şu anda bile saatte bu disiplinle 36,80 metrekare** hız ile çalışıyor ancak allah rızası için biri kendisine lazer metre ve lazer su terazisi hediye ederse, fayans döşemenin usain bolt'u olabilir.

    (bkz: yarın gel başla)

  • ayın 21'inde buradan, ayın 23'ünde inci sözlükten başlattığım kampanyanın dallanıp budaklanıp buralara geleceğini, sosyal medyanın çalkalanacağını tahmin edemezdim.

    yıllardır sevdiğim, toz kondurmadığım, 7 sene önce kimse bilmezken, ben lise yıllarında tüm okuluma farklı parodilerinden oluşan 3 saatlik gösterisini yaptığım bir insandı şahan gökbahar.

    recep ivedik 2'den sonra her seveni gibi ben de programlarını takip etmez, filmlerini merakla beklemez oldum. ne olduysa celal ile ceren'i izleme gafletine düştüğümde oldu. bir de daha ilk haftasında, ilk gününde. olmamıştı. yarıda çıkmayı hep geyik sanar, bu lafı kullanana çok kötü'yü basardım. nitekim öyle olmadı, aradan dönüp 5 dakika oturup, bir hışımla çıktım.

    biraz zaman sonra imdb sayfasını kontrol ettim. sadece 150 oyu vardı ve 6.9 puanı vardı. o hışımla 1 puanı hanesine yazdırdım. ardından burada film başlığına bu durumda benim gibi düşünen birilerini bulurum ümidiyle, imdb linkini ve oy isteğimi yazdım. o entry zamanın ötesine, hatta en karanlık yerine gitti. fifi oldu yani, tınn oldu... tabi o zamanlar böyle filme sallamak yok; film çok güzel, her giden çok memnun. en azından "ne bekliyorduk ki işte" tutumu hakimdi başlığa.

    2 günde en fazla 300 oy gelebildi buradan ve 4.9'a geriledi. soluğu inci sözlük'te, kendimi kıyasla daha rahat ifade edebileceğim yerde aldım. badi'lerinin yalnız bıraktığı ama panpa'larının kucak açtığı yazardım artık.

    filmin adını dahi aceleyle yanlış yazdığım başlık olan, "ceren ile celal ziyareti koş"a 2500'den fazla entry yazıldı. çığ gibi büyüyen, moderasyon'un defalarca olan bitene taşıdığı başlık, kontrol'den çıkmıştı.

    bottom 100 hedefiyle çıkılan yolda, 4 puan'ı gören 3'ü istiyor, 3'ü gören 2'yi istiyordu. 3 günde hedefimize ulaşmıştık. sözlük rahat bir nefes alacakken, şahan'ın beklenen "fifi" li açıklamaları gündeme bomba gibi düştü. olan o zaman oldu.

    şahan'ın karşısındaki gladyatör'ü devirmesine rağmen, halk ölüm diye bağırıyordu. bottom 100 listesine girmişti ama çırpınışlar devam ediyordu. 1000'den fazla 10 puan çıkmıştı lehine. listenin ortalarında 3 gün geçirdi böyle.

    gelen özel mesajlarla, entry'lerle fikir alışverişi yapıyor, listenin en başında bu filmi nasıl görebiliriz'i tartışıyorduk. bir anda kendimi tahtta bulmuştum. halkın arena'dan naraları yankılanıyor, gladya meydanında şahan'ı yaralı ama canlı vaziyette görüyordum. birşeyler yapmalıydı. 1.7 puanı olan filme 10000 oy dahi versek ilk sıraya yerleşemezdi artık. aritmetiği de, ortalaması da müsade etmiyordu.

    "şahan imdb ziyaretinde şok gelişme" başlığı ile ikinci defa söz hakkı alıyordum. "şahan'ı 1. liğe indiremiyorsak, diğerlerini yukarı çıkartalım" fikri tutuldu ve 2 günde 6000'den fazla 10'ar puan bu filmlere verildi.

    bugün "o sozzzluk çocukları!" açıklamaları şahan'dan geldi. halkın da isteğiyle kapan açıldı ve ilk önce kükremesi sonra aslanın kendisi gladyatörümüzün üzerindeydi. gün itibariyle de filmi dünyanın en kötü filmi olarak sahnede.

    gazeteler, haber siteleri, sözlükler derken, iş çığırından çıktı; olay 2 büyük gazetenin röportaj isteğine geldi. haliyle söyleyecek pek birşey yoktu, herşey ortadaydı. kabul etmedim. çıkış amacı haksız rant'a tepki olan olaydan, gazetelerin bizi kullanarak rant elde etmesi kabul edilemezdi.

    peki neden bu entry'i yazdım?

    az önce bir inci sözlük yazarı aracılığı ile resmi mail'den suç duyurusu iletildi. ip'nin bulunması, belçika server'lı sitenin şikayet edilmesi bile söz konusu değilken, tehdite maruz kaldım. tamamen anonym olan ben, kendimi en iyi nerede ifşa ederim diye düşünüp, kendimi bu yazıyı okuyacağını bildiğim şahan'ın başlığına attım.

    en güzel ip, açık adres, kimlik bilgileri burada veriliyor. şahan'a son bir kıyak yapıyorum.

    -------

    an itibariyle de filmin listeden çıkartıldığı haberini alıyorum. imdb'ye mailler atılmaya hazırlanılıyor.

    taban puan 1.9 oldu, filmin puanıda 1.6... tekrardan birazcık oylanıp, 1.9-2 puana yükseltilirse listede yerini alır.
    10 günde imdb'yi hatim ettim, az sakin, telaşa mahal yok.