hesabın var mı? giriş yap

  • (bkz: barkın'a o konuda ben de çok kırgınım)

    olum neyin kafasını yaşıyorsunuz ya? tamam ülkemiz bu konuda bir latin ülkeleriyle, iskandinav ülkeriyle yarışamaz belki ama erkekler konusunda da diğer ülkelere çok bir fark attığımız söylenemez. ne kızlar görüyoruz dibimiz düşüyor.* mağara da mı yaşıyorsunuz anlamıyorum ki. sokaklarda her şeyin olduğu gibi kadının da güzeli var çirkini var. siz görmek istediğinizi görüyorsunuz bence. bu yaptığınıza algıda seçicilik, seçicilikte kavga çıkarıcılık derler.*

  • pkk bir eylemi yapmışsa erkekçe sahiplenir diyen vekil.

    şimdi dünya kadar örnek verildi de en ortada olanı tekrar hatırlatalım. bu süper vicdanlı, sosyalist vekilin "erkekçe" sahiplenir dediği örgüt polis lojmanı civarında 06 ankara plakalı bir araca kaleşnikof, el bombası ve roketle saldırdı. 4 kızı katletti.

    (bkz: 20 eylül 2011 siirt polis myo'ya roket saldırısı)

    olay ve kurbanlar ortaya çıkınca saldırının pkk tarafından değil, derin devlet, asker vs tarafından yapıldığı yayılmak istendi ama arabaya el bombası atmak isteyen şerefsiz hayvanın elinde patlaması sonucu kalan leşi yüzünden bu yalan bilgi de başarılı olamadı. sonuç olarak olan şuydu;

    (bkz: pkk'nın özür dilemesi)

    dünya kadar asker, polis, memur, köylü katleden örgütün 4 kız için özür dileme sebebi ise kızların "kürt" olmaları ve siyasi isimlerin akrabaları olması, tabi bu doğrulamadan sonra bdp'den gelen açıklamalar da vardı, ama paris"te öldürülen 3 pkk'lı için yapılan açıklamarla yan yana koyunca durum şu oluyor; (bkz: #31691546)

    ve son olarak karayılan'dan gelen "erkekçe" açıklama;
    ---
    siirt’te dört kadının öldürüldüğü olaydan üzüntü duyduklarını eylemin “yanlışlıkla” yapıldığını belirten karayılan, “aynı olayda eylemcilerden erdal adında bir gerilla arkadaşımızın da şehit düştüğü bilgisi vardır. hatta eylem içinde durumu fark ettiği için kendini imha etmiş olma ihtimali vardır. çünkü çok duyarlı, halkı ve ülkesi için her şeyini feda edebilecek değerli bir militandı. bu değerli arkadaşın ailesine ve tüm kürdistan halkına başsağlığı diliyorum” dedi.
    ---

    erdal denilen kişi arabaya el bombası atarken elinde patlayan eleman. yani yaptığı saldırıdan değil, 4 'kürt' kızı katletmesinden o kadar müteesir olmuş ki anında cezasını kendi vermiş. örgüt başından gelen açıklama bu.

    erkekliği gördünüz mü?

    şimdi ssö'i yalamaya devam edebilirsiniz...

    not; (bkz: hdp'nin gezi parkı olaylarını sahiplenmesi)

  • yıl 2011, o zaman lise üçüncü sınıftayım. izlediğim bir filmin sonunda çalan şarkı baya hoşuma gitmişti. o zamanlar shazam falan da yok, google’a kelimeleri yazıp öyle buluyorsun şarkıyı. bunun kelimeleri yazıyorum hiçbir şey çıkmıyor. filmin müziklerinin yapımcısı kim onu aratmak sonradan aklıma geldi. film düşük bütçeli izlanda yapımı bir filmdi, çok bilgi yok hakkında internette. neyse, bir şekilde buldum şarkıyı ve söyleyen adamı. adamın diğer şarkılarına da baktım baya hoşuma gitti. araştırdım adamı, kendi ülkesinde ünlü bir şarkıcıymış. baktım facebook’ta* 4 bin tane falan takipçisi var sadece, oradan mesaj attım. ilginç bir şekilde adam cevap verdi. bir şarkısı için gitar tabları var mı, çalmayı öğrenmek istiyorum dedim. adam tab yok ama müsait olduğumda senin için nasıl çalındığının videosunu çekip atabilirim dedi. tabii şok oldum o an, vay aq dedim. nitekim adam hakikaten attı da iki ay sonra, 15 dakikalık bir video çekmiş nasıl çalındığını gösteriyor falan. ben de adama inanılmaz minnet duydum, bir hediye göndermek istedim. ev adresi yazıyordu profilinde. o adrese kendimce ufak bir hediye gönderdim. sonradan yazıp teşekkür etti, gerek yoktu vs dedi falan.

    ben aradan geçen 12 yılda adamı fazla takip etmedim. geçen baktım bir tane albüm çıkarmış, birkaç tane de farklı projesi olmuş vs. daha da meşhur olmuş. geçenlerde instagram’da görüp bir story atmış, üzerine yazdım, cevap verdi. gönderdiğin hediyeyi hala kullanıyorum dedi fotoğraf falan attı. o kadar sevindim ki. reis yaşlanmış sadece baya, ona üzüldüm biraz.

  • bu nasıl tikky bir baraj ismidir dedim duyduğumda, önce bağdat caddesine yaptılar sandım.

  • üç çeşit kurabiye, yeterince demli çay, 10 sezon friends ve büyük lcd televizyonlardan biri ile dünyada cenneti yaşamanın en güzel yollarından biridir.

  • başlık: otobüsle memlekete gidiyorum.

    entry: otobüste wi-fi yokmuş ben de telefonu modem olarak açtım adına arabanın plakasını yazdım. millet sürekli muavine wi-fi şifresini soruyor adam delirecek az kaldı aq.

  • "merhaba"nın bir soru olmadığını bilmeyen kimselerin aradığı cevaplar. "neden cevap vermedi ki yeaa" diye üzülür sonra bi de bunlar, kıyamam :(

  • son zamanlarda yerli markaların yaptığı saçma fiyat artışıdır. hemen bir iki örnek verelim:

    mevsimlik ceket

    %100 polyester kaban

    mevsimlik bir cekete 900 tl yazabilmiş, kumaşı beş para etmez kabana da aynı şekilde. eyvallah ekonomi, iplik, pamuk her şey çok pahalandı. fakat yerli markalar her zaman zara, bershka gibi markaların 3’te, 4’te biri fiyat olurdu. şu an ise lcw zara ile neredeyse aynı, 200-300 tl oynuyor. online’da yalandan indirim kuponu yollayıp duruyorlar.

    fiyat bindiriminin sebebi belli ama. “nasıl olsa yabancı turistler bu fiyata da alıyor” düşüncesi. o zaman kim takar vatandaşı. kendi insanına bu kadar düşman başka bir ülke gördünüz mü?