hesabın var mı? giriş yap

  • bir fps manyaklığı. takıntı bir yerde. şarjörü illa 30 görecek. 29 olursa öleceğini düşünür. counter'ı çok oynamış kişilerde görülür. tek mermiyle adam öldürmüşlüğü vardır.

  • tam tadında bırakılan eylemdir. metroda da, burada da araya girenler, tadında dayak yemesini sağlamakt hep. demek ki ne kadar duyarlılar. tam tersi olsa, bir akp antipatizanı, akp'liler içerisinde kalsa ve sizin kafanıza sıkacağım diye tehdit etse, muhtemelen hastanelik olur, ya da ölür. gerçek bu.

    helal olsun diyorum.

  • akabindeki 3 4 gün boyunca devam edecek olan sıçamama hadisesinin başlangıcıdır. mecaz falan değil abi, bi şey oluyor sıçamıyorsun. başka yerlerde askerlik yapan arkadaşlara da doğrulattım onlarda sıçamamışlar. biz pasta kesmiştik ersoy sıçtı diye. öncü birlik oldu o bize, sonra hepimiz kahramanca sıçmıştık. ne günlerdi bea.

  • ayrılırkendir çoğu.

    - bir pasta gibi düşün. bir dilimimi veririm sana, yersin, hoşuna gider. bir dilim daha istersin. sonra bütün pastayı kendinin sanarsın. oysa değilim.

    gerizekalı.

  • et pişirme çok da ustalık gerektirmeyen tava. yaklaşın açıklıyorum, döküm tavada et ve et ürünleri pişirme:
    öncelikle döküm tava diğer tavalara göre farklı davranış sergiliyor. üstü kaygan bir yüzey değiş teflon gibi bir kaplaması yok. bizim türkiye'de satılan döküm tavalarda paslanmaması için üzerine emaye toz kapalam yapılıyor. bu sayede döküm tencere ve tavaları biz seasoning işlemi yapmadan kullanabiliyoruz ve bulaşık makinesinde de rahatça yıkayabiliyoruz. emaye kapalam olmasaydı demir paslanırdı, bunu önlemek için de seasoning yapıyor ecnebiler. neyse şimdi döküm tava halinden de belli olduğu gibi çalışma mantığı büyük kütleye eşit sıcaklık dağılımı yapmak. bu nedenle bu büyük kütlenin önce belli bir sıcaklığa erişmesi gerekiyor. evde sizin ocağı bilmiyorum ama ikili wok gözü oluyor. eğer onda yapılacak ise minimumdan bir tık fazlası açılacak, diğer ocak gözlerinde ise ( gazlı ocak, indüksiyon veya elektrikli değil) full açacaksın. bu ocağa açtığın miktar hiçbir zaman değişmeyecek. hiç ateşi kısmayacaksın veya arttırmayacaksın. yemeğin pişip üstündekileri aldıktan sonraya kadar hep aynı ateş miktarında ısınıp, pişip bitecek. şimdi bu tavanın ön ısınması için belirttiğim ocak derecesinde en az 10 dakika boş halde beklemesi lazım. 9 veya 9.5 bile değil en az 10 dakika. 10 dakikadan sonra pişireceğin malzemeyi direkt tavaya koyuyorsun. eğer koyduğun malzeme yamuk kondu, ters bir yerine istediğin gibi olmadı ise ilk koyar koymaz elleme. biraz sonra düzeltirsin ama koyunca belli süre oynatma. tava 10 dakika ısındığı için üstüne koyacağın köfte yapışmayacak. 10 dakikadan az olsaydı çok fena yapışır. kazıyarak falan zor çıkıyor. ama nedense 10 dakika sonra hiç gram yapışmıyor.
    şimdi köfte koyduğumuzu farz edelim. köfteyi koydun ısıtılmış tavaya. ne koyarsan koy döküm tavada çok fazla duman çıkacak. etin veya köftenin yağı belli süre sonra duman yapıyor. o yüzden davlumbazın veya aspiratörün en yüksek derecesinde köfteyi koyar koymaz hemen aç . varsa mutfaktaki pencereleri de aç. şimdi köfteleri koydun ve llemeden bekle . yaklaşık 5-7 dakika sonra tahta veya plastik ( plastik dediğim silikon veya polikarbonat ) spatula ile köftenin altına bak. istediğin gibi olduysa hepsini çevir. alttan hafif itince zaten yapışmadığı için kalkacak köfteler. öteki taraf çevirmen bitince 3-5 dakika sonra kontrol et. bu yüzey daha çabuk pişiyor. daha tam pişmedi ise biraz daha bekle ve en son istediğin gibi olunca köfteleri al tavadan ve ocağı kapat.

    köfteleri afiyetle yedin ve geldi bu tavayı nasıl temizleyeceğine. iki seçenek var. ya elde ya da bulaşık makinesi yapacaksın. elde bir işlem yapman lazım çünkü bulaşık makinesi bu kalan şeylerin hepsini çıkaramaz. tava hala sıcak ve içinde biriken yağlar sıvı ise ve dökülebiliyorsa lavaboya dök. donmuş ise ocağı yak ve çok az ısıt sıvılaşıncaya kadar. sıvı olunca yağı dök ve tavanın içine su doldur çeşmeden . tüm yüzeyi kapla ve az biraz yarım santimetre kadar falan su doldur tavaya. şimdi bu tavada su kaynatacağız. bu su koyduğun tavayı yine ocağa koy ve ocağı sonuna kadar aç. bu sefer wok tava kısmını kullanıyorsan onu da açabilirsin sonuna kadar çünkü artık amaç bir an önce suyu kaynatmak. su kaynadıkça köpürecek ve tavaya yapışmış yağlar birer birer suyun üstüne çıkacak. 4-5 dakika falan kaynasın. sonra tavayı ocaktan alıp bu kaynamış suyu lavaboya dök. çeşmenin altında tavayı tut ve tavayı iyice soğut. bir bezin üstüne soğuttuğun tavayı koy ve tavanın içine sıvı bulaşık deterjanından biraz dök. kağıt havlu kopar 2 parça ve biraz ıslatıp döküm tavanın içini deterjanı da yayarak iyice sil , bastır ve döküm tavanın kanallarının arasına falan gir. kağıt havlu dedim çünkü bulaşık süngeri ile yaparsan sünger sisiyah olur, bir de onu temizlemekle uğraşırsın. tavayı sildin şimdi suya tut içindekileri dök. şimdi tava epey temizlendi. ama %100 değil. bu halde bulaşık makinesine koyabilirsin veya elde yıkayacaksan bu sefer bulaşık süngeri ile arkasındaki yeşik sert yüzeyi ile bulaşık deterjanını damlatıp iyice köpürttükten sonra bastıta bastıra tavayı iyice temizle ve durula. elde temizlik böyle. makineye attıysan zaten gerek yok makine yıkar.
    bir de en önemli şeyi unutmuşum tavanın sapı en az ortası kadar sıcak oluyor. sakın tava sıcakken sapından direkt tutma!!!. kalın mutfak eldiveni veya kalın bir bezle tutarsın. o sap öyle bir sıcak ki anında elini yakar fena.

  • "eğer dalaverecilerin oyuncağı ve soytarıların maskarası olmak istemiyorsak, ilk kural içine kapanık ve ulaşılmaz olmaktır."

  • kendisi şunları söylemiştir;

    "bugün tayyip erdoğan gidiyor hülya avşar'la görüşüyor. kardeşim sen magazin muhabiri misin? senin hülya avşar'la ne işin var? gel benimle görüş. biraz yüreğin varsa gel benimle görüş. öyle üç bin beş yüz korumayla otobüsün üstünden üfürmeye benzemez. ben on beş gündür sokaktayım. gelsin benimle görüşsün. biraz yüreği varsa... buradan söylüyorum; gelsin benimle görüşsün! gaz kapsülleri cebimde. benim arkadaşım, gaz kapsülüne vole atmış adam, daha yere inmeden. biz böyle çocuklarla direniyoruz. ben tayyip erdoğan'a ne derdim onunla görüşseydim biliyor musun? 'önce delikanlı ol' derdim. neden delikanlı ol derdim biliyor musun? delikanlı adam yalan söylemez. yalan söylüyor. delikanlı adam yalan söyler mi? yakışır mı lan senin kasımpaşalı olmana? gel burada görüşelim. ben onunla konuşurum her zaman. ama görüşemez ki, yüreği yok. yüreği varsa gelsin benimle görüşsün."

  • üzerine verici yerleştirip uzay mekiğinden boşluğa bırakıldığında cevabı bulacağını sanan yazarları göstermiştir bize.. uzaya, aslan belgeseli muamelesi yapmak böyle bir şey olsa gerek..

  • patiswiss yönetim kurulu başkani aynen şöyle bitirmiş yazısını;
    "avukatlarımız iletişime geçecektir sizinle ama ben kendi işimi kendim çözmeyi severim.."
    tetikçi tutup vurduracak veya kendi bulup bir şeyler yapacak heralde.
    fabrikaları ankara ostimde, yönetim kurulu binası çinçin mahallesinde

  • onlarca kişinin öldüğü trafik kazalarında bile firma ismini sansürleyen, en ufak bir ipucu vermeyen malum medyanın bu olayda sergilediği ekstra afişe çabası akıl sahipleri için ibretlerle doludur.

  • hani bir sorsalar;

    - sence fetö mü yoksa ibrahim tatlises mi ortadan kaldirilsa turkiye daha yasanilir bir memleket olur?

    diye,

    karar vermeden önce saçımı başımı yolarım. o kadar nefret ettigim bir karakteri var.