hesabın var mı? giriş yap

  • ermeni kimliğiyle öne çıkan ve propaganda yapan grubun, ermenistan topraklarındaki ilk konseridir.

    kendilerinin ilk albümü 1998'de çıkmıştır. demo dönemlerini falan saymıyorum.
    17 senede asıl vatanlarının anca akıllarına gelmesi ayrı ironiktir.

  • bu konuyla ilgili toplumunuzda kafa karışıklığı var. bu da normal. teknik bir konu. ancak iletişim çağında yaşadığımız için bu kayıtların delil olup olamayacağı konusunda ufak bir bilgi vermekte fayda var. kutsal bilgi kaynağımız ekşi sözlükün bu gibi şeylere ihtiayacı var diye düşünüyorum.
    öncelikle kural, telefon kayıtlarının delil olabilmesi 5271 sayılı cmk'nın 135'inci maddesindeki şartlarla mümkündür. burada özetle der ki belirli suçlarda (bunlar katalog suçlar diye adlandırılır) sulh ceza hakiminin kararı ile iletişim kayda alınabilir. ceza soruşturmasında ses kayıtları bu şartlarda delil olur.
    bunun dışında ses kaydı yapmak 5237 sayılı tck'nın 133'üncü maddesinde yer alan kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması suçunu oluşturur.
    çoğu olayda şu gibi durumlarla karşılaşılır a şahsı ile b şahsı yapmış olduğu telefon görüşmesini karşısındakine söylemeden kayıt eder ve burada tehdit, hakaret veya özel hukuka ilişkin (mesela alacak verecek) bir meselede delil elde ettiğini sanıp koşarak savcılığa veya mahkemye gelir.
    bu gibi durumlar sıklıkla dosyalara konu olduğu ve bunun suç mu olduğu yoksa bu kaydın delil vasfına haiz olduğu mu husus tartışılmıştır.
    yargıtay ceza genel kurulunun 2012/5-1270 e. 2013/248 k. 21.05.2013 tarihli kararında "...kişinin kendisine karşı işlenmekte olan bir suçla ilgili olarak, bir daha kanıt elde etme imkanının bulunmamadığı ve yetkili makamlara başvurma imkanının olmadığı ani gelişen durumlarda, karşı tarafla yaptığı konuşmaları kayda alması halinin hukuka uygun olduğunun kabulü zorunludur...katılanın sanıklar ile aynı ortamda ve telefonda yaptığı görüşmeleri cep telefonuna kayıt etmek suretiyle elde ettiği kayıtların, 5271 sayılı cyy'nin 135. maddesi kapsamında değerlendirilmesi, bu bağlamda hakim kararı olmadığından bahisle hukuka aykırı kabul edilmesi olanaklı olmayıp, rüşvet istemek suretiyle sanıklar tarafından kendisine karşı işlendiğini iddia ettiği suçla ilgili olarak, bir daha delil elde etme olanağı bulunmayan kanıtların yetkili makamlara sunulmak amacıyla toplandığını, dolayısıyla hukuka uygun olduğunun kabulü gerekmektedir..." şeklindeki tespitler önemlidir.
    şimdi örnek vermek gerekirse mesela "benim telefonumda bir program var tüm konuşmaları kaydediyor, x ile konuşmamı da kaydettim buyrun delil" dediğinizde yargıtay kriterlerine girmiyor bu durum. çünkü yargıtay diyor ki ani gelişen durumlarda, başka türlü delil elde etme olanağı yoksa ve sen bu kayıtları yetkili makamlara sunmak için topluyorsan bu delil olur. ama örnek olaydaki durum ne ? kendisiyle görüşen herkesi ve herşeyi kaydetmek. bu amaçla yapılan kayıt delil olma vasfına haiz olmadığı gibi tcknın 133'üncu maddesindeki suça girer.
    mesela yargıtay kararına ilişkin bir örnek verirsek siz birisiyle telefona konuşurken size hakaret etmeye başladı peş peşe siz bu durumda telefonunuzn kayıt tuşuna bastığınızda bunu yetkili makamlara sunduğunuzda bu delil olur. veya sizi sürekli ölümle tehdit eden biri sizi telefonda aradı ve siz yine aynı şekilde sizi tehdit edeceğini kuvvetle muhtemel görüp konuşmayı kaydedip savcılığa sunmanız durumunda şahsi görüşüm yargıtayın kararı doğrultusunda bu delil olur.
    bu karardaki kriterler yoksa yapılan kaydın suç olduğunu unutmayın.

  • - ticaret yollarının değişmesi
    - kapitülasyonlar
    - basiretsiz yönetim
    - milliyetçilik akımları
    - sanayileşme
    - dış borçlanma

    ve tabii ki

    - tımar sisteminin bozulması

    edit: agy arkadaşımız kuzey'deki panslavizm politikasının da etkili olduğunu iletti.

    rusların sıcak denizlere inmek istemesinin de etkisi olabilir tabii.

  • şuna itiraz eden polisin zekası olsa, "ulan ben kimlik göstermeden polisim diyerek geçebiliyor olsam, bunu herkes yapabilir, böyle saçmalık mı olur" diye düşünür. kimlik göstermenin ayıp bir şey değil aksine toplum güvenliği için şart olduğunu bilir..

    eğer altında başka bir olay yoksa, bu şekliyle polis şunu istemiş oluyor, "sivil de olsam, üniformalı da fark etmez, ben polisim diyorsam inanmak zorundasın! neden bilmiyorum ama inanmak zorundasın işte?!".

    ne bu şimdi?!

  • simdi bu yabanci kurali bugun aciklandi ya bu konu hakkinda konusmalar soyle olacaktir:

    ertem: tff'nin yeni kuralina gore 14+14 kisi olacaktir. boyle bir kuralin cikmasina yardimci olan cumhurbaskanimiza, basbakanimiza, spor bakanimiza saygilarimizi gonderiyoruz.

    rok: aynen. eski turkiye yoooookkkkkkk artik. bu kohnemis kurallar eski turkiye'de kaldi.

    sinan engin: simdi erto bu yabanci kurali ne oldu tam olarak simdi?

    ertem: 28 kisilik kadroda 14 yabanci olabilecek 11 yabanci ayni anda sahada olacak.

    sinan engin: simdi bu kural. neyse ben ondan bahsetmiyorum bahsettigim baska bir sey benim. turk milli takiminda oynatabiliyor musum bu yabancilari? onemli olan o.

    abdulkerim: 11 yabanci ayni anda oynayabiliyormuymus? ben anlamadim simdi ahmet hocam'a katiliyorum. gerci konusmadi hala ama katiliyorum.

    ahmet cakar: beyler bitti mi?

  • -başbakanım ne tarafa yatırıyorsunuz?
    +sağa. soldan ne zaman hayır gelmiş ki? bu arada kemal bey de istifa etsin.

  • türk televizyonlarının unutulmak istenen ama unutulamayan adamı savaş ay production gururla sunar,

    bir kaç ay önce atv ana haber'in "savaş ay oradaydı" adlı bölümünde savaş ay'ın narkotik ekibiyle terör bağlantılı bir şebekeye baskın yapmaya gitmesi, polislerin kapıyı kırmalarını ve savaş ay'la birlikte içeriye girmelerinin kameraman tarafından evin içinden görüntülenmesi..

  • böyle bir ülkenin vatandaşı olmaktan utanma sebebidir. bir arkadaşın facebook hesabından paylaştığı mesajı buraya alıyorum.

    "ben çok fazla sinir krizinin eşiğine gelmem. ancak bazen bu ülke öfkemi nereye koyacağımı şaşırtıyor! biz geçen sene(ben tema'dayken) 12 bilim insanıyla bir rapor hazırladık. konya kapalı havzadır, linyit madeni yaparsanız yer altı suyu basar dedik. enerji bakanı uyarılarınıza teşekkür ederiz dedi. yetkililer geldi, dinledi teşekkür etti. bundan 3 ay önce karaman ermenek'teki madende göçük oldu. 1 işçi hayatını kaybetti. göçüğün sebebi duvarlardaki basınçtı. yani büyük kazanın sinyaliydi, basın açıklaması yaptık. şimdi kimse bana çıkıp, karaman'da maden kazası oldu demesin. ben olanca sıradan vatandaş halimle kazanın geleceğini bu kadar önceden biliyorduysam; en azından benim konuştuğum tüm yetkililer de biliyordu! karaman'daki açık seçik: #kazadegilcinayet ! aha da tema'nın raporunu buraya koyuyorum; yapılması planlanan linyit madeni ve termik santral de budur! bundan sonraki tüm cinayetlerden sesini çıkarmayan yetkililer kadar, bu rapora rağmen kaza diyen sizleri de sorumlu bilirim!!"

    http://www.tema.org.tr/… santral rapor a5 baski.pdf

  • -ahmet amca 54 yaşında, 2 evi ve 1 dükk...

    öhöm pardon;

    -kuzey ışıkları; bu soğuk ve karanlık geceyi, etrafa saçtığı renk cümbüşüyle adeta ısıtıyor ve aydınlatıyordu...

    izliyoz olum ne var.