hesabın var mı? giriş yap

  • filmi izlediğinizde, uyarlandığı hikayenin yazarı robert a. heinlein'ı da takdir etmeyi unutmayın. adam 1958 yılında neler yazmış sen 2014'te filmini izleyip şaşırıyorsun.

  • doğru bir harekettir.
    ancak samimi değildir.

    bu bakanlardan aynı hareketi
    çocuk gelinler,
    çocuk tecavüzleri,
    çocuklara fuhuş yaptırılması ve
    kasabanın ileri gelenlerince çocuklara topluca ve sırayla iğfal ayinleri konularında da gerekenleri yapmalarını bekleriz.
    yapmadıkları sürece samimi gelmeyecektir.

    zîra bu zihniyetin en önemli sorunu ve hedefi esasen alkollü içki !
    yoksa 16 yaşındaki kız iğfal, istismar, tecavüz edilmiş, zerre zikinde olmaz.

    edit: neymiş ? zerrece samimî değillermiş kardeşim. çünkü çocukları koynuna alanları yasa ile suçsuz kılacaklar.

  • cidden acayiptir. adamın neden dokunduğu meçhul kapağın açılacağını da bilemez dokunan kişi. gerçekten son zamanlarda izlediğim en ilginç video.

  • abd'de olsa "murder & armed robbery 80 years " şeklinde ceza alıp bir daha gün yüzü göremeyecek barbarlar türk hukuk sistemi sayesinde 3 yıl sonra aynen devamke şeklinde takılıyor.

  • bir kadin ve bir erkek cayirda yurumektedir. erkek ciceklerin ustune basar;

    - aay mukerrem, basmasana ciceklere! onlar da canli...
    - ohoo.. hersey de canli mina koyayim... yok kopegi kirma mukerrem, yok kusu dovme mukerrem...
    - kusu mu dovdun?
    - e, ucuyo...

  • adamın biri bir gün psikolağa gitmiş. başlamış derdini anlatmaya: "geceleri uyuyamiyorum efendim, sürekli yatağın altında biri varmış gibi geliyor. yatağın altına iniyorum bu seferde sanki yatağın üzerinde birileri varmış gibi geliyor."

    doktor "altı aylik bir çalisma sonucu bu sorunu hallederiz." demiş.

    adam: peki vizite ücreti ne kadar ?

    doktor: seans başı 50 dolar haftada üç seans.

    tabi adamin gidis o gidiş. doktor bir kaç ay sonra sokakta hastaya rastlamis gicik bir şekilde gülerek ;
    - ne oldu hastalıktan kurtulabildin mi?

    adam da gülerek;
    - evet hemde bir şişe şaraba hallettim.

    doktor çok sasirmis ;
    - nasıl yani ?
    adam: sizden çıktıktan sonra birahaneye ugradim, birami içerken yanımdaki berduşla dertleştik, ona bir şişe şarap ısmarladım o da bana karyolanın bacaklarını kesmemi tavsiye etti!

  • ülke çapında çok satılmaya başlayan ve "telefon rehberi" biçiminde basılan ilk mangalar shounen kitlesine yönelikti. bugün shounen manga hala en büyük pazar payına sahiptir. çoğu shounen dergisi haftalık "telefon rehberleri" biçiminde satılır. bazı yetişkinler ve genç kızlar da sadık shounen manga okuyucularıdırlar.

    özellikleriyle birlikte bazı önemli shounen mangalar shounen jump (herkes okuyabilir), shounen sunday (kent içinde yaşayanlara göre), shounen magazine (spor ağırlıklı, ayrıca japonya'da en uzun süredir basımı yapılan manga dergisi), shounen champion (maçolara göre) ve shounen captain'dır (otakular için). bunlardan en çok satanı shounen jump'tır. her hafta yaklaşık yedi milyon insan tarafından okunan 450 sayfa haftalık dergi japonya'nın en çok okunan mangası olmuştur. günümüzde shounen jump'ın en yeni japonca sayıları dünyanın dört bir yanındaki çin mahallelerinde bile bulunabilir. shounen jump'ın başarısı aksiyon, dram ve heyecanı bağımlılık yapan uzun dizilerde birleştirebilmesinin sonucudur. bütün mangaları üç önemli bileşeni içerir "doryoku, yuujou, shouri" (“çaba”, “dostluk”, “galibiyet”). bu yöntem bazı diğer dergilerce de denenmiş, ama başarısız olmuştur. bu yöntemi aşırıya kaçıranlar da olmuştur. shounen jump’ın mangaları çok uzatmak ve en çetin manga-ka’ların bile yaratıcılık ve özgürlüklerini tüketmekte kötü bir ünü vardır. shounen jump öncü konumunu yıllardır korumuş olsa da pazardaki payı son zamanlarda düşmeye başlamıştır.

  • aman sömürmediğiniz duygu kalmasın, dibini sıyırın iyice her duygunun.

    barış akarsu türk rock müzik tarihinde en büyük izi ölümüyle bırakmıştır. kimsenin anısını, hatırasını incitmek istemem, hatta kendisinin sahnede canlı izlemiş biri olarak iyi bir sahne performansı olduğunu da rahatlıkla söyleyebilirim ama barış akarsu bu kadardır. filmi yapılacak biri değildir. adı her aklımıza geldiğinde genç yaştaki trajik kaybını hüzünle hatırlar, bir iki güzel yorumunu özlemle anımsarız, hepsi o kadar. asıl saygısızlık bu yazdığım değil, insanların duygularını sömürmek için bu ölümden bir hikaye yaratmaya kalkmaktır.

  • çok sevgili hükümetimiz sayesinde artık kimsenin adımını dışarıya atamaması durumudur. gezmeye gitsen git gel en az 150-200tl yakıt parası, dışarıda yedin içtin 500tl'yi bulacak masraf. kısaca ne işimiz var dışarıda en iyisi oturalım evimizde.