ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
jandarmayı çileden çıkartan linççi karadenizli
-
(bkz: laz kürdün deniz görmüş versiyonudur) diye boşuna dememişler.
ramazanda içki içenden ekstra vergi alınsın
-
hala islam ülkesi olduğunu düşünen garip ve boş bir topluluk var burda. kafanıza cidden yazık oğlum bu kadar boş yaşanır mı lan
kayseri ağzı
-
kalleplemek: baştan savma iş yapmak. mesela temel reis'in yeri süpürdükten sonra çıkan zibili çöpe atmak yerine halının altına tepiştirmesi tam bir kalleplemek örneği.
cıncık: cam parçası (aynı zamanda bayram şekerlerine de cama benzedikleri için cıncık şeker (somuruk şeker) denir.)
cilkez: "hakikaten, gerçekten de"
cücük: civciv (civcive aynı zamanda "civci" dendiği de yaygın olarak görülür.)
alağaz: boş konuşan, geveze (alağız iken alağaz biçimine dönüşmüş gibi görünüyor.)
batman: eski ölçü birimlerinden biri. 8 kilo kadardır. kayseri'de kavun karpuzun kilosunun ne kadar olduğu sorulmaz satıcılara. "batmanı na'adar yiğenim?" denir.
yumuş buyurmak/yumuş tutmak: dedeniz sizi tükkana cağara almaya gönderir. yumuş buyurur yani. siz de goparak tükkandan cağarayı alır gelirseniz yumuş tutmuş olursunuz. paranın üstüne konma ihtimaliniz bulunmaktadır.
patlak: bidon. evet bidon demek. örnek kullanım: "fatma bodurumda 5 kiloğluk yağ patlağı var, onu getir de içine doldurak, gop!" (burada 'gop' efektinin 'koş' anlamına geldiğini belirtelim. sizin anladığınız anlamda "koptum yhaa" gibi bir anlama gelmiyor, "hızlı hareket et" anlamında.
çavsık: "çavsık çavsık kokmak" biçiminde, yani zarf olarak kullanılır. çavsık koku neye benzer derseniz, çürük balık kokusunu ya da pastırma yedikten sonra terin ve idrarın kokusunu örnek verebilirim.
marilleşmek: duygulanmak, hüzünlü bir tablo karşısında burnun kızarıp seğirmesiyle ağlama moduna geçmek. ya da bir çocuk babasını uzun bir aranın ardından gördüğünde utanır, babasını kaçamak bakışlarla izler; baba gelip evladına sarıldığında çocuğun kendini ağlamamak için zor tutması durumundaki halet-i ruhiyeyi de tarif eder. (doğrusu annem sürekli kullanır bu lafı; ama internet ortamında böyle bir harf kombinasyonu hiç bir araya gelmemiş.)
gamgayla kaşınmak: gamga odun parçası demekmiş; ama zannediyorum ki kıymıklı odun anlamına geliyor. yani elinizle tuttuğunuz vakit, elinize batıyor ısırgan otu gibi. şimdi bu deyim, çok zor hayat şartları altında yaşayanlar için kullanılır. misal: "anam, gitmiş şukrü'den para istemiş, şukrü'nün neyi var gııı. bir mayış, sekiz baş horanta. gamgaynan gaşınıyor oğlan, şukrü niitsin?"
dembesek: şaşkın, sersem, beceriksiz anlamına gelir. dembeseağ şeklinde telaffuz edilir.
haleşek kovmak: çok gürültü çıkarmak, yaramazlık yapmak anlamına gelir. evin içinde yakalamaca, kovalamaca oynarsanız haleşek kovmuş olursunuz.
fıstığın hacı ahmet: ''senin işin de iş hani'' lafına ikame eder. yani mesela; dışarıda kar var, boran var, yağmur var, çamur var. sen de evde gürül gürül yanan sobanın yanında mis gibi bembeyaz yastık, çarşaf, yorgan üçlüsünde keyif yapıyorsun. işte öyle bir durumda senin bu halini tanımlamak için ''fıstığın hacı ahmet'' denir. (kesin bir hikayesi vardır, orasını bilmiyorum lakin.)
gıcılamak: sinirlenilen insanın üzerine hücum etmek, karşıdakine zarar vermek için ileri atılmak.
toklamak: #30135052
bir kızla yaratıcı tanışma yöntemleri
-
-afedersiniz hanfendi, burak cem sivrioğlu'nu tanıyor musunuz?
+yooooo
-artık tanıyorsunuz :)))
ölürse ülkenin rahatlayacağı 3 kişi
-
yemin ediyorum aklıma sadece 1 kişi geldi.
galatasaray'ın kek kalıbı satması
-
galatasaray, zamanında dalga geçenlere bir cevap olarak gs storelarda kek kalıbı satışa sundu. çok güzel bir cevap olmuş.
satın almak isteyenler için: http://www.gsstore.org/urundetay.asp?urunid=33899
en güzel türk kadını
-
olm sinem kobal diyen olmuş lan ahahafdsfdfhlfgjö yok serenay sarıkaya anasını satayım
debe editi: (bkz: gezi şehitleri ölümsüzdür)
moral bozukluğuna iyi gelen şeyler
ölen akraba ile selfie çekip paylaşmak
-
(bkz: babanneyle son nefes qeyfi)
küçük kardeşe sen evlatlıksın demek
-
seni hayvanat bahçesinden aldık, maymunsun aslında sen gibi bir hikayeye kardeşi inandırmaktan daha vicdanlı bir harekettir. bir de üzerine "ben seni kafeste gördüm, çok beğendim diye alıp eve getirdik" demiştim ki bana da azıcık minnet duysun. tabii bu hayvansever, vicdan sahibi abla imajım kendisi bağıra bağıra anneme gidip "anne ben maymun muyum?" diye ağlayana kadar sürmüştü.