hesabın var mı? giriş yap

  • benim kardeşim(12) de yatağında osura osura minecraft oynuyor, videoyu gösterdim, tenezzül edip 10 saniye izledikten sonra durdu ve şu çıkarımı yaptı: bu çocuğun dersleri kesin 100dür

    felsefe piri asıl burada eyy çocuk

  • pili bitmis uzaktan kumandali araba gibi. top gelirken farlari yakiyor, on tekerleri oynatiyor ama hareket yok

  • ülkede,
    adalet olmadığı için avukatlığın,
    güvenlik olmadığı için polisliğin,
    habercilik olmadığı için gazeteciliğin,
    eğitim sistemi olmadığı için öğretmenliğin pek bir anlamı kalmadı.
    bilim olmadığı için de mühendislik bitiyor.

    hadi herkes imam olsun.

  • kasılmayın. gidin kahve için. siz para ödeyeceksiniz hizmet ve ürün bekliyorsunuz. onlar size lütufta bulunmuyor. sanki mabede giriyoz.

  • twitter binasına elinde lavabo ile girmesinden belliydi temizlik yapacağı. ama çok hızlı bir başlangıç yapmış

  • bugün 91 yaşında hayatını kaybeden, caz tarihinin en büyük kayıt mühendisi. bir çok efsanenin enstrümanından çıkan sesi ete kemiğe bürüyen adamdı. eşsizdi, emsalsizdi. hiçbir müzik dalında, onun caza verdiği katkıyı o türe katabilen bir stüdyo teknisyeni olmamıştır.

    önce bobby hutcherson, şimdi rvg... herbie hancock ile wayne shorter kendilerine dikkat etsinler. azrail onların tarafta çok dolaşıyor bu sıra.

    bu hafta kaybettiğimiz iki efsanenin birlikte yaptığı çalışmalardan biri: https://www.youtube.com/watch?v=rpoym49g_nw (1966)

  • -eee yetti be dokuz ay dokuz ay kafama kakıp durma gel bakiim buraya
    -indir beni yere derhal
    -olmaz dokuz ay taşıyacam başka türlü susmayacaksın sen

  • didim'de o yazın popüler bir diskosu, tıklım tıklım. "all that'she wants is another baby" türünden eserler icra etmekte dj, içki su gibi akmakta.

    - aaa, bak şu herif şey değil mi ya..
    - izenadır beybi yeeeeee...
    - abi baksana lan, naim süleymanoğlu şu adam.
    - oll det şi vanz, huuuuuuu....
    - başlayayım senin dansına olum, baksana.. koskoca.. ehem, yani küçücük naim süleymanoğlu burnumuzun dibinde, ben bi meraba diyeyim. süper bişey.. geliyor musun?
    - şiz gat tımarrov, oğl det şi vaz....
    - iyi takıl sen, geliyom ben...

    (15 saniye sonrası)

    - haydaa gittim herife, naim abi dedim meraba. değilmiş naim. bi de korumayla geziyo düdük. naim değilsen ne koruması, alla alla. koruma da direk gibi. omzumu çürüttü it.
    - nereye kayboldun sen harbiden?
    - anlattım ya bi saat, şurdaki adam, naim süleymanoğlu'na acayip benz..
    - şu bücür mü, halil mutlu değil mi o. vay be, olm gidip meraba desek mi?
    - hass...

  • köklü değişikliklerin olduğu, yeni bir rejim ya da sistemin ihdas edildiği yıla verilen ad.

    year zero, anno zero, jahre null ya da bazen year one olarak adlandırılan bu değişikliler kişiye, ülkeye göre değişebilir. mesela keçiören'den gop'a taşındığım 2019, benim sıfır yılımken ve bu değişiklik benim dışımda kimseye dokunmazken, 751 yılında bir ırmağın kenarında yapılan bir muhabere, koca bir milletin din değiştirmesine vesile olabilen bir sıfır yılına dönüşebiliyor! oluyor böyle şeyler, olmuyor değil...

    hatta bazı durumlarda belli bir kişinin özel yaşamındaki sıfır yılı, o kişinin içinde yaşadığı ülkenin de sıfır yılı addedilebilir. hayır hayır 2019'dan değil, bülent ersoy'un pembe kimliğe geçiş yaptığı 1981'den bahsediyorum. aslına bakarsanız ersoy'un iştigal alanı çerçevesinde 1846, 1981'den çok daha mühimi bir sıfır yılı teşkil ediyor. zira sultan abdülmecid devrinde gözden düştüğünü hissettiği için gücenip soluğu mekke'de alan hammâmîzâde ismâil dede efendi'nin hem bu seyahata çıktığı hem de öldüğü yıl olan 1846, klasik türk musikisinin anno zero'sudur. çünkü bir daha bu musikî belini doğrultamamış ve ortalık "bu dükkan dede efendiylen, baba efendiylen filan dönmez" diyenlere kalmıştır. sakın bana zeki müren demeyin kalbinizi fena kırarım. gerçi kırdım da (bkz: zeki müren'in politik ekonomisi).

    neyse, mevzuyu daha fazla sulandırmadan sıfır yılını makro ölçeğe, ülkeler tarihine çekelim ve kendi ülkemizle başlayalım.

    - türkiye'nin monarşiden cumhuriyete geçişi yılı olan 1923, pekâla da bir tür sıfır yılı addedilebilir. hicriden miladi takvime geçilse de, 1923'ü takvimin sıfır ya da ilk yılı olarak dönüştürmekle -bildiğim kadarıyla- kimse uğraşmamış.

    - halbuki fransızlar monarşiyi yıktıkları 21 eylül 1792'nin bir gün sonrasını, cumhuriyet'in ve de fransız devrim takvimi'nin başlangıcı (vendemiaire) olarak kabul etmekte tereddüt etmemişler.

    - fransızlarınkine benzer bir uygulama, çizme'de yaşanmış. italya'nın sıfır yılı sayılabilecek olan 1922'de gerçekleşen roma'ya yürüyüş'ünün ardından faşistlerin iktidara gelmesiyle faşist dönemin (era fascista) başladığı ilân edilip 1922, faşist takvimin birinci yılı (anno ı) olarak kabul edilmiş ve mussolini'nin öldürüldüğü 1945 (anno xxııı) ile faşist dönem sona ermiş.

    - nazi almanya'sının sıfır yılının hitler'in iktidara geldiği (machtergreifung) ve dolayısıyla da üçüncü reich'ın başladığı tarih olan 30 ocak 1933 olduğu açık. her 30 ocak resmi bayram olarak kutlansa da italyanlar gibi yıllara faşist adlar vermeyi tercih etmemiş naziler. berlin'in düşüşünden bir kaç yıl sonra 1948'de çekilen bir filmin adı ise hayli ilginç: germania anno zero.

    - sıfır yılına ilişkin en kallavi ve de acımasız adımlar kamboçya'da adılmış ve kızıl kmerler'in iktidara geldiği 1975 yılından öncesinin bütünüyle toplumsal hafızadan yok edilmesi arzulanmış. koca bir ülkeye reset atan pol pot, 75 öncesini hatırlatan her şeyi (ülkenin adını, dini, aileyi, özel mülkiyeti, şehirleri, fabrikaları, hastaneleri) ya yasaklamış ya da değiştirmiş. hatta kitap okumaya delalet ettiği için gözlüğü yasaklamış! sıfır yılından itibaren kamboçyalıların adı yeni "neak phnoe", yani yeni insan! abv! izlemesi zor olmakla birlikte "year zero: the silent death of cambodia" adlı belgeseli buraya bırakayım https://youtu.be/wam7smxmu2m