hesabın var mı? giriş yap

  • hiç bir etkisi yoktur. 3.köprünün de bir etkisi olmayacaktır. geçmişe dönün bakın, metrobüs, metro, marmaray, kgs'nin kaldırılması vs. hepsinde trafiğe çözüm diye beklenti oluştu. ama sonuç ortada.

    ne demişler: gelişmiş ülke fakirlerin de araba kullandığı değil, zenginlerin de otobüse bindiği ülkedir.

    edit: sözün sahibi "gustave petro"

    19 aralık 2019 editi: tahmin ettiğim gibi istanbul trafiğinde zerre etkisi yok. navigasyon 4 km yol için 27 dk gösteriyor.

    12 temmuz 2021 editi: dün avrasya tüneli ile yenikapıdan girip üsküdar'dan çıktım. saat 17.30 itibariyle 13 km yol için navigasyon 58 dakika gösterdi. sonuç: 1 saat 5 dakikada ulaştım.

  • ev arkadaşımın odasından hatun sesi geliyordu geçen gece. adamı tanımadığınız için size paranormal gelmeyebilir tabi şimdi.

  • ülkede ne kadar it kopuk, sapık, katil, hırsız, pedofili, tecavüzcü, sadist varsa ipini kopardığı gibi eller cepte islık çalarak ininden çıkmış cirit atıyor. yeni türkiye tam olarak böyle irin dolu bir cehennem çukuru. bunu inkar edenler ise çukurun merkezinde yakaladıklarını içeri çekmek için ağız suyu akıtan gören körler, ve duyan sağırlar.

  • gene iyidir. hatta çok iyidir... ben sms’le terk edilmişim. evet, edilmişim! anlatayım.

    yıllar önce...

    efendim, o ara sevgilim(bkz: tus)a hazırlanıyor, pek görmüyorum. istesem görürüm de, kafa beyin bırakmıyor... düşün, deneme sınavı anlatıyor!

    bir gün dedim ki; “sen sakin sakin çalış, zaten 1 ayın var, ne uyuduğun saat belli, ne uyandığın... konuşmak istedikçe sen beni ara.” (valla pislik yapmıyorum, seviyorum üstelik. ama elini yüzünü yıkayacak hali yok, nerde kalmış birlikte zaman geçirmek.)

    sınava girdi, memleketine gitti... aradım bakmadı... sınav sonuçlarının açıklandığını tesadüfen duydum... bir tuhaflık var! gene aradım, gene bakmadı. o ara benim de gündem yoğunlaştı. oturup da kritik edecek, dertlenecek kadar boş vaktim yok.

    (bak tarihi de unutmam) ekim’in 1’i... gündem durulmuş, aylak bir gün, boş beleş telefon kurcalıyorum. “uf amma da çok reklam sms’i gelmiş.”

    silerken silerken, bir sms serisi!

    bana bir sms’ler yazmış, bir laflar hazırlamış! hoş, lafı hep uzatırdı da, orda daha da uzatınca... başta konuyu da pek anlamadım! destan gibi... geçmişten günümüze! sonra sonra ayıktım, e ben meğerse 2 hafta önce terkedilmişim... terkedilmişim! haberim yok!

    demem o ki; whatsapp bence iyi. bir kere, takibi/farkedilmesi kolay. tamam, terkedilmek hepimize acı da;

    - vatan bilgisayar flash indirimi
    - bonus hesap ekstresi
    **terkedildiğim sms zinciri
    - şen kardeşler halı yıkama kampanyası

    arasında terkedilmek... daha bi acı değil mi kardeşlerim?!

    (edit: mesaj alıyorum, yanlış anlaşılmış. doktor olan ben değilim, o zamanlardaki sevgilim)

  • oglumdur. hatta 40 degil 15 almis. umut dolu, aydinlik gelecek hayalleri vardir. bardagin dolu tarafini goruyordur. tabi babasi ogrendiginde ne olacagini rabbisi bilir.

  • (bkz: aha da ben)

    lisenin son 2 senesini arkadaş olarak geçirdikten sonra üniversite sınavının akabinde sevgili olduk. ayrı şehirlerde 4 sene boyunca sözlükte imkansız olarak görülen uzak mesafe ilişkisini yaşadıktan sonra 3 sene de benim okulu bitirmemi ve stajımı tamamlamamı aynı şehirde bekledik * son 3 senedir de evliyiz. bir de oğlumuz oldu 40 gün önce, ellerinizden öper.

    allah ömür verirse 80 yaşıma kadar da yanında olmak istiyorum eşimin. oluyor yani, olmaz diye bir şey yok. işin sırrına ermek isteyenlere bir yeşil kadar uzaktayım. **

  • kendine yetersizlik duygulari,sosyal baskilanma ve elestirilmeye karsi asiri duyarlilikla belirli bir bozukluktur.
    asiri utangac ve cekingen,begenilmeme dusuncesiyle insanlarin arasina karismaktan cekinen insanlardir.
    bu davranis genellikle genc eriskin doneminde baslar ve degisik kosullar altinda ortaya cikar.

    insanlar icinde huzursuz ve sikilgan olduklarindan yakin iliski gerektiren sosyal ve mesleki etkinliklerden kacinirlar ancak ailesi ve yakin cevresi icinde rahattirlar ve istendigine emin olmadigi surece insan icine girmemeye ozen gosterirler.bu huzursuzlugun nedenlerinden biri toplum icinde uygunsuz bir sey soyleme korkusudur ve genellikle konusmaz hatta toplulukta kendilerini unutturabilirler.bunun sonucu olarak ta kendine guveni azdir ve kendisini cirkin,cekiciligi olmayan ya da beceriksiz biri olarak gorur ve insanlarin da oyle dusundugu kanisindadir.
    elestiriye cok duyarlidir,kucuk bir sozden cok kolay incinebilirler.rutin isleri disindakilere ellerini surmez,yanlis birsey yapma korkusuyla yeni aktivitelerden cekinirler.

    bagimli kisilik bozuklugu ve sizoid kisilik bozuklugu ile birarada goruldugunde depresyon,sosyal fobi gelistirmeye daha yatkindirlar.
    ancak diger kisilik bozukluklarinin aksine hasta durumundan sikayetci ve degismek icin caba sarfeder ve bu yuzden de psikoterapiden cok yarar gorur.

    -sizoid kisilik bozuklugundan farkli olarak sosyal izolasyon vardir ancak hasta insan icine girmek ister fakat sikilganlik ve istenmeme korkusu yuzunden bunu gerceklestiremez.ayrica sizoid bozuklukta hasta elestirilere karsi kayitsizdir.

    sosyal fobi ozellikle yaygin oldugunda cekingen kisilik bozuklugundan ayirt edilemeyebilir.sosyal fobi daha sinirli durumlarda ve baskalarinin gozu hastanin uzerindeyken ortaya cikar.cekingen kisilik daha genel olup baska insanlarla yakin iliskiye girmekten korkar.