ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
8 mart 2015 fenerbahçe galatasaray maçı
-
kayıp malezya uçağı bulunur, biz yine kadıköy galibiyeti göremeyiz.. ömrüm çürüdü ulan..
tebrikler dostlar..
debe editi:
(bkz: als hastası dr.nadir akıncı için yardım kampanyası)
yaran facebook durum güncellemeleri
-
"annem protein tozumu kakao sanıp keke atmış eve bi geldim babaannem bench press yapıyor aq."
muharrem sarıkaya'nın ses teknikerine tokat atması
-
fatih altaylı sen de bu adamı o mevkiide hala tutarsan o tokatın ortağı sayılırsın.
20 şubat 2018 bayern münih beşiktaş maçı
-
- bayern deplasmanı
- 75 dakika 10 kişi
- 5 golle yakayı kurtarmak
- milyonlarca yürek
- tek bir soru
"siz o maçta 8 tane yemeyi nasıl becerdiniz, allah aşkına!?"
münir özkul
-
milletin ölüm haberinin "şunu gömmüştür", "bunu gömmüştür" diye başlığından alınan oyuncu.
bu arada başlığına gelmişken,
adam öğretmeni oynuyor, öğretmen oluyor, ailesine düşkün baba'yı oynuyor, o oluyor. çirkef bir adam oynuyor, "çirkef" oluyor.
büyük şizofren olduğunu düşünüyorum. yoksa bu kadar karakterden karaktere geçiş olmaz.
mesela kenan imirzalıoğlu kendini çok geliştirdi yeaa ya, ulan adam yıllardır miroğlu'nu oynuyor. hangi role geçse miroğlu'nun bıyık bırakmış halinden öteye geçemiyor.
ama münir özkul öylemi. salak milyonerler filminde çoluğu çocuğu olmayan, karısıyla bir evde yaşayan , sahaflarda kitapçı adamı öyle bir oynuyor ki bir an münir'in esas mesleği kitapçılık da, oyunculuğu ek iş yapıyor sanarsın.
bu arada hababam sınıfında kalp krizi geçirdiğinde, yaşar usta ile oda bastığında, aynı yaşar usta bahçede gaz verirken ağlatandır. açar açar izlerim o ormandaki konuşmasını en zor durumumda gaza gelirim.
askerde çay içilen demir bardak
-
mordor dağı'nda dövüldüğü için dünya kaynaklı hiçbir darbeden etkilenmeyen, hiçbir şekilde yamulmayan, bükülmeyen ve sıyrılmayan bardaktır.
the last dance
-
nba tarihi ve michael jordan üstüne doktora yaptığım için ilk iki bölümde de bilgimin olmadığı bir şeyle karşılaşmadım. zaten sözlük rumuzumdan belli. ancak bu demek değil ki, keyif almadım. mesela jordan'ı takip eden kameralardan bazılarının görüntülerini daha önce görmemiştim. hâlbuki bulls ve jordan ile alakalı yazılan ve çekilen her türlü belgeyi okudum, izledim.
basketboldan biraz bile hoşlanan herkes severek izler. zira bulls'un 97-98 sezonu en alengirli sezonu. başından sonuna kadar çekişmeler, eşitsizlikler, sakatlıklar.
bu arada ikinci bölümün başında pippen'ın kazandığı parayla ilgili bir bölüm var. bilgisi olmayan arkadaşlara şöyle söyleyeyim, bulls'ta 97-98 sezonunda jordan 33 milyon dolar kazanırken, pippen 2.75 kazanıyordu. hatta jordan'dan sonra takımın en fazla kazanan oyuncuları 4.5 ile ron harper ve tony kukoc'tu. gerçi pippen sonra houston ve portland'dan kazandığı paralarla yolunu buldu.
ışığı yanan evler
-
prof.dr.saffet solak'ın bir anısı.
“tıp fakültesini yeni bitirmiş,pratisyen hekim olarak ilk görev yaptığım yere,konya’ya bağlı bir beldenin sağlık ocağına gitmiştim.gençtim.bekârdım.
küçük bir beldeydi gittiğim yer.ilk gece bir eve misafir olmuştum.tren istasyonunun hemen yanında bir evdi.akşam yemeğinden sonra çaylarımız gelmiş,sohbetler edilmişti.üzerime yol yorgunluğu,geldiğim yeni yerin yabancılığı vardı.saatler ilerliyor,ağır bir uyku beni içine çekiyordu.ev sahibine bir şey de diyemiyordum.bir müddet daha geçti ; yine bir hareket yoktu.evin en büyüğü olan hacıanneye sıkılarak “anneciğim,sizin buralarda kaçta yatılıyor “ dedim. hacıanne :evladım treni bekliyoruz.az sonra tren gelecek,onu bekliyoruz" dedi.merak ettim,tekrar sordum : " trenden sizin bir yakınınız mı inecek ?" hacıanne :
“ hayır evladım,beklediğimiz trende bir tanıdığımız yok.ancak burası uzak bir yer.trenden buraların yabancısı birileri inebilir.bu saatte,yakınlarda ışığı yanan bir ev bulamazsa,sokakta kalır.buraların yabancısı biri geldiğinde, ışığı yanan bir ev bulsun diye bekliyoruz.”
devamı için : http://www.dersimiz.com/makale/yazi.asp?id=43
düzeltme : devamı için link vermişiz ama yazıyı kaldırmışlar.
fiyatı pahalı gelince mağazada uydurulan yalanlar
-
"ben o kadar para veremem" diyorum.
yalan tabi ki. elbette verebilirim. bok gibi para var.
piston aşağı indi
-
a380'nin güvenlik testlerinde bu hıza ulaşılamadı.
turgut özal'ı barnağından furdukları gün insanlar yere bu kadar hızlı yatamadılar.
gençliğim bile elimden kayıp giderken bu insanlardan daha yavaştı.
ve allah sizi inandırsın türktelekom istediği kadar fiberoptik döşesin bu hıza yetişemez.
3500 metre koşu 25x3 barfiks 250 mekik 50x3 şınav
-
son şınavda genelde takilip her seferinde bastan aliyorum tum döngüyü.
ise gidemiyorum, cocuklar aç, barfiks kemiriyorlar
the strain
-
ithaki yayınlarından ölümcül türadıyla çıkan guillermo del toro ve chuck hogan tarafından yazılan vampir temalı üçleme.
şöyle de güzel bir internet sitesi vardır.
http://www.thestraintrilogy.com/