ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
ra
-
mısırlı bulmaca tanrısı.
yapınca herkes sana bakıyor hissi veren eylem
-
yanlış yöne gittiğini farkettiğinde geri donmeye çalışmak.
havaalanında her şeyin iki kat pahalı olması
-
bu durum jerry seinfeld tarafından şu şekilde betimlenmiştir:
"bence tüm o havaalanı, havayolları kavramı sadece bize 9 dolara ton balıklı sandviç satmak için yapılmış kocaman bir dolap. bence sağlanan o kar, tüm havayolları sektörünü ayakta tutuyor. yani bir düşünün. terminaller, uçaklar hepsi dikkat dağıtmak için, siz de böylece ton balıklı sandviçten yediğiniz kazığı anlamıyorsunuz."
hoşlanılan kızın whatsapp'tan gönderdiği son mesaj
-
"dün gece harikaydı. (kalp)"
şaka şaka uzun zamandır yazmıyordun yine içtin mi sen yazmış.
iki ineğiniz varsa
-
serefsizm - "iki ineğiniz varsa, kuyruklarından birbirine bağlayın"
konfor alanından çıkmaya cesaret edemeyen insan
-
halbuki çıksa, nasıl muazzam bir hayat bekliyor kendisini değil mi sayın koduğumun politik doğrucuları.
edit: halbu ki değil, halbuki. archer05 uyardı sağolsun.
hayvan gibi internet faturası ödemiş kuşak
-
aynı zamanda internete girip telefonda konuşamayandır. hiç bir zaman arkadaşını arayıp "lan haberi gördün mü şu sitede" online halde diyemez. önce bağlantı kesilir sonra arkadaş aranır vs. bu böyle gider. oyunun tam ortasındayken "kapat interneti halangili arıycam" gibi emir kiplerine pek çok kere maruz kalır.
boğaziçi'nde yemek fiyatlarının yüzde 60 artması
-
eğer bugün öğrenciye verilen yemek 15-20 lira değilse, zamanında 1.5 lira da para mı lan demeyip tepki gösteren öğrenciler sayesindedir.
bugün 2.5 lira para mı denir.
yarın 5 lira olur, o da para değildir.
öbür sene 7.5 lira olur, olsun gene de dışarıdan ucuzdur.
diğer sene 10 lira olur, dışarıda da 10 liralık yemek satan yerler vardır ama ne idüğü belli değildir.
diğer sene 15 lira olur, 15 lirası olmayana adam mı denir denir.
öteki sene 25 lira olur beğenmeyen yemesin denir.
ucunu sokturursan kökünü de sokarlar hacu, en baştan hiç sokturmamak lazım.
22 mart 2015 emre belözoğlu'nun bilic'e küfretmesi
-
orası kadıköy olduğu için yaptığı hareket kabul edilebilir(miş).
mal olmanın bu kadarı, ahlaksız adamın ahlaksız destekçileri, fanatizmine sokayım senin...
hayata dair iç burkan detaylar
-
bir teyzenin hasta kocasının canının muz çekmesidir.
az önce annemle birlikte markete gittim. hasta olduğum için yiyebileceğim bazı şeyler vardı onları aldım. kasada bir teyze kasiyer kızla konuşuyordu. "hasta da, canı çekti çok" diyordu.
kasiyer kız da "teyzecim o zaman tuvalet kağıdını bırak, ya da muzu bırak" diyordu.
1 tane muz ve tuvalet kağıdı almış.
1 muz ve tuvalet kağıdı.
elinde 25 kuruş kalmış.
beğenmeyip de yemediğimiz o muzlar var ya. onlardan 1 tane sadece. kocası hastaymış ve canı çekmiş...
alamayacaktı muzunu. ya da tuvalet kağıdını.
ama alabildi. çünkü onun duasını almak bana nasip oldu.
belki senin duan da bana şifa verir teyze? otomatik kapıdan korktun ya teyze, geçemedin ya oradan...
ben eve gelince ağladım biliyor musun?
jelko obradoviç
-
jelko obradoviç: fenerlilere basketbolu sevdiren adam
vitor pereira: fenerlilere basketbolu daha çok sevdiren adam
reaksiyon
-
iki üç kez farklı bölümlerine denk geldim, beş dakikalığına izledim, bana mı hep denk geldi bilmiyorum ama, diyaloglar şunlardan ibaretti:
-devlet söz konusuysa, abisini bile tanımaz.
-o zaman bizi de tanımaz?
-devlet söz konusuysa, tanımasın zaten.
-devletin menfaatleri uyarınca...
-devlet.
-devlet?
-devlet tabi ya.
-devletimisss.
-devlet demiş miydim?