hesabın var mı? giriş yap

  • elleri kıyma makinesine sokmaya yakın sonuçlar doğurabiliyor.
    kuzum ben seni niye atayım aşağı ki?
    nereden girdi aklına bu düşünce?

  • verdiğiniz an ağzını beş karış açık bırakması gereken hediyedir. örnek vermek gerekirse;

    radyo programlarını kayıt edecek bir düzenek kurun. kız arkadaşınız ile beraber dinlediğiniz veya onun çok sevdiği şarkıları listeleyin. burası için kolay kısmı.

    oturun radyo başına geceden. istek çalan radyoları bulun. yerel radyolardan başlayın, ulaşması daha kolay olur. mehmet'ten zeynep'e diye isteyin ve kaydedin. farklı programcılar sizin hediyenizi anons etsin her şarkı başında. doldurun böyle bir cd.

    gerçi bunu en güzel kaset ile yapardınız. onla daha kolay oluyor. olmadı evde kayıt yapan teyp varsa kaset ile yapın kaseti cd'ye çevirtmek 5 lira.

    bonus: buda yapılabilecek bir süpriz. kız arkadaşınız eve film izlemeye gelecek olsun. önce filmi indirin. sonra divxplanetten altyazısını indirin. altyazı dosyasını notepat ile açın. karşınızda konuşmaları göreceksiniz. filmin en uygun olan diyalog sahnesine hayal gücünüzüde kullanarak ona olan sevginizi yazın. al pacino karşısındaki oyuncuya mehmet'in zeynep'i ne kadar sevdiğini falan söylesin.

    muhtemelen o film yarıda kalır.

  • bu işlere biraz merak salınca demleme yöntemlerini bir şekilde öğreniyorsun ama çok konuşulmayan bazı noktalar kaçırılabiliyor.

    mesela, en kaliteli kahveyi en doğru yöntemle demle, kireçli bir çeşme suyuyla iyi kahve içme ihtimalin sıfır. sonuç olarak kahvenin içinde iki tane bileşen var. biri kahve biri de su yani. hatta miktar olarak kahveden daha çok baktığın zaman.* iyice abartıp suyun mg değeri şu kadar olursa daha iyi olur gibi muhabbetlere de giriliyo ama kimya laboratuvarında yaşamıyosanız biraz zor o hesaplara girmek. eli yüzü düzgün bi su alın işte.erikli iyi mesela. erikli ulaş bana.

    kaynama derecesindeki su, kahveyi yakıp birçok aromasının kaybolmasına sebep oluyor. 93°c gibi bir değer verilir bunun için de. türkçesi: kaynat azıcık bekle.

    ben öğütüyo muyum sürekli? hayır. ama (yeni öğütülmüş kahve)+(zaman)= (öyle düz, aromasının çoğunu yitirmiş kahve) diyolla.

    demlediğiniz yöntem ne olursa olsun ya bulaşık deterjanı kokusu ya kağıt kokusu ya metal tadı, bir şeyler karışacak işin içine. o yüzden demlemeden önce her şeyi sıcak suyla bi yıkamak iyi olur. kahvelerde(kıraathane olan) haşlama derler bu işe.*

    başka bir başlık konusu olabilir emin değilim ama kahvenin tadını daha boyutlu bir şekilde almak için soğuk kahveler daha uygun gibi geliyor bana.sıcak demledikten sonra buzlayıp iç bakalım bi noluyo.
    hatta filtre kahve falan yalan, kahvenin en doğru demleme yöntemi cold brew'dur diyesim var ama minik baristalar etrafımda latte art yaparak dans ederken "boş trip tanrısına" kurban ederler beni diye korkuyorum.

    son olarak. allahınız yok mu lan sizin? filtre kahve diye toz haline getirilmiş, kapkara, zıkkım gibi bir şey satıyo çoğu yer. çok kötü olmayan, iyi gibi kahvenin kilosu olmuş 300 lira. çay için bence. şekerli içerseniz tok tutar hem.