ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
ana haber bülteni klişeleri
-
metrekareye aşırı miktarda yağmur düştüğünde klasikleşmiş alt bant
(bkz: x yağmura teslim oldu yollar göle döndü)
sürekli çevrilen cızbız köfte, kesilen döner, dana gulaş, kıyma makinesinde arta kalan çekilmiş kıymaların eldivenli bir el tarafından sıyrıldığı görüntüler eşliğinde
(bkz: et fiyatları el yakıyor)
balık pazarında sulanan balıklar, bağırış çağırış, curcuna, iki balıkçı röportajı, iki müşteri röportajı ve finalde hamsiyle yapılan alakasız bir yemek* * *görüntü enstalasyonundaki alt bant çeşitlemeleri
(bkz: x tl'ye düşen hamsi fakirin sofrasında)
(bkz: hamsi balıkçının yüzünü güldürdü)
(bkz: köftesi lahmacunu döneri derken şimdi de)
(bkz: lodos hamsiyi vurdu)
diyanet'in 4 ayda 3.8 milyar lira harcaması
-
yeni türkiye'de normal olan olay. 7 bakanlıktan daha çok harcamış diyanet. içişleri, dışişleri, enerji ve tabii kaynaklar, kültür ve turizm, sanayi ve teknoloji, çevre ve şehircilik ile ticaret bakanlığı.
bir ülke düşünün, açlıktan insanlar ölürken, diyanet'in yoksulluk fetvası ile millete açlığın sınama olduğunu söylüyor. ama aynı zamandan 7 bakanlıktan daha çok harcıyor.
kaynak.
edit: tahmin ettiğim gibi pınar altuğ'un dansı kadar ilgi göremeyecek bir başlıktır. ne diyeyim ki artık.
edit 2: kaynağı beğenmeyenler olmuş, sabah yazdı da ben mi kaynak olarak koymadım.*
edit 3 : hâlâ personel maaşı diyen var, insan gerçekten hayret ediyor.
üniversite tercihi yapacaklara tavsiyeler
-
yalova üniversitesi'ni yazın. çok sıkılıyorum lan hadi gelin.
yolun açık olsun paşam
-
10 yıldır ekşi sözlüğü takip ediyorum, beni bu kadar dumura uğratan başka bir olay daha olmamıştı. aşk kelebeklerine bak sen ya. sinek öldürür gibi yazar uçuruyorlar, bir de üzerine dalga geçiyorlar.
yazıklar olsun ya gerçekten yazıklar olsun. pişkinlikte akp'yi geçtiniz kanzuk ve saz arkadaşları
bayrampaşa'da palalı saldırganın öldürülmesi
-
bacaktan vurulan nasıl ölüyor yazmış birisi. evet dostum, bacakta zaten atar damar falan yok, bacak sadece deri ve kemikten oluşuyor.
bir insanın ölmesi için alnından bazuka ile vurulması lazım. burada bir komplo kurulmuş.
cahildim dünyanın rengine kandımdaki renk
-
kahperengi
edit:
bilimli ve eğlenceli bir sürü yazı yazdım o kadar (bkz: bilimli entrylerim/@the apple)
denizin dibinden çöp topladım (bkz: turistlerin denizin içine sıçması/@the apple)
ve en çok bunu mu favladınız püh size
1992 yılında cizre nevruzu'nda çekilen video
-
bu videodaki hadiselerin yaşandığı yıllarda arcopal diye bir yemek takımı markası vardı. gazete promosyonlarının, süper, mega kuponların havalarda uçuştuğu yıllardı. bu dediğim tabak, çanak ve kaşık-bıçak takımını yanılmıyorsam milliyet gazetesi veriyordu.
çok uzatmayayım. bu ürünün reklamı televizyonda öylesine etkileyici ve vurucu bir şekilde döndü ki, birçok insan gibi benim ailem de ayaklarına kadar gelen bu büyük fırsata kayıtsız kalamadı. süper kuponu kaçırma hadsizliğini gösterse bile birkaç gün sonraki telafi ultra kuponu reddetme cüreti gösteremedi. tabaklar dünya'nın en kaliteli porseleniydi. ünlü fransız markasıydı. çok kaliteliydi, en iyisiydi, arcopaldi, fransızdı, inanılmaz kaliteliydi, tabaktı, ama harika kaliteliydi.
aldık bunu. annemde halen birkaç tabağı duruyordu son gittiğimde.
bunu benle aynı kuşaktan birkaç kişiye hatırlattım. arcopal diyince hepsi hatırladı. hatta annelerinde de varmış bazısının. sence arcopal nasıl dedim. hepsi güzel abi, kaliteli diye yanıtladı. açık olmak gerekirse aradan geçen 20 seneye karşın bana da halen dünya'nın en kaliteli porselen markası gibi gelir, arcopal. tek referansımız, 20 yıl önce, günlerce ve her program arasında defaatle dönen o reklam filmi.
yazılanları okuyorum, sadece yazılanlar değil, kendime de dönüp bakıyorum. maruz kaldığımız manipülasyon ve şartlandırılmışlık sadece bu bahsettiğim tabak markasından ibaret değil. bu belki en masumu. milliyet bana arcopal konusunda hangi işlemi uyguladıysa, devlet de bize milli güvenlik dersinde aynı işlemi uyguladı. hem de bunu misliyle yaptı, acımadan. çünkü devlet acımaz, medya acımaz. sizi kaçırır, yatağa bağlar, kolunuza zorla eroini zerk eder, defalarca ve defalarca yapar bunu. sonunda kollarınızı çözer. serbest kalırsınız, ancak bu defa da siz uyuşturucu ararsınız.
şu görüntüleri izledikten sonra bile gelip burada milliyetçilik kusuyorsunuz. birçoğunuz gezi direnişini tecrübe ettiğiniz halde yapıyorsunuz hem de. ama gözlerinizin altındaki morluğu, kolunuzun ne hale geldiğini görseniz, neye benzediğinizi bir görseniz yapmazsınız. o yüzden kafanızdaki arcopalleri kırın arkadaşlar, reklamlarda kırılmaz dediklerine bakmayın. kırın.
(bkz: arcopal)
sikayetvar.com'daki ilginç ekşi sözlük şikayeti
-
ekşisözlük'ün blok sitesi olduğunu da öğrendik hamd olsun.
(bkz: sedet kooooş)
recep tayyip erdoğan'ın sessizliği
-
asaletinden değildir.
21 kasım 2015 ışid'in paylaştığı türkiye görseli
yaran facebook durum güncellemeleri
-
"boksörlerin hiçbirinin pantolon giymeyip kemer için dövüşmesi de ayrı bi saçmalık..."