hesabın var mı? giriş yap

  • bazı konularda yön gösterici olmak güzeldir. mesela youtube da bu tarz konularda bi sürü nasıl telafuz ediliri gösteren videolar var.

    ancak siz yol göstermekten ziyade aşağılamaya kalkıyorsunuz. isteyen istediği gibi okur yav. çok bariz bi hata mı yapıyor? instagramı iştagröm falan diyorsa dalga geç ve düzelt o ayrı. instegram diye okunan adam hata yapsa da garip bir şey yapmıyor.

    kulağında nasıl geliyorsa onu söylüyor adam.

    geçen gün whatsapp ceosu jan koum ile yapılan bi söyleşiyi izledim. söyleşiyi yapan adam whatsep olarak telafuz ederken programı yaratan adam whatsap diyordu sürekli. programı yaratan adam olan jan koum bile kardeşim ne biçim telafuz ediyorsun hıyar, doğrusu whatsap demedi. yani.

    bu kadar kompleksli olmayın gençler. dünyada yabancı dil telafuzu üstüne birbirini bizim kadar aşağılayan bi toplum bence yok. kesinlikle yok. sizin yüzünüzden koca bi toplum ingilizce cahili olarak yetişti. insanlar konuşmaya korkuyor aman biri dalga geçicek diye. konuşamadıkça da ingilizce ogrenemiyorlar, köreliyor.

    abdde kaç sene yaşadım. çoğu kelimenin telafuzu mahalleden mahalleye bile değişiyor. takılmayın bu kadar.

  • suudi arabistan'da din adamlarının verdiği yaran bir fetva.

    şu an üzülüp yerime oturdum, az sonra yola çıkacaktım :(

    dünyayı mars'a mı taşısak lan müslümanlar da burada kalsın.

    kesin kıbleyi bulamayız diye çıkmıştır yasak.

  • cumhurbaşkanı başdanışmanı ve ekonomi politikaları üyesi yiğit bulut artan gıda fiyatlarına muhteşem bir çözüm önerisi getirdi. yiğit, vatandaşların tüketimi keserek gıda fiyatlarını düşürebileceğini dile getirdi. tek kelimeyle dahiyane bir çözüm. bizim hiç aklımıza gelmemişti.

    kaynak

  • birkaç yıldır devam eden şiddet suçlamalarının tamamından mahkeme kararı ile aklanmıştır.

    geçtiğimiz günlerde mahkeme sonuçları internete sızdı (30 sayfalık döküman). belgelerde açıkça esas şiddet uygulayananın amber heard olduğu, kendisini "kurban" olarak gösterirken kocasına şiddet uyguladığı ve onu suçlamak için yalan beyanda bulunduğu yazıyor. heard'ün kanıt olarak sunduğu görsellerin sahte olduğu ve depp'in yaptığını iddia ettiği şeyleri aslında kendi yaptığı ortada.

    karşılık olarak depp, heard'e 50 milyon dolarlık tazminat davası açıyor. esasında bu durumda az bile kalır. bu olaylarla birlikte heard depp'e karşı öyle linç kampanyası başlattı ki adamın adı lekelendi. birçok iş teklifinden oldu, filmleri boykot edildi. disney'den kovuldu. depp yerin dibine sokulurken, "kurban" amber heard sosyal medyada sempati ve fan topladı. #metoo hareketinin tüm popülaritesini sömürdü ve şiddete karşı "duruşu" yüzünden bir tür kahramana dönüştü.

    sosyal medyada şu an depp'e karşı nefret biraz azalırken amber heard'e kimse bir şey demiyor. kadın linç edilmiyor ya da nefret mesajları almıyor.

    depp'in davasını kazanmasını istiyorum. sadece haklı olduğundan ya da gerçekten zarara uğradığından değil, depp sayesinde ismini daha geniş kitlelere duyuran amber heard'ün yalancılığının cezalandırılması gerektiği ve gerçekten tacize uğrayıp sesini duyurmaya çalışan kadınların davalarına leke sürdüğü için. heard'ün bu iğrenç oyunu sadece depp'e zarar vermedi. davasında haklı olup insanları inandıramayan kadınlara da zarar verdi.

  • cumhurbaşkanı recep tayyip erdoğan konuşmasında, "merkel 25 milyon euro vereceğini söyledi." diyor.
    berat albayrak'ın gülüşüne ve yanındaki eski tbmm başkanı ismail kahraman'ın el hareketine dikkat edin, ne anlamalıyız bu hareketten? neler oluyor son günlerde?
    ben kendimi tutup bu zamana kadar ne entry ne de tweet attım, haddim değildir dedim. ama bu olanlar, şu el hareketi... kalbim kırılıyor bu ülkeye.
    ilgili video

    unutmuş olabiliriz diye 17-25 aralık tapeleri

    edit: link güncellemesi

  • pidecinin vizyonuna helal olsun, iyi butce ayirmis. bildigin kisa film cekmis adamlar. efektler de guzel.

    yalniz o pide duz duvara tirmandirmaz, seker komasina sokar benden soylemesi.

  • kutsal kitaplarda sembolize edilmiş öyküleştirmeler barındıran dizi.
    --- 4x1 ---

    saligia'nın s'si olan ve satan*'ın en sevdiği büyük günah kibir işlenmekte bu bölüm. satan ile karşılaşması arabayı satan ilkkan'ın başına gelmektedir.

    sürekli övülmekte, kibirlendikçe satan ile yakınlaşmakta, dönüşmekte hatta aralarına katılmak üzere olmaktadır. ilkkan ersoy ve yılmaz'a “hayatınızda benim gibi gibi var diye yerlere kapanıp dualar edeceğinize” derken o meşhur tanrı-insan-satan ilk kavgası hikayesine atıfta bulunmaktadır.

    bu musallat olan tayfa da -ki yılmaz ilkkan ile yatak odasında konuşurken tam olarak bu kelimeyi söyler “sana çok fena musallat oldular”- önce 1 kişi olarak başlayıp 2-3-4 diye gider ve nihayetinde bir sürü bireyden oluşan aynı şekilde davranan grubun keşfi ile sürer. bu da kitab-ı mukaddeste kendini tanıtırken “we are legion” diyerek sürüden bahseden satanın hikayesini görselleştirmiştir.

    “biz bunu bir grup yavşak arkadaş grubu zannediyoruz, değil, değil.” - yılmaz

    legion'u yendikten sonra aynada hiçbiri yoktur sadece 3 arkadaşın yansımaya vurduğu görülür. ve şu cümle ile perde aralanır:

    “gidiyoruz ilkkan'ım, gerçeklere gidiyoruz”

    şimdi ilginç bir noktadan söz edelim. yılmaz ve ersoy şehir merkezinde kapısı bile olmayan brandadan bir sokak arası meydana girdi, bir alt kattan kurtardıkları arkadaşlarını battaniyeye sarıp çıktı ve bir anda açık gökkubbenin altında pastoral düzeyde kırsal bir çayırda yürür oldular. bu nedensiz değildi:

    solda ağaç var sağda otlayan bir hayvan. ağaç yine son kez değineceğimiz kutsal kitaptaki “iyi ile kötünün bilgisi ağacı”, ağaç tarafının uzaklarından gelip hayvana doğru yürüyen bu 3 insan, yalın gerçekliğin sadece doğa ile doğallık ile yakalanabileceğini anlamıştır belki. kibirsiz, ego kavramı olmadan olanı ile yaşayan hayvanlar ve her şeyi kendi yorumuyla tanımladığını ve bildiğini sanan insan olanlar. gerçeklere gidildi.

    son olarak bu sahne arkaplanında verilen soundtrackın yaratıcısı samuel karl bohn'a teşekkür ederim. kulağımızın pası silindi.

    bunların hepsi böyle olabilir ya da olmayabilir ben olaya böyle baktım diyelim. sevgiler.

    --- 4x1 ---