ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
sütyensiz dışarı çıkma modası
-
erkek bir bireyin sütyen takmamasıyla ilgili şakası da geldiyse bu akım misyonunu tamamlamış demektir.
artarak devam etmesini umduğum bütün dünyaya yayılmasını dilediğim moda.
kız isteme söz nişan nikah düğün
genç annelerdeki bebeğime dokunma şımarıklığı
-
bekar bir erkek olarak haklı bulduğum kadınlardır.
mk kim neye dayanarak pis elleriyle benim bebemi elliyor.
bunun tenhada sikini kaşıyanı, burnunu karıştıranı var.
kimseyi bebemin yanına hayatta sokmam lan.
edit: başlık başa kalmış.
yaran facebook durum güncellemeleri
-
10 dizi izleyen arkadaşım var.. 7'sini bu sezondan alıyor 3 tanesi alttan. 11.diziye kredisi yetmiyormuş.
2016 turizm krizi
-
bu başlık altında bazı yazarlar var, adamlar gitmişler kemer'e alanya'ya yapmışlar tatillerini, %50 boştu şuydu buydu diyip ondan sonra başlıyor su veren itfaiyenin demeye. su veren itfaiye sensin kardeş, haberin olsun.
edit: (bkz: minik ilayda'ya yardım kampanyası)
planescape torment
-
tek cümlelik bir tanım ile, gelmiş geçmiş en güzel oyundur planescape : torment.
kendi tanımı ile "hafızasını kaybetmiş, ölümsüz bir adam"ın ana karakter olduğu, hikaye ve diyalogların nakış gibi işlendiği, npc'lerin çoğu oyundaki pc'lerden daha detaylı anlatıldığı, oyun yapmaya kalkışan çoğu zevzeğe ders olarak okutulması gereken bir oyundur. "bilgisayar oyunu" tanımlamasının basit bir eğlence unsurundan bir sanat eserine doğru attığı büyük bir adımdır. bir sanat eseridir.
muhtemelen söylediğim şeyleri hiç tekrarlamadan günler boyunca övebilirim bu oyunu. bu övgülerin çoğu da yapılmış başka oyunların sahip olduğu özelliklerden farklı olmayacaktır. fakat torment'in bir özelliği var ki, sırf o bile kendi adıma da olsa ona verdiğim ünvanı haketmesini sağlıyor: bir şeyleri değiştirebilme gücü.
ister mourns-for-trees'in ağaçları için paylaşılan bir parça şefkat olsun, ister criers-of-es-annon'ın ağıtları için bir mezar taşında ufak bir isim, ister ölen kızını son kez görmek isteyen bir baba, ister sonunda huzura kavuşturulmuş acı çeken ruhlar, bir araya getirilen aşıklar, yardıma muhtaç olanlar için yapılan "ufak" iyilikler. onlar için önemi "ufak" olmasa da. her seferinde "böyle olmak zorunda değil, bir şeyler yapabilirim" hissi.
yıllar sonra tekrar oynadım, nameless one'ın karşısına çıkan sorunlarda çözümleri hep "ben olsam ne yapardım" diye düşünerek buldum. yaşlı mebbeth ile son kez konuştuğumda, deionarra'nın çektiği acıyı anladığımda, ve "maze of reflections" da bronze sphere'i kullandığımda yine gözlerim doldu. nameless one sonunda çoktan unuttuğu suçların cezasını çekmeye gittiğinde lawful good idi. belki benim gibi, belki de benim olmak istediğim gibi, ama her insanın yaptıklarından sorumlu olduğunu, ve bu sorumluluktan asla kaçamayacağını öğretmişti bana. yaşayacağı süre sınırlı olan bir insana verilebilecek en büyük ders belki de. ve bir de soru, hala kendime sorduğum:
bir insanın doğasını ne değiştirebilir ki?
ailesine yük olmamak için okurken çalışan embesil
-
hem okuyup hem çalıştım. 2006 yılında bir öğrenci olarak elime ayda 1100 lira geçiyordu. tek başıma ev tuttum. okulu dört senede bitirdim. ayaklarımın üstünde durmanın gururunu yaşadım. ailemin de benimle gurur duyduğunu biliyorum. ayrıca ailemin bana saygı duyduğunu fark ediyorum.
onları mahçup etmedim, zora sokmadım.
bazılarının zoruna giden, en asil duyguların insanıdır.
mehmet aslantuğ'un milyardere aşık olması
-
adam sermayeye karşı değil arkadaşlar adam sermayenin sizde olmasına karşı