ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
kına gecesinde damadının boğazını kesen kayınpeder
-
lan avrupa'da amerika'da millet game of thrones izleyip "o çağlarda neler varmış" diyor, biz o çağlarda yaşıyoruz.
red wedding'i kendi kafasına göre canlandıran bir ruh hastası kayınpeder.
ankara birası
-
cumhuriyetin ilk birasıdır.
atatürk orman çiftliği içindeki bira fabrikası için viyana’daki fermentasyon endüstrisi teknik okulu‘ndan prof. kluger‘den teknik danışmanlık alınmıştır.ekipmanlar ve tesiste bira üretimi için gereken her şey o zamanlar macaristan’ın skoda fabrikasından alınmıştır.hemen gerisine bakarsak,atatürk,1932’de yerli üretime destek,orta anadolu arpa üretiminin gelişmesi yanında başka bir şey de istiyordu.malt küspelerinin kullanılması ve hayvancılığın gelişmesi,sütün kalitesinin artması.çünkü bira fabrikasının malt artıklarından hayvanlar besleniyor ve bu çok değerli besinlerle daha kaliteli süt vermeye başlıyorlardı.
not: o zamanlar bira pek alkollü içki sayılmıyormuş.aoç butik olarak yeniden üretse ne hoş olur.
https://mutlakaoku.com/…-bira-fabrikasi-ve-akibeti/
https://mutlakaoku.com/…n-ortasinda-bir-bira-parki/
yıldırım demirören
-
80'li yılların başında beşiktaş'a çok büyük bir miktarda nakit hibe ederek beşiktaş'ı ayağa kaldıran ve bunu yaparken yönetim kurulunda dahi olmayan büyük beşiktaşlı erdoğan demirören'in frankenstein'a benzettiğim oğlu, iyi bir beşiktaşlı.
yıllar sonra gelen edit: iyi bir beşiktaşlı olduğu konusunda bizleri şüpheye düşürmüş insan.
daha bi yıllar sonra gelen edit: ben de bu adama "iyi bir beşiktaşlı" demişim ya, ağzıma sıçsınlar benim. 19 yaşında yazıp da 26 yaşımda pişman olduğum çok şey var ama bu bi başka mına koyim. acı çekiyorum resmen.
en son edit: olm adam fenerbahçeli çıktı lan?
en bi son edit: erdoğan demirören için söylediklerim de içime kaçmış bulunmakta. hayırlı olsun.
a 101
-
şekerpare aldım 1,50 tl'ye.
sudan ucuz lan. kasadaki eleman mutlaka tavuk göğsü deneyin dedi. hem kampanya var çifti 2 tl dedi.
hemen kasanın yanında duran tatlıyı uzattı bana.
ben de bıraktım şekerpareyi, yerine tavuk göğsü aldım.
evde yerken tadında bi gariplik hissettim.
tarihine baktım, yarın son günü. ulan dedim bi çakalllık var bu işte.
daha sonra bir gün (kurnazlık yapacam burda) markete gittim yine.
elimde tavuk göğsü son kullanma tarihine 2 gün var.
alıp kasaya gittim(zaten ortalıkta genelde kasiyerden başka kimse görünmüyor bu marketlerde)
dedim;
"bunun tarihi çok yaklaşmış ama kararsız kaldım alsam mı?"
"abi sütlü tatlıları tarihi yaklaşmışsa alma, tavsiye etmem" demesinmi adam.
ulan zübük sen satmaya uğraşmadın mı geçenlerde 1 gün kalmış tatlıyı.
ince hilelerle çakallıklarını çözdüğüm markettir.
haklı fırça atmanın gururuyla, emin adımlarla uzaklaştım mekandan.
edit: ulan ticari itibar zedelemiş olmayayım sakın şu günlerde çok tehlikeli.
26 haziran 2020 manisa depremi
-
salladı. olm sallanırken yazdım yine de 1. olamadım. fayın içinden mi yazıyorsunuz arkadaş.
imamoğlu'nun yırtık ayakkabılı çocuk için ağlaması
-
üstteki arkadaş hala işine gelmeyince tokat attı diyor ya. o esnaf kardeşimiz bile dedi tokat yok diye. ama bunu gel de anlat bunlara. buradan manipüle edemezsiniz boşuna beynini yormuşsun yazmak için troll kardeş.
eyshian nickli yazar uyardı adam belediye çalışanı imiş.
kişinin okuduğu bölüm öğrenilince sorulan sorular
-
-amerika'nın kültürü mü var?
ekonomimiz adım adım yeniden yükseliyor
-
hazine ve maliye bakanı berat albayrak tarafından yapılan açıklama. daha önce de şubat ayında ekonomimiz yeniden yükselişe geçti açıklaması gelmişti o zaman euro 6.5 civarıydı şu an 8.05 . adım adım yükselen ekonomimiz mi yoksa euro mu anlamadım.
dışarıdayken etraftan duyulan yaran diyaloglar
-
istiklal caddesinde yürürken duyulmuş bir diyalog:
greenpeace üyesi: beyfendi derneğimize üye olmak istermiydiniz?
bahsi geçen beyefendi: yok hayır, ben faşistim
bilinen en şaşırtıcı tarihi bilgi
-
kızılderililerin ikinci dünya savaşında abd ordusundaki rolleri ekonomik durumlarıyla olduğu kadar geçmişte almanlara açtıkları bir savaşla da alakalıydı.
1917'de iroquois kabilesi almanya'ya savaş ilan etmişti ve ikinci dünya savaşı başladığında hâlâ barış yapmamışlardı. (savaş kararı kızgınlıkla alınan ani bir karar gibi görünebilir. 1917'de avrupa'da turnede olan bir sirkte görevli 16 kızılderili almanlar tarafından gözaltına alınmış ve tutuklulukları sırasında kötü muamele görmüşlerdi). iroquoiler diğer kabilelerle birlikte yeniden savaşmaya hazırdı. örneğin navajo kabilesi savaşmaya o kadar hazırdı ki, kötü hava koşullarında askere alınmak için saatlerce beklermişlerdi. kızılderililerin askere alınma sayısı 1942'de 7.500'den 1945 yazında 22.000'e çıkmıştı.
1930'larda alman hükümeti kızılderili kabilelerini kendi saflarına çekmeye çalıştı. yerli amerikan dillerini öğrenmek için araştırmacı gibi davranan ajanlar bile gönderdiler. hatta gamalı haç sembolünü kızılderili sembolleriyle ilişkilendirmeye bile çalıştılar. fakat bu plan ters tepti. kızılderililer kandırıldıklarını hissettiler ve kullanılmaktan hoşlanmadılar. ikinci dünya savaşı'nda almanlara karşı mücadeleye katılmaya bu kadar hazır olmalarının nedenlerinden biri de nazilerin kendilerini kandırarak kullanmak istemeleriydi.
ikinci dünya savaşı sırasında kızılderili nüfusunun neredeyse %10'u (yaklaşık 44.000) hiç düşünmeden savaşa katılmıştı. savaşa katılan hiçbir etnik grup, kişi başına kızılderililerden daha önemli bir katkı sağlamamıştır.
ikinci dünya savaşı başlamadan önce, kızılderililer için hayat oldukça zordu. para kazanma ya da iyi bir iş bulma şansları pek yoktu ve ortalama gelirleri ülkedeki çoğu insandan çok daha düşüktü. 1939'da bir kızılderili yılda yaklaşık 500 dolar kazanırken, diğer amerikalılar ortalama 2.300 dolar kazanıyordu.
kızılderilelerin ikinci dünya savaşı'na yönelik eğitimleri sırasında olağanüstü beceriler de gösterdiler. mükemmel fiziksel koordinasyonları onlara diğer askerlerin saygısını kazandırmış ve zorlu savaşçılar olarak itibarlarını pekiştirmişti. bu askerler, savaş alanında korunmak için kabile ritüelleriyle arıtılmış kutsal nesneler taşıyorlardı. bir düşmanı yendikten sonra başarılarını tüfekleri veya süngüleri üzerinde işaretlemek gibi atalarının eski gelenekleri sürdürdüler.
sadece fiziksel özellikleri değil kabile dilleri sayesinde de ikinci dünya savaşı'nda çok önemli bir rol oynadılar. bu diller yabancılar için anlaşılmazdı ve bu da onları gizli savaş iletişimleri için mükemmel kılıyordu. ordu, savaştan sonra ün kazanacak olan "kod konuşmacıları" grubu için çeşitli kabilelerden üyeler topladı. kod konuşmacıları gizlilik yemini ettiler ve işleriyle ilgili herhangi bir bilgiyi aileleriyle bile paylaşmaları yasaklandı. ordu, gelecekteki çatışmalarda potansiyel kullanım için kodların gizliliğini korumak istiyordu ve kod konuşanların benzersiz becerileri ve adanmışlıkları, amerikan kuvvetlerinin ıı. dünya savaşı sırasındaki başarısını sağlamada önemli bir rol oynamıştı.
savaşın sonunda kızılderili askerler en az 71 hava madalyası, 34 seçkin uçan haç, 51 gümüş yıldız, 47 bronz yıldız ve beş onur madalyası da dahil olmak üzere çok sayıda madalya kazanmışlardı.
şifreci kızılderililer
https://artsandculture.google.com/…ayz9wwv7jw?hl=en
kızılderili kabilelerinin 1941'de almanya için yaptıkları savaş bildirgesi
https://www.combat.ws/…kissue/cmbt04n4/iroquois.htm
1917'deki iroquois almanya savaşı
https://www.wearethemighty.com/…-twice-war-germany/
son söz de
"savaşın sonunu sadece ölüler gördü"
olsun.
ülke
-
beraber gaza gelmi$ insanlarin kendilerini digerlerinden ayirmak icin cizdigi sinir..
akıllı ile zeki arasındaki fark
-
zeka ile okulda, akıl ile hayatta başarılı olunur.