hesabın var mı? giriş yap

  • osmanlı imparatorluğu'na dair çok az bilinen bir bilgi daha;

    imparatorluğun her 33 yılda bir, o yılı hiç yaşanmamış sayması: sıvış yılı!

    osmanlı imparatorluğu, malî planlamada iki farklı takvim kullanıyordu. gelirleri güneş takvimini esas alarak toplayan devlet, giderleri ise ay takvimine göre belirliyordu fakat burada şöyle bir sorun oluşmaktaydı:

    33 güneş yılının karşılığı 34 kamerî yıl etmekteydi. yani devlet, o sene hiçbir vergi almaksızın bütçesinden para harcamak zorunda kalacaktı ki burada en zor olan durum da hicrî takvim esaslı ödenen ulufelerin bütçeye verdiği zarar olacaktı.
    peki devlet buna nasıl çözüm bulmuştu?
    her 33 yılda bir o yıl hiç yaşanmamış kabul ediliyor ve bir sene atlanıyordu hicri takvimden!

    işte tam bu noktada rahmetli hocamız halil sahillioğlu'nun mükemmel bir tespiti vardır:

    osmanlı imparatorluğu'nda meydana gelen neredeyse bütün büyük askerî ayaklanmalar bu sıvış yılı denilen zamanlara denk düşmektedir.
    çünkü geliri olmayan devlet, o yıl maaşları da ödeyememektedir doğal olarak.

    bu inanılmaz bir durumdur! koskoca imparatorluğun ekonomisinden sorumlu kimseler asırlarca bu takvim karışıklığı sonucu ortaya çıkan bütçe sorununa çözüm olarak koskoca bir yılı hiç yaşanmamış saymayı uygun görmüşlerdir. zaten arada sıvışan yıl da adını buradan alır.

    " peki sıvış yılı sebebiyle ortaya çıkan ilk isyan hangisidir? " diye soracak olursanız cevabımız buçuktepe isyanı'dır.

    ikinci murad'ın, oğlu mehmet'i* tahta çıkarmasının ardından vuku bulan ve mehmet'in tahtı tekrar babasına bırakmak zorunda kaldığı bu yeniçeri isyanı, yeniçerilerin maaşlarına buçuk oranda zam yapılmasıyla son bulmuştur.
    yani yeniçerinin derdi tahta bir çocuğun çıkmış olması değildir esasında. dertleri ulufedir ve maaşlarının verilmeme sebebi de bu dönemin sıvış yılına denk gelmesidir.

    fatih sultan mehmet'in ölümünden sonraki karışıklıklardan yavuz sultan selim'in tahta çıkışına; ikinci osman'ın katlinden vaka-yi hayriye'ye değin daha birçok olay da sıvış yılına denk gelir ve bu dönemlerde padişahlar önce yeniçerilerin ulufelerini ödemekle meşgul olmuşlardır.

    devlet buna çare olarak sürekli zam ve değerdüşümü (devalüasyon) gibi çözümlere başvurmuştur ki bu da osmanlı'nın çöküşünde son derece etkili olmuştur.

  • an itibari ile şu şekilde beklemektedir.

    şimdi aradım genel merkezi, dedim ki; kapınızın önünde haber var beyler, bu sefer kaçırmayın.

  • yine gelmiş "masadayız" ekibi! isvicre'yi 3-5 farkla yeneriz hesabı yapan adamın nöronlarını parmakla sayarsın! defalarca söyledik, yine söylüyoruz "milli" diye bir şey yok bitti o devirler. para kazanmanın, cukkalamanın diğer adı oldu "milli, yerli" vb... kelimeler. parayı alana kadar her şey! 10 milyon euro verdin mi? verdin... o sırada futbolcular milliyetçiyiz pozları kesti mi? kesti... orada kapandı defter, şimdi tatil zamanı; enayi fransa, belçika, italya topçulari kıçını yırtıyor! onlar 35 derece sıcakta nefes alamazken bizimkiler karayiplerde partileyecek. yeni türkiye dedikleri buydu işte; hala anlamamanız sizin andavallığınızdan...

  • --- spoiler ---

    -sonlardan birinde bir zx spectrum dosyası yayınlanıyor.
    -bu sesi kaydedip zx spectrum emulator'da açarsanız bir qr koda ulaşıyorsunuz.
    -bu qr kodu tararsanız aşağıdaki web sitesine ulaşıyorsunuz:

    https://tuckersoft.net/ealing20541/history/

    -web sitesinde nohzdyve oyununa ulaşmak mümkün.

    -web sitesinde bulunan linklerden biri netflix kariyer sayfasındaki mühendis ilanına ulaştırıyor:)

    --- spoiler ---

    düz adam yorumu: adamlar iş ilanı için koca film yapmışlar hıammına.

    not: dahi falan değilim reddit sağ olsun.

  • bu da bir sınavdır. erken gitmek, evraklarını eksiksiz hazırlamak da sınavın bir parçasıdır. disiplin, ciddiyet gerektirir. bunlar yoksa üniversite okumasın zaten. seneye akıllanır.

  • yaşam tarzına müdahaledir arkadaşım alkole bu kadar zam yapılması. sonra da yok demokratik eşitlik vs yapıştır. adam kıbrıstan alıp geliyor, yunanistandan 9 euro fiyat ile alıyorlar. burada üretiliyor, oraya nakledilip rafa koyuluyor bir de kar ekleniyor üzerine. biz de 70'lik 330 birim onlarda 9 birim hani yaşam tarzına müdahale derken anla.

  • sayın sözlük yazarları, bakın sayın diyorum, zevkleriniz ve renkleriniz kimsenin sikinde değil de, şu şarkıyı beğenecek kadar ne yaşadınız hayatınızda, hiç mi şarkı dinlemediniz, kaliteli sese kulağınız hiç mi aşina olmadı merak ediyorum, utanmadan ben şarkıyı beğendim, sesi beğendim diyenler olmuş, pes.

    çocuğu tanımıyorum bile, emeğini katıyordur işlerine, ne bileyim karakter koyuyordur yaptığı şeye, lafım yok, takip et, sev. adamı kötülemek gibi bir niyetim zaten yok, haydi yaptığı klibi beğendim de bari ona da lafım yok, ama ben bu müzik türünün cidden içine sıçayım, arabesk pop mu oluyor, ya da her ne halt ise.

  • fiyatı uygun bir köfteciye giden insanlara belki de bütçesi ancak ona yeten insanlara

    varoş ve fakir diye hitap edenleri göstermiştir. bir insanın lokanta seçimi sizi nasıl hakaret etme noktasına getiriyor gerçekten anlamıyorum.

    neden bu kadar kötüsünüz oğlum? bırak yesin lan, beğensin, ne var bunda? avrupa birliği'ne girmene mi engel oldu?

    içiniz çürümüş resmen.

  • lan gelsin bize 3 milyon suriyeli + 1 olur ne var. hatta lubna ve afrika da gelsin. kavimler gocu konusunda deneyimliyiz.