ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
yakışıklı diye yutturulan ünlüler
-
(bkz: barış arduç)
ucuz ama zenginlik göstergesi olan eşyalar
-
tabi ki robdösambr ve viski bardagi. toplamda yuz lira ver yillarca kullan. ıcine ice tea dokup ortamlarda viski dersin, kim bilecek mk.
ecevit'in dik duruşunun yıllarca yok sayılması
-
siyasal islamcıların ikiyüzlülüğüne başka bir örnektir. kıbrıs barış harekatı'nda ecevit'in abd'ye koyduğu tavır neticesinde ülkemize uygulanan ambargoları, yıllarca "ecevit döneminde yağ kuyruğu, tüp kuyruğu vardı" diye iç siyasete malzeme yapıp, hafızalara yerleştirmeye çalıştılar ve büyük oranda başardılar ama bugün görüyoruz ki ecevit o dönem diplomasi nedir, türkiye cumhuriyeti gerektiğinde nasıl bir duruş sergiler tüm dünyaya göstermiştir. bugün akdeniz'de söz sahibiysek bunu da kendisine borçlu olduğumuzu unutmamalı ve ülke menfaatlerini kimsenin kendi egoları uğruna kullanmaması gerektiğini bir kez daha hatırlamalıyız.
gıda fiyatlarının çıldırması
-
markete giriyorum bi kahvaltılık alıp çıkayım diyorum sütüyle yumurtasıyla, salamsız sosissiz sucuksuz 200 tl. marketten çıkıyorum yürüyerek eve gidiyorum önümden cipler, son model arabalar gırla geçiyor. kafelerin, restoranların önünden geçiyorum dipdibe masalarda iğne atsan yere düşmez. bi elimdeki küçük torbaya, bi bunlara bakıyorum aklım almıyor. nasıl oluyor bu işler yani?
muazzez ersoy
-
organ bağışı ile alakalı bir programda "hepsini bağışladım ama kalbimi bağışlamadım, o allaha mahsus" demiş bir insan.
o allah seni pinpon topu yapsın, masalarda sek muazzez.
türkiye'de skinny kız bulmanın imkansız olması
polislerle girilen ilginç diyaloglar
-
(bkz: based on a ture story)
envy gecenin bir vakti bagdat caddesinden gecmek suretiyle evine gitmeye calismaktadir. polis cevirir:
polis: iyi aksamlar
envy: iyi aksamlar
polis: evraklariniza bakabilir miyim?
envy: tabii buyrun...
(polis evraklara bakar ve gerir verir)
polis: nedir bu fenerin durumu? (araba fb plakalidir)
envy: bilmem ben fenerli diilim.
polis: e plakada fb yaziyo?
envy: (haydaa) canim ole yaziyo diye fenerli mi olmak lazim
polis: ha ole mi, ben de fenerli zannedip durdurmustum fener muhabbeti yapariz diye (oha)
envy: (honk?!?) ha.. hm...
polis: neyse iyi aksamlar
envy: iyi aksamlar
dumur dumur...
bir erkeğin futboldan hoşlanmamasının asıl sebebi
-
kastedilen oyunu sevmekle beraber izlemeyi ve ziklemeyi bırakmaksa, sihirli bir değnek değmesiyle aşağıdaki mevzularda idrak güncellemesidir.
- 22 baldırı çıplağın peşinden koştuğu topun fakirlik, gerilik, yokluk gibi gerçek dertleri unutturmaktan başka hiç bir zike yaramaması
- bi zike yaramayan bu işe harcanan zirilyonların ilime, irfana, kültüre, edebiyata harcanabilecek olması
- o zirilyonları alınca neresine sokacağını bilemeyen topçuların yaptığı çok da ufak olmayan şımarıklıklardan gelen tiksinme hissi
- o topçuların üzerinden ün ve para kazanmaya çalışan bir takım hatunlar
- bu topçuları ve hatunları zorla gözümüzün içine içine sokan medya
- hepi topu bir top tepiklemekten ibaret bir oyunu, izlemeyi bırak tartışmak için harcanan zamanda kuantum mekaniğinin anlaşılabilecek olması
- futbol tartışırken çıkan hır gür, düşen seviye
- stadlarda hiç olmayan seviye
- medyada futbol tartışmak üzerine kariyer yapan heriflerin tırışkalığı
- böyle heriflere "hocam hocam" deyip çanak tutup ego şişiren daha da tırışka sunucu zevat
- kulüp yöneticisi kimselerin iğrençliği
- futbol üzerinden çıkar sağlamaya çalışan politikacıların iğrençliği
- her nedense mor-yeşil renklere gönül verenlerin her nedense eflatun-sarı renklere gönül verenleri öldürmek istemesi ve dahi ara sıra bunu gerçekleştirmesi
- şike
atatürk ve inönü'nün meb'i abd'ye verdiği iddiası
-
(bkz: adamı hasta etme emine)
inanılmaz tesadüfler
-
eğer tanımadığım biri ile telefon konuşması yapacaksam aradığım kişinin adını soyadını söyler, görüşmek istediğimi iletirim telefonu açana.
şaziment isminde bir müşteriyi arayacağım, soyadını sormadım, kaç tane olabilir ki diye makarasını bile yaptım.
şaziment hanımla görüşebilir miyim dedim, soyadını sordu telefonu açan kişi. üç şaziment varmış şirkette.