ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
saniyelik salaklıklar
-
eşi yeni doğum yapmış felsefe hocasına 'hocam allah bağışlasın sizden mi' diye sormak.
elf düğününde havaya ok atmak
bir erkeğin bağımlılık yapabilecek özellikleri
-
kızlarımızın nedense '' para ve karizma'' öğesini zikretmedikleri özellikler. bir erkek sabaha kadar ince ince öpsün, güzel gülümsesin, odun olmasın, yakışıklı değilse sallanmaz arkadaş. adam genel kültüre tecavüz eder derecede hakimi olsun, ince birisi olsun falan, fakir veya tipsizse geçmiş olsun.
biraz dürüstlüğe davet ediyorum lan hepinizi.
yaran diyaloglar
-
otobüsten inmek için düğmeye geç basanlara, otobüs şoföründen geliyor;
- iki günde 3g'yi öğrendiniz, bir otomatik kapıyı yıllardır öğrenemediniz!
hayata dair iç burkan detaylar
-
amcamın beyninde tümör çıkmıştı.
ankara'dan tedavi için yengemle bize geldiler. ben o zaman şehir dışındaydım. eve geldiğim zaman geçmiş olsun diyebildim.
amcam bizde kaldığı 15 gün boyunca sudoku'ya başladı. gece gündüz durmadan sudoku çözüyordu. "beyne faydalıymış" diyordu. hastalığına iyi geleceğine inanıyordu. tabii hayatında bırak sudokuyu, bulmaca çözmemiş amcam, oldukça zorlanıyordu. onun bu hali bizi üzüyordu.
amcamı 16.gün kaybettik.
ne zaman sudoku görsem aklıma gelir.
cumhuriyetin ilanındaki büyük mantık hatası
-
her fırsatta sandık, seçilmişler, milli irade diye haykıranların yine her fırsatta kendilerine bu seçme hakkını verenlere sayıp sövmesi kadar büyük bir mantık hatası barındırmaz.
92 yıllık türkiye cumhuriyeti'nin en cesur hamlesi
-
(bkz: kıbrıs barış harekatı)
"biz milliyetçiliği duvarlara değil, kıbrıs'ta beşparmak dağlarına, afyon'un haşhaş ovalarına, ege'nin mavi sularına yazmışız!"
derin futbol
-
rasim ozan kütahyalı'nın en başarılı programı oluyor.
ahmet çakar:
peruk takan erkekten rahatsızım.
rasim ozan:
oooooooooooooooooooooooo...derhal erol evgin'den özür dile ahmet çakaaaaaar!
-----konu değişir, zaman geçer--------
abdülkerim durmaz:
ben turabi'yi sevmiyorum. oldum olası kısa boylu adamı sevmem.
rasim ozan:
oooooooooooooooooooo...derhal okan bayülgen'den özür dile abdülkeriiiiiiim!
pos makinesi çalışmıyor furyası
-
pos makinası çalışmıyorsa, pos ile ödeme seçeneğini kapatabilirsiniz. nakit para taşımak zorunda değilim.
ızıcık ınsın ılın nıkıt ıdıyın.
esnafın karını ve zararını düşünmekle mükellef değilim!! eğer nakit çalışacaksa da bunu ifade etmeli.
ha nakitle çalışırken ne kadar vergi veriyor orası da ayrı muamma tabi.
işte benim stilim
-
(bkz: bu da benim sikim hüsnü)
biri yapacaktı nasılsa..
cabernet sauvignon
-
fransızca kökenli olup kaberne sovinyon olarak okunur.
chp'nin raporunda mülteciler kalıcı denmesi
-
yanlışlıkla seçimi kazanırız diye korkan chp'nin muhalefette kalabilmek için yayınladığı göçmen politikası.
dış görünüşün her şey olduğu gerçeği
-
kısa vadede doğru, uzun vadede yanlış çıkarım.
(bkz: doğal kaynakların laneti)
(bkz: resource curse)
petrolün her şey olduğu bir dünyada* tüm petrol zengini ülkelerin kalkınmış memleketler olması gerekirken neredeyse hepsi dibe vurmuş durumda. çoğunda iyi kötü bir demokrasi geleneği yok, kurumları işlemiyor, ekonomileri iflas halinde ve toplumsal yaşamları iç savaşlarla devam ediyor. neden böyle oldu?
tam da petrolün her şey olmasından dolayı. bu ülkelerin sadece petrol satarak kazandıkları para, ülkelerindeki her şeyi çekip çevirmek için yeter hatta artar durumdaydı. haliyle ikinci bir iş kolu yaratıp başka bir konuda comparative advantage kazanma çabasına girişmediler. petrolü olmayan ülkeler hem tarım, hem endüstri hem de hizmet sektöründe ilerleme sağlamak için plan üstüne plan, reform üstüne reform yaparken bu ülkeler petrolden gelen parayı yeterli gördüler.
üstüne, petrolün geliriyle devasa refah sistemleri* kurdular. elektrik, su, ulaşım, barınma gibi birçok alanı bedava hale getirdikleri yetmedi, üstüne vatandaşlarına maaş bağladılar. millet çalışma isteğini kaybedince komşu devletlerden işçi getirdiler. petrolü olmayan ülkelerde insanlar hırsla çalışmak, rekabete girişmek ve daha fazlası için yatırım yapmak zorunda kalırken bu ülkelerin insanları petrolden gelen parayla yan gelip yattılar.
sonuçta ne elde ettiler? gelişmemiş bir ekonomi, memnuniyetsiz ve kalabalık bir yabancı işçi ordusu, üretmesini bilmeyen tembel bir ulus ve dağıttıkları parayla bu ulusun rızasını satın alan yozlaşmış diktatörler/krallar.
dış görünüş de petrol gibi her kapıyı açan bir doğal kaynak, değil mi? doğuştan gelen avantajların uzun vadede nasıl dezavantaja dönüşebileceğine bir de buradan bakın.