hesabın var mı? giriş yap

  • en son cem yılmaz'ı seviyor muyduk sevmiyor muyduk beyler? tweetini sildiydi sevmedik, sonra 29 ekim'de mi bir şey paylaşmıştı ne, sevmeye başladık. bu yaptığı ne şimdi? sevecek miyiz, sevmeyecek miyiz? son durum nedir bilen varsa yeşillendirsin.

  • sözlükte yine zulmü lanetlemek yerine, o şöyle yapmasa bu böyle yapmazdı şeklinde iki tarafından da yaptıkları meşru görülecek, ölen masum insanlar kimsenin umrunda olmayacaktır. istisnalar olabilir.

  • ülkede nasıl bir tersoluk varsa azıcık adele yapanları dereceye sokuyorlar.
    aydemir akbaş'ı göndersek 3. olur amk.

  • gercekten para verebilecek durumda olmayanlari anlarim da, her boka para harcayip bunun gibi seylere aylik uyelik ucreti odemekten cekinen insanlarin psikolojisi su sekilde sanirim;

    asgari ucretten biraz fazla paraya calisan bir kuzenim var, aileden zengin falan da degil.

    kendisi yeni iphone cikinca 24 ay vadeye girip napar eder alir.
    2 kez araba degistirdi 26 yasina kadar.
    her hafta sonu bilmemnerde pazar kahvaltisi qeyfi turk kahvesi qeyfi bilmemne.
    kuafore gidip 450 liraya sacini sariya boyatir.
    olmayan parayi harcayan, orta sinif olmayi kabullenememis bir stereotype kisacasi.

    gecende geldi yine "ya ben bu itunes'tan nasil aticam bu sarkilari bilgisayarimdakileri sildim falan filan". dedim spotify diye bisey var gosterdim begendi baya. ama tabi ayda 10 lira gibi astronomik (!) bir ucret oldugunu duyunca vazgecti. 2 saat itunes'la cebellestik.

    bir onceki iphone'u bozuldugunda yuzlerce fotografi da telefonla birlikte tarihe gomulmustu. bilgisayarda yer olmadigi icin bilgisayara da atmamis. la dedim cloud kullansana hangi devirdeyiz. 50 gb ayda 3 lira gibi yine astronomik (!) bir rakam oldugu icin hic sicak bakmadi.

    sanirim bu insanlarin tek para harcama amaci cevresindeki insanlara hava atabilmek. onun disindaki hic bir seye para harcamayi sevmiyorlar, ne kadar cuzi bir miktar olursa olsun. o anda fakirlikleri aklina geliyor ama statu yukseltmeyle ilgili her seye sinirsiz para harcanabiliyor.

  • a380'nin güvenlik testlerinde bu hıza ulaşılamadı.
    turgut özal'ı barnağından furdukları gün insanlar yere bu kadar hızlı yatamadılar.
    gençliğim bile elimden kayıp giderken bu insanlardan daha yavaştı.

    ve allah sizi inandırsın türktelekom istediği kadar fiberoptik döşesin bu hıza yetişemez.

  • "ı have spent my whole life scared. frightened of things that could happen; might happen; might not happen. 50 years ı've spent like that. finding myself awake at 3am. but you know what? ever since my diagnosis, ı sleep just fine. ı came to realize it's that fear is the worst of it, that's the real enemy." bu sözdür. ingilizce bilmeyenler için " bütün hayatımı korkarak geçirdim. olabilecek, olması muhtemel, olmayacak şeyler için korktum. gece üçte kendim uyanık bulurdum. ama biliyor musun? hastalığım teşhis edildiğinden beri rahat bir şekilde uyuyorum. korkunun her şeyden daha kötü olduğunu fark ettim, gerçek düşman korkudur. "

  • abartılı bulduğum tespit. ne var yani bir cumartesi sabahı 07.30' da çekiştirile çekiştirile yataktan kaldırılıp lego yapmak çok mu zor ?

    ühühühühühü uyumak istiyorum sözlük uyumak.

  • çıktığımız turda dönüş yolundayken otoyolun kenarında karpuz satan amcalardan birinin elinde karpuzu kafasının üstüne kaldırıp bizim dikkatimizi çekmeye çalışmasıyla durduk karşı şeride geçtik herhalde bir şeye ihtiyacı var diye. gittiğimizde sabah bizi giderken gördüğünü orada akan suyu buz gibi bir çaya karpuzu koyduğunu ve dönüşümüzü beklediğini öğrendik. amcayla sohbet esnasında çocuğunun bu sene üniversite sınavına hazırlandığını ancak dershane(özel okul) tarzı yerlere gidemediğine geldi konu birlikte sürüş yaptığımız insanlardan biri de o dershanelerde müdür olarak çalışıyor ben elimden gelen yardımı yaparım birazcık da çalışır başarısını gösterirse tamamen ücretsiz bir şekilde başlatırız onu okulumuza dediğinde amcanın gözleri doldu. siz geçerken bir şey dürttü beni karpuz kesmem gerektiğini hissettim buradan hep böyle gelip geçerler hiç böyle bir şey hissetmemiştim demek ki kendi kısmetimi açmışım dedi gülümsemeye başladı. bu gibi insanların yaşadığı dünyada başka nedene ihtiyaç mı var gülümsemek için

  • efsane.

    josef de souza'nın basın toplantısında, tipik bir spor muhabiri sorusu soruluyor;

    "buraya gelmeden önce kiminle konuştunuz, kimler size bilgi verdi? şu an galatasaray'da oynayan alex telles veya fernandao ile konuştunuz mu?"

    josef de souza ise şu cevabı veriyor; https://youtu.be/1xa5_c8hnxw?t=270

    "ne alex telles ile, ne de fernandao ile konuştum. yalnızca alex de souza ile konuştum ve buraya gelişimde onun sözleri etkili oldu."

    bir kulüpten hak etmediğiniz şekilde gönderilmiş olabilirsiniz. futbolu bırakmış olabilirsiniz. refere ettiğiniz yerden binlerce kilometre ötede olabilirsiniz. binlerce kilometre ötedeki ülkede birkaç kötü adam, arkanızdan atıp tutmuş olabilir.

    yine de oraya gitmek isteyen biri, sırf sizin sözlerinize bakarak kariyer planı yapıyorsa ve daha önemlisi, size kötü anılar bırakan bir yere olan vefanızı koruyorsanız, yalnızca büyük bir oyuncu değil, büyük de bir adamsınız demektir.

    teşekkürler kaptan.