hesabın var mı? giriş yap

  • başta sinyal ver lan diye böğüren delikanlının karşısında aziz yıldırım olduğunu anladığı anda içine doğru sıçarak niye sinyal vermiyorsun abiye evrildiği videodur.

  • bu ülkede 5'te kalkıp 800 metre yer altına inip güneş görmeden en ağır şekilde çalışan ve belki de "kaza!" sonucu hayatına veda etme ihtimali olan, maaşını alamadan patrondan tekme yiyen birisini aklıma geliyor reklamda.

    futbolculuğu çok emek sarfedilen çok kutsal bir meslek gibi gösteren sermaye babaları ancak kendileri çalar kendileri oynar.

    halk sizin ne bok olduğunuzu çok iyi biliyor. dünyayı kurtarana verilmeyecek miktarda büyük paralar ile bir futbolcuya veriliyor. çünkü sermayenin asıl amacı toplumların gerçeği görmek yerine maç izleyerek tahtlarına saldırmamaları.

    bir maçta 40 tekme yiyormuş. halkın suratına nasıl bakıyorsunuz lan!

  • bir ceviz ağacı o çok güzel nazım şiirinden ve cem karaca yorumundan daha fazlasıdır. ceviz ağaçları/yaprakları sülfür salgıladıkları için ceviz ağacının altına oturulduğunda uyuşukluk ve sersemlik hissedilir. hatta bazı yörelerde "ceviz ağacının altında oturan erken ölür." gibi söylemler vardır.
    sülfür gazı havada bulunan gazlardan daha yoğun olduğu için dibe çöker. bu nedenle ceviz ağacı görenler varsa şayet farketmişsinizdir ağacın altında pek fazla ot, bitki gibi şeyler görmek çok mümkün değildir. ceviz güzeldir sağlıklıdır ağacı da keza gölgesi yeter ve sülfür gazının ozon tabakasını tamir etme özelliği de olduğu için bol bol bulunması iyi olacaktır. ancak yine de ne olur ne olmaz insan yoğunluğunun fazla olmadığı yerlere dikilmesinde fayda var.

  • bir tane var arkadaşımız. 35 yaşında yedek sağ bek. ve yıllardır yedek sağ bek. ama ısrarla her antremana gidiyor.. halı saha maçlarımızda da " ben top oynuyorum", "antremanım var" diyerek kendini sakınıyor, " ben bugün ilerde oynayayım" diyor. ertesi gün maçı varmış..

    bir gün hele " çok hırsladım, amatör kumede oynadığım gibi oynayacağım" demişti... o gün yedek soyundurduk. amatörde öyle oynuyor çünkü..

  • ilk uçuşundan iki ay sonra 623km/sa (387,4mph) hız ile rekor kıran, , rolls-royce'un tamamen elektrikli uçağıdır. resmi video

    fotoğrafları için: flickr
    videoları için: vimeo
    resmi web sitesi: rolls-royce accel

    buna ek olarak üç kilometrelik bir parkurda 555,9km/sa (345.4mph) hıza ulaşarak daha önce tescillenen 213.04km/sa (132mph)'lik rekoru da egale etmiştir.

    boscombe down test sahasındaki diğer çalışmalarda, 15 kilometrede 532.1km/sa (330mph) hıza ulaşarak, 202 saniyede 3.000 metre yüksekliğe tırmanarak iki rekoru daha kırmıştır. görsel

    firma, dünya rekorları kırdığını doğrulamak için verilerini dünya havacılık ve uzay rekorlarını kontrol eden ve onaylayan dünya hava sporları federasyonu'na (faı) gönderdi.

    spirit of innovation bu başarılara 400kw elektrikli güç aktarma sistemi ve 6.480 hücreli 750v'luk pili sayesinde ulaştı. pil, dakikada 2.200 devir ile dönen üç pervaneyi çalıştırmaktadır. hepimizin anlayacağı şekilde tanımlarsak; 7.500 akıllı telefonu şarj edebilecek kadar enerjisi vardır.

    spirit of innovation'ın da bir parçası olduğu rolls-royce accel programının amacı ticari uçaklar da dahil olmak üzere gelecekteki elektrikli uçaklar için pil teknolojisini geliştirmektir. bunu sağlarken aşılması gereken en büyük zorluk pillerin ağırlığını azaltmanın yollarını bulmaktır. bunun üstesinden gelmek için rolls-royce, pil muhafaza sistemini uçağın yapısal bir parçası olarak hareket edecek şekilde tasarlamıştır.

    rolls-royce, elektrikli arabalarda pil hücresi ve pil muhafazası eşit ağırlık oranına sahipken, spirit of innovation'daki pil kutusunun 450 kg ağırlığında olduğunu ve bunun 300 kg'ının pil hücrelerinden oluştuğunu söylüyor.

    ayrıca, pil gücünün yüzde 90'ının uçağa güç sağlamak için kullanıldığını, yalnızca yüzde 10'unun ısı ve ses nedeniyle kaybedildiğini ve sonuçta ortaya çıkan sistemin çok verimli olduğunu belirtiyor.

    pillerin ısınması aşılması gereken bir diğer problemken şirket bunu mantardan oluşan yanmaz ısı bariyeri sistemi ile aşmış durumda. uçaktaki gelişmiş sensörler saniyede 200 bin gelişmiş veriyi işleyip uçuş sırasında pilota pil sıcaklığı, voltaj gibi konularda geri dönüş sağlamaktadır.

    rolls-royce, accel projesinden edindiği deneyimi, dikey kalkış ve iniş yapabilen (evtol) elektrikli hava taksileri ve elektrikle çalışan büyük ticari uçaklar için kullanmayı planlamaktadır.

    kaynak: science focus - rolls-royce

  • lan ios alışkanlığı yüzünden kullanıyorum ama artık batarya işini çözmezlerse mümkün değil almam. androide de alışırız nedir yani. ulan iphone 5s var. telefon değil ağır böbrek hastası sanki. hergün diyalize bağlar gibi şarja bağlıyoruz.

  • çok sevgili hükümetimiz sayesinde artık kimsenin adımını dışarıya atamaması durumudur. gezmeye gitsen git gel en az 150-200tl yakıt parası, dışarıda yedin içtin 500tl'yi bulacak masraf. kısaca ne işimiz var dışarıda en iyisi oturalım evimizde.

  • bir sahne düşünün;

    federer ağlıyor, nadal ağlıyor, en son dayanamadı djokovic de ağlamaya başladı,berrettini bunların arasında zurnanın sol deliği ama o da ağladı.

    döndü world team'e schwartzman ağlıyor.

    biz ağlıyoruz. aslında duygulanmamizin sebebi tam da bu.ömrümüz geçiyor ve biz bu geçişleri, kaybedişleri hayatimizda sürekli olan ve hiç gitmeyeceğini düşündüğümüz şeylerin gittiğine tanık olduğumuzda anlıyoruz.

    tam 24 yıldır orada duran tenisle alakalı alakasız herkesin kulağına ismi çalınan bir insan gitti.

    teletext döneminden ultra hızlı cep telefonlarına kadar her dönemde raket sallayan bir adamdı. biz bu döneme nice sevinçler nice kayıplar nice anılar sıkıştırdık.

    ve onun vedasıyla bu geçen tüm zamanın farkındalığı olanca gerçekliği ile yüzümüze vurdu.

    çok zaman geçmişti ve o zamanların bittiğini roger'in vedasiyla anladık. ıste hepimizin ağlama sebebi budur.