hesabın var mı? giriş yap

  • ben "hdp değil mhp satacak bu ülkeyi" dedim diye akrabalıktan red etmeye yeltenen akrabalarım oldu. gerizekalılıkla suçlandım, vatan hainliği ile suçlandım, pkk sempatizanlığıyla suçlandım, suçlandım da suçlandım.

    sonuç? haklıymışım. şimdi, aynı akpli kurmayların "fetö bizi kındırdı" demesi gibi bunlar da "bahçeli bizi kandırdı" diyorlar. ulan sığır, ben uyarırken bi sesini kesseydin de dinleseydin. yaşımız küçük (<30) diye bilgisiz mi olacağız illa?

  • 4 mart 1951'de ingiltere'de doğmus olan beyimiz. şarkıcılığının yanı sıra iyi bir gitarist ve şarkı yazarı olan rea, bütün avrupa'da geniş bir dinleyici kitlesine sahiptir. rea'nın yer aldığı grup olan magdalene ile 1975 yılında "beautiful loosers" adıyla ulusal bir yetenek yarışmasına katıldan grup pek başarı sağlayamadı. rea müziğe solo devam etmeye karar verdi. ilk albümü için magnet plak şirketi ile anlaştı. bu albümde yer alan "fool (if you think it's over)" parçası amerika listelerinde ilk 20'de kendine yer buldu. hemen ardından parçanın cover versiyonu elkie brooks tarafından söylendi. böylece parça ingiltere'de de dinlenmeye başladı. chris rea'nın ilk hayran kitlesi ise, 80'li yılların ilk yarısında almanya'da oluşmaya başladı. sahip olduğu "blues" tonundaki sesi ve rock tarzındaki gitar soloları sayesinde kısa zamanda avrupa kıtasının tamamında beğeni topladı. özellikle ikinci albümü "deltics" enstrüman ağırlıklıydı. rea'nın başarısından söz ederken atlanmaması gereken isimlerden biri de çok deneyimli bir klavyeci olan max middleton'dır. genellikle rea'nın seslendirdiği parçaları beraber yazıyorlardı. rea'nın 80'lerin ilk yarısında çıkardığı en önemli hiti 1983'teki "water sign" albümünde yer alan "i can hear your heartbeat" şarkısıydı. rea'nın ingiltere'de en sağlam çıkışını yaptığı albüm "shamrock diaries"1985'te piyasaya çıktı. bundan iki sene sonra piyasaya sürdüğü "dancing with strangers" albümü, albümler listesinde ingiltere'de ikinci sıraya kadar yükseldi. rea'nın albümleri ticari başarıyı, 1988 yılında çıkardığı ve rea'nın o zamana kadar bütün sevilen parçalarının yer aldığı "new light through old window" albümü ile, yakaladı. bu albümün listelerde beşinci sıraya yükselmesiyle chris rea çok "populer" oldu. bu populeritenin de etkisiyle 1989 yılında çıkan albümü "the road to hell" ingiltere listelerinde 1 numaraya yükseldi. "the road to hell" 1989 ve 1990 yılının en başarılı albümlerinden biriydi. bu başarının ardından rea'nın hemen hemen her albümü 1 numara oldu. 1991 yılında çıkan "auberge"de, rea'nın 1 numara olan albümlerinden biriydi. chris rea'nın 20'den fazla şarkısı ingiltere'de hit oldu. "espresso logic" albümünde bulunan "julia" rea'nın ingiltere'de hit olan 27. şarkısı oldu.

    bildigim kadarıyla albümleri:

    whatever happened to benny santini, 1978
    deltics, 1979
    tennis, 1980
    chris rea, 1982
    water sign, 1983
    wired to the moon, 1984
    shamrock diaries, 1985
    on the beach, 1986
    dancing with starngers, 1987
    the road to hell, 1989
    auberge, 1991
    god’s great banana skin, 1992
    espresso logic, 1993
    la passione soundtrack, 1996

  • vurgunu kısaca özetlemek gerekirse:

    -eğer esnaf iseniz 1 ekim 2013 itibariyle akıllı pos cihazı satın almak zorundasınız.
    -cihazın fiyatı 590 euro.
    -alınmak zorunda olunan cihaz sayısı 2 milyon.
    -cihaz çin malı.
    -türkiye'ye getiren şirket: mt bilgi teknolojileri ve dış ticaret anonim şirketi.
    -şirketin sahibi: rte'nin kankası ethem sancak'ın yeğeni murat sancak
    -şirketin genel müdürü: mehmet erdoğan (hani 40 kilo uyuşturucuyla yakalanıp, satıcı değil içici olduğu anlaşılınca serbest bırakılan başbakan yeğeni)

    ek bilgiler:
    -590 euro ile şu an en kralından bir laptop alabilirsiniz. bu da perakende fiyatı. eğer ben 2 milyon tane alıcam derseniz, muhtemelen 200 euroya bile alabilirsiniz aynı laptop'ı

    soru:
    -birileri ahlaktan mı bahsetmişti?
    -birileri müslümanlıktan mı bahsetmişti?

    hesaplayan adam modu:
    -590 eurodan 2 milyon cihaz = 3 milyar küsür tl (iyi para)

    ithaf:
    -fışkiyeler kırıldı, ekonomi zarar gördü diyenler

    haber ayrıntıları:
    http://www.odatv.com/…hangi-akpliler-var-0110131200

  • zaten 22.00’dan sonra hayat duruyor. bir tek içkili mekanlar açıktı. dertleri de bu zaten. aranızda gecenin bir yarısı kalkıp havuza giden mi var?

    dostlar alışverişte görsün önlemleridir.

  • yav ben gerçekten işin donunda değilim de;
    30 milyon tl'lik dairenin mutfağına banyosuna bak. ben sırf işin buyundayım. 30-40bin tl harcayıp düzgün banyo ve mutfak yapmak varken şu rezilliğe bak.

    ben bu ülke insanına katlanamıyorum. gerçekten katlanamıyorum. bu kadar estetik kaygıları olmayan bir millete katlanamıyorum. 4 duvarı görse yeter, oturduğu yeri güzelleştirmeye çalışan yok.

    adam 30 milyon tl lik daireye gecekondu mutfağı iliştirmiş.

    edit: yav şu "onların geliri düşüktür. miras kalmıştır" mesajlarını anlamıyorum. ok, geliri düşükse yalıyı kiraya verir. en aşağı 10k-15k kira gelir. onunla da kendi bütçesine göre bir eve çıkar. biz de bu görüntü kirliliğini çekmeyiz.

  • ilk önce en arkadaki koltuklardan ortadakine itina ile oturulur. ardından şoförün ani fren yapması sonucu koltuktan öne doğru fırlayıp otobüsün ortasına kadar gelinir, tam o anda rezil olmamak için otobüsün içinde şu cümle yankılanır (bkz: kaptan orta kapı)

    not: bu hikayenin yaşanmış veya yaşanmamış olması gerçekten hiç önemli değil, cidden.

  • bu ne lan bunlar gercek insan mi? hani senin benim gibi yasayan, nefes alan, konusan, dusunen falan. korktum.
    dedirten videodur.

    edit: ben tusuna tikladigimda en cok begenilen entry'lerimden birinin bu olmasini sindiremiyorum. bu sozluk'te onemli olan, anladigim kadariyla, yeni bir baslik acildigi zaman ona ikinci veya ucuncu entry'i girerek kisaca laf sokabilmek olmus.

  • "10 yaşında filandım, bir çocuk markasının erkek reyonundan şort veya tişört aldı annem, daha doğrusu ben seçtim, o da itiraz etmedi. dünyalar benim oldu! içinde kendimi en rahat hissettiğim giysilerimdi. saçlarımı, amerikan tıraşı kestirince de kendimi çok beğenmiştim. o halimle bir akrabamızın düğününde kızlar tuvaletine girecektim, orada çalışan biri, “oraya giremezsin! erkeklere girmen gerekiyor” demişti de ne kadar mutlu olmuştum..." demiş oyuncu. hele o son cümleyi okuyunca içim cız etti. 10 yaşında dahi o çocuk kalbi bundan dolayı pır pır ediyorsa, kararına kulp takanlara bok yemek düşer.