hesabın var mı? giriş yap

  • bu uygulama denizi temizlemek ya da kökten bir çözüm bulmak için yapılmıyor. şu anda özellikle deniz tabanının dışarısıyla bağlantısı kesildiği için doğal olarak oksijen miktarı da ciddi oranda azalmış durumda. bu yüzden deniz dibine oksijen verilerek canlıların ayakta kalabilmeleri sağlanıyor. bakan da almış eline bir cihaz denize indiriyor -ki senin neyine? o da ayrı mesele.
    keşke burada boş boş yazmak yerine, bu tür uygulamaların nerelerde ne için yapıldığını teknik olarak açıklayacak ve ne derece işe yarayabileceğini tartışacak insanlar olsa.

  • üniversite yıllarından bu yana sevgili olan iki arkadaşım geçenlerde evlendi. zaten beş senedir felan birlikte yaşıyorlardı. neyse altılı bira kaptım gittim evlerine.

    ilk fark ettiğim değişiklik sifonu çekince klozete mavi bi su dökülmesi oldu. o neydi lan öyle? sonra bi baktım lavaboda taşlar var. kokulu böyle. her yer pampak olmuş. sigara sararken temizlik gerginliğinden döktüm tütünü . sonra balkonda tüttürdük dalgaları. velhasıl en temel değişiklik sterilizasyonda oluyor sanırım.

    çok mutlulardı. temiz ve mutlu. bense pis ve huysuz olarak evime döndüm. *

  • istanbul ahl'den yurtdışına gitmek üzere havalanındayım. sırada hemen önümde kara çarşaflı bir kadın ve bir adam, kabindeki polisle aralarında bişeyler oluyor, konuşmalar falan, neyse sonra geçiyorlar. sıra bende pasaportu uzatıyorum.
    kabindeki memur başlıyor söylenmeye.
    - heryerini kapatmış sadece gözleri var, yüzünü görmem lazım, kontrol için, uğraştırdılar bir sürü.
    - açtı mı sonra?
    - müslim falan bişeyler dedi, e ben de müslümanım dedim, açtı sonra.
    - nerelilermiş?
    - türkmenistan*, ya ben çok meraklıyım sanki senin karının yüzünü görmeye. zaten buradan ne ruslar, ne ukraynalılar geçiyor!!!!
    - ee evet siz de haklısınız tabi.

  • tıpkı vurulan bir askerin bir süre koşmaya devam etmesi gibi, kafaya da vücuda da sonradan dank eden bir durumdur. ilgili kişi bir kere görülmüş de olabilir, hayat boyunca da, bunun pek bir önemi yoktur. "seni tuz kadar seviyorum" diyen kızını kovup, tuzsuz yemeklerle donatılmış bir sofraya oturduğunda hiçbir şey yiyemeyen o masal padişahı gibi hissedersiniz kendinizi. bir şeyler eksik kalmıştır, çünkü o yanınızda değildir.
    onun hayalleriyle erir, onun umutlarıyla kendi kalbinizdeki ateşi güçlendirmeye çalışırsınız. birden ürkersiniz hayatınızı başkalarının hayalleri üzerine kurduğunuz için, ve sorarsınız kendinize: "acaba aşk böyle bir şey mi?"

    yıllar sonra gelen edit: kardeşim yeter oylamayın şu entry'yi artık ya. hayır yani bir gaflet anıma gelmiş, hislenip yazmışım ama bu kadar da kafasına kakılmaz ki insanın canım? siz hiç hormonlarınızı tuşlara dökmediniz mi insaf edin, 1900 küsür entrym daha var sözlükte biraz da onları kafama kakın, yetişir artık be.

    (merak eden varsa da söyleyeyim, born to touch your feelings'i de 4 yıldan beri dinlemiyorum. hadi dağılın.)

  • benim gibi bir yetenek düşmanına bile resim çizdirmeyi başarabilmiş yöntemdir. kulağına yeteneğini fısıldar ve içindeki kızıl canavarı uyandırır.

    'resim yapmayı öğrenin' diye başlar,
    'yapamaz mısınız?
    yapabilirsiniz! üstelik şimdi resim yapmak üzeresiniz. ' diye devam eder ve 'tab'ooolum bakma sen o kadar sığır bi adam da değilsin esasında lan' mesajını işler. sen 'valla mı nasıl lan harbi mi' iç sesiyle okumaya devam edersin.
    conni gordon'un ressam olabileceğinizi anında kanıtlama yönteminin kullanılması başlangıç için uygun bir yoldur. (iddialı)

    aşağıdaki conni gordon egzersizini uygulayın. göreceksiniz ki sadece dağların biçimini değiştirerek, ufkun yüksekliğini değiştirerek, ağacın dallarının ve yapraklarının sayısını, biçimini değiştirerek veya resimdeki başka öğeleri değiştirerek, başka başka birçok görünüm elde edilebilir.

    başlamadan önce, birkaç dakikanızı vererek, gökyüzü, tepeler, bir ağaç ve bir de gölden oluşan basit bir manzara çizin.
    aynı manzarayı çizmek için kullanacağınız conni gordon yöntemi şu basamaklardan oluşur:

    birinci basamak - anahatlar:

    https://i.hizliresim.com/oydkxq.jpg
    (şu resmi bir köşeye açın ve yönergeleri uygulayın)

    büyükçe bir dikdörtgen kutu çizin; merkezine bir nokta koyun. nokta ile kutunun alt kenarı arasındaki uzaklığın yarısından yatay bir çizgi çekin. sonra, bu çizgi ile merkezdeki nokta arasına inişli çıkışlı bir çizgi çekerek değişik yüksekliklerde bir tepeler dizisi yerleştirin.

    ikinci basamak - destek:

    https://i.hizliresim.com/qp2jmk.jpg

    çizginin üstünde kalan beyaz alan gökyüzü alanı olarak destek sağlayabilir. tepe yamaçlarını kalemi çok bastırmadan çizgilerle doldurarak gölgelendirin ve kalemi daha çok bastırarak su yüzeyini gösteren çizgiler oluşturun; ama göl alanının tümünü bu çizgilerle doldurmayın.

    üçüncü basamak - biçim

    https://i.hizliresim.com/6ynq3v.jpg

    göl kıyısı boyunca uzanan tepelerin eteklerine değişik boylarda gelişigüzel sazlıklar çiziktirin. kutunun tepesinden alt kenarına kadar uzanan 's' biçiminde bir ağaç gövdesi çizip içini doldurun. gövdeye daha kısa, 'y' biçiminde dallar ekleyin.

    dördüncü basamak - ayrıntılar:

    https://i.hizliresim.com/rodxm7.jpg

    ağacın ana dalları arasına kabaca çizilmiş, yaprak biçimlerinden oluşan başka başka büyüklükte, koyu, kıvrık yaprak kümeleri yerleştirin ve bunları yeni dallar çizerek ana dallara bağlayın. yeri, eğimli çayır ve yaban otu alanlarıyla kaplayın.
    nasıl, kolay değil miymiş!

    kaynak: tony buzan - aklın gücü(head first)

    not: valla oluyor. kendi çalışmalarımı bilahare aktaracağım.

    edit: aktaramadım.

    (bkz: https://youtu.be/qmklnnfy_x0)