ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
27 şubat 2019 rte'nin paylaştığı tweet
-
milyonlarca insanin oy verdigi partilerin bir ulkenin cb’si tarafindan asagilandigi, terorist ilan edildigi utanc verici twittir.
https://twitter.com/…tatus/1100651748602056705?s=21
bir ulkenin en yuksek konumindaki sahis twit atmaz, varsa bildigi geregini yapar.
bahçeli'nin yks barajları düşürülsün açıklaması
-
ulan 81 ilde bu kadar üniversite açılmışken, hala baraj altı kalanlar bırakın boğulsun. bomboş açıklama. ülke yanıyor, adamın derdine bak aq.
hanımeli çiçeklerinin balını yemiş efsanevi nesil
-
80'lerin sonunda 90'ların başında çocuk olanların yaptığı eylemdir. renkli renkli çiçekler toplanır, sapçık özenle çıkarılır, ve sapçığın dibindeki o tek damla tatlı sıvı emilirdi.
yurtdışındakiler türkiye'ye dönmeyi düşünür mü
-
5 sene ingiltere'den sonra şu an 4 yıldır ispanya'da yaşıyorum.
iş olarak şu an ki maaşımı alabilsem (extra mesaisiz, nitekim burada extra mesainin parası veriliyor türkiye'de verilmiyor. ki ispanya da diğer avrupa ülkelerine göre maaşlar düşük ama yinede türkiye ye göre çok daha iyi) ve türkiye'de kendimi güvenli hissediyor olsam kesin dönerim ama özellikle güvenlik konusunda - kadına şiddet, suriyeliler, terör- kısa vadede böyle bir şeyin sağlanacağını maalesef düşünmüyorum...
yoksa burda ne kadar arkadaşım olursa olsun (ki burada doğup büyümediğim için zaten 100 tane arkadaşım yok, 10 tane vardır) ailem yok, çok yakın can dostum yok, ama maaş iyi ve güvenli hissediyorum işte.....
voldemort'un en büyük hatası
-
ateşten bitme her kibirli iblis gibi egosuna yenik düşmesi, hepsini istiyorum hepsini şımarıklığına kapılmasıdır.
halbuki akıllı insanlar alabilecekleri kadarını alırlar, taşıyamayacakları yükün altına girmezler. arifler ise hiçbir şey almayıp hepsini asıl sahibine naklederler.
aptal, kibirli ve cahiller kendilerine ait olmayan gücü kendilerinden bildikleri için hep daha fazlasına göz dikerler. sonunda kader onların bu boş hırslarını ıskartaya çıkarır. başlarda onlara yol vermesinin sebebi ise onlara karşı koyacak gücün ortaya çıkmasını ve savaşa hazır hâle gelmesini sağlamaktır. böylece âlem kendi dengesini korur. bu dengenin asli hâli iyiliğin ve kötülüğün karanlığın ve aydınlığın belirli bir vasatta diyalektiğini sürdürmesini temin etmek içindir. iyilik de bu yüzden hep vasattır, aşırılığı ve kibri sevmez.
yüzüklerin efendisi'nde sauron'un hâkim olduğu bir dünyayı düşünemeyiz mesela. b.k gibi, her şeyin yok edildiği kapkaranlık bir hayat neye yarar. sadece ibne sauron'un egosu tatmin olsun diye mi amk.
the office
-
muhtemelen defalarca söylenmiştir ama yine de biraz detaylı olarak açıklayayım: the office'in amerikan versiyonunun ilk sezonu size tırt geliyorsa bunu görmezden gelmenizi tavsiye ederim çünkü ilk sezon tamamen ingiliz versiyonundan uyarlamadır.
michael scott'ın ingiliz karşılığı olan david brent'i oynayan ricky gervais; işinde kötü olan, çalışanlarına da kötü davranan, başkasının yerine utanma isteği doğuracak espriler ve hareketler yapan birini çok iyi canlandırmış olsa da nedense bu konseptteki bir insanı ya steve carell iyi oynayamadı ya da bir ingiliz üzerinde doğal duran bu rol bir amerikalı üzerinde eğreti durdu.
neyse dizinin berbat geçen ilk sezonunun ardından steve carell, the 40 year old virgin filmi ile sempatik bir salağı çok iyi oynadığı için ve film de amerikada o dönemde iyi anlamda patladığı için dizinin yazarlarından olan greg daniels, michael scott'ı da ikinci sezonda uyuz olunan bir tipten sempatik bir salağa dönüştürme kararı alıyor. ki bu kararına diğer senaristler karşı çıksa da son söz greg abimizde olduğu için diğerleri de paşa paşa bu karara uymak zorunda kalmışlar.
işte bu karar sayesinde the office'i ilk kez izleyen çoğu kişi "ilk sezonu izledim ama beğenmedim" diyerek diziyi bırakıp bir efsaneden mahrum kalıyor. birinci sezonda diziyi bırakan birilerine denk geldiğinizde onlara şefkat gösterin.
edit: "ilk sezonu izlemeden ikinci sezona başlayayım mı?" gibilerinden neredeyse yirmiden fazla mesaj aldım. 1 bölümü 20 dakika olan 6 bölümlük ilk sezonu izleyemeyecek kadar vaktiniz değerliyse zaten hiç başlamayın. anime fillerı izlemiyorsunuz sonuçta, size "bu bölümleri atlayın" diyecek halimiz yok. bu yüzden artık "ilk sezonu izlemesem olar mığ?" gibilerinden komik sorular sormayın, tşk. kaldı ki ilk sezon da iyidir ama dizinin reyting olarak istenen seviyeye gelmediği ve neredeyse iptal aşamasına gelindiği için "berbat" ve "tırt" terimlerini kullandım.
1 kasım 2015 genel seçiminin tek cümlelik özeti
yaran fıkralar
-
ilaçlı böbrek filmi çekilmeden önce ilaç alerjisine karşı asistan, hastaya soruyor:
- daha önce bu film çekildi mi amca?
* hee çekildi...
- böyle ilaç verildi kolundan değil mi?
* verildi...
asistan daha ilacı kolundan verir vermez amca şoka girip mosmor kesilmiş.
koşuşturma, müdahale, boğazına hortum sokmanın ardından hasta yoğun bakıma alınmış.
asistan tonla fırça yemiş. hastaya sordum dese de kimseyi inandıramamış.
amca yoğun bakımda kendine gelir gelmez asistan damlamış yanına...
- hani bu ilaç daha önce sana verilmişti?
* hee verildi. gene böyle olmuştum...
edit: debe için teşekkürler...
artistlenen çocukları tek başına döven çocuk
-
birisinin kafasına tekme atmak istiyorsun. iki seçenek var. ya ayağını kafasına kadar kaldırıp vurucan ya da yüksek bi yere cıkıp kafa hizasına gelince topa vurur gibi vurucan. arkadaş zor olanı yapmış. vay amk.
debedit: aynı başlıkta hem daha çok favorilenen hem daha çok sukela alan (bkz: #50815797) no'lu entry ile onbinsekizyuzellibir james bond'a hakkını verelim lütfen.
bu şartlarda bu entry de nasıl debe'ye girmiş anlamış değilim. (bkz: debe listesine müdahale edilmesi)
avm'de öpüşen çifti uyaran kişinin bıçaklanması
-
yeni bir ''öpüşen çifti uyaran kişinin bıçaklanması''' olayı daha. adam ahlak bekçiliği yapacağım derken dört yerinden bıçaklanmış. ilginç olan ise bıçaklayan gencin tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılması olmuş.
http://t24.com.tr/…isi-4-yerinden-bicaklandi,342852
edit: çocuk serseridir değildir bilemem; maganda da olabilir, akp'ye de oy verebilir ya da kültürlü, birikimli de olabilir. bu haberi böyle yorumlamıyorum. bugün sevgilisiyle öpüştü diye tepki gösteren yobaza hiçbir tepki gelmezse yarın bir gün sevgilisiyle el ele tutuşana salça olur. yine tepki gelmezse kadınların yalnız başına dışarı çıkmalarına salça olur. bunların özelliği budur zaten. mahkemenin de yaralayan genci serbest bırakması bu açıdan emsaldir. yıllardır muhafazakar, gerici yaşamı hayatın her yerine zorla sokmaya çalışmak buna benzer sonuçlar doğurabiliyor.
erkek yazarların saç tıraşı için ödediği ücret
-
siz anket doldurun ben başka bir şey demeye geldim.
adam yazmış ki; saç,sakal, kulak vs vs. 250tl ödedim... nesin amk sen king kong musun? chewbacca mısın? 250 tl' ye iç anadolu' da 10 dönüm tarlaya biçer döver giriyor.
edit: edit-imla
özlem tekin
-
trt de staj yaptıgım yıllarda kendisine çekim öncesi mikrofon takmaya calışmıştım. vucuduna dokunmamak için özen gösterirken bocaladım kablolar dolandı vs sonra aldı mikrofonun yakaya takılacak kısmını alttan sokup tshirt ünün içinden geçirip yakasına taktı "aha bukadar iki elinle bişeyi dogrultamadın amk çaylagı" der gibi yüzüme bakmıştı.
bir de şunu eklemek isterim, kendisiyle o gün 3 ayri mekanda çekim yapmiştik. gün boyunca nereye gitsek minübüsün en arkasında stajerlerle oturmustu. sanki okul arkadasimiz gibi muhabbet etmiştik. gördügüm kadariyla egolarindan arinmis ve çok alcak gönüllü bir insan o yüzden bu alemden elini etegini çekmeye karar vermis olabilir.