ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
9 eylül 2020 sivas valiliği covid kararı
-
sivas valisi salih ayhan: "pozitif olduğu halde evinde bulunamayan ve toplum sağlığını tehdit eden kişiler, kyk yurtlarına alınarak karantina sürelerinin tamamlanması sağlanacaktır.
yurtlarda kalma süreleri boyunca oluşacak olan konaklama, yemek vb. masraflar da kendilerinden tahsil edilecektir."
gerçekten tüm türkiye'de uygulanması gereken örnek karardır hatta masraflarıda iki kat yazarak devletin ekonomik yükü azaltılsın ;)
kaynak
edit: çankırı,afyonkarahisar ve mardin valilikleri de aynı kararı almış bulunmakta
edit: tüm türkiye geneli artık (bkz: 11 eylül 2020 içişleri bakanlığı kararı)
oruç tutmak
-
nedendir bilinmez inançsız kesimi daha çok ilgilendiren ibadet.
yıllardır orucumu tutarım çok şükür. tutmayan bir kimseye de 'neden tumuyorsun ulan?' diye kızdığımı, ulu orta yiyen adama 'sen nasıl bana saygı göstermezsin?' dediğimi hatırlamıyorum. aksine umrumda bile değil. çünkü birinin yanımda yiyip içmesi beni zerre kadar enteresa etmiyor. canım yeme içme çekmiyor. çekse bile ecrim artmış olur çekmiş olduğum sıkıntıdan mütevellit.
keşke benim orucum da yiyip içenleri rahatsız etmese. ben aç kalıyorum çilesini başka biri çekiyor. hep bir hazımsızlık hep bir hazımsızlık. halbuki biz malız boşu boşuna aç susuz kalıyoruz. bırak da aptal aptal karanlıklar içinde yaşayalım işte. sana oruç tutmamandan ötürü laf dokundurana kızıyorsun da sen niye oruçlu ile uğraşıyorsun ki?
bu tip olaylarda hz. ali'ye (r.a) ibadet ettiği için boş işlerle uğraştığını emeklerinin zayi olduğunu söyleyen bir kafiri hatırlıyorum. kafir diyor ki, öldükten sonra dirilme yoktur. hz. ali de diyor ki, 'eğer sizin dedikleriniz doğru ise benim bir zararım olmaz. (yani en fazla biraz kendimi yormuş olurum. abdestti namazdı oruçtu.) ama ya benim dediğim doğru ise o zaman siz çok zarar edersiniz'
edit: 'ya varsa' kıssasından ötürü 'böyle bir anlayışla ibadet edilir mi?' diye çok tepki gelmiş. değerli yazarlar, allah aşkına 'ya varsa lan?' diye ibadet eden birini gördünüz mü siz? ya da hz. ali'nin ya varsa diye ibadet ettiğini mi sandınız? oradaki cümle, karşısındaki adamın düşünce dünyasında bir sarsıntı yaratıp düşünmesine sebep olmaktır. hepsi bu. yapmayın allah aşkına ya varsa diye ibadet etmek nedir? kimde gördünüz?
breaking bad'in türk versiyonuna isim önerileri
-
uyuşturucu işine giren kimya öğretmeninin kurtuluşu.
stv
edit: imla
6 mayıs 2019 istanbul seçimlerinin iptal edilmesi
-
diktatörlük hayırlı olsun.
200 yıllık uykusundan uyanan türkiye
-
antep terbiyeli külbastı kadar uyandırıcı değildir. buyrun hep beraber bakalım,
malzemeler:
8 parça kuzu külbastı
3 diş sarımsak
1 adet kuru soğan
4 yemek kaşığı zeytinyağ
2 yemek kaşığı nar ekşisi
1 tatlı kaşığı biber salçası
1 tatlı kaşığı kuru kekik
1 çay kaşığı tuz
1 çay kaşığı toz kırmızı biber
1 tutam karabiber
-yukarıda bahsettiğim gibi,külbastı alırken mutlaka kasabınıza inceltmesini söyleyin ki evde uğraşmak durumunda kalmayın.
-derin bir kap içerisine soğan ve sarımsağı rendeleyin,zeytinyağ,tuz,baharatlar,nar ekşisi ve salçayı ekleyip iyice karıştırın.
-dövülmüş et parçalarını bu karışımın içerisine alın ve et parçalarını iyice sosa bulayın.
-tüm parçalar iyice soslandıktan sonra, etlerin bulunduğu kabı streç film ile iyice sarın ve buzdolabına kaldırıp 1 gece dinlendirin. ( bu tarifi hazırlamak gerçekten çok kolay,tek yapmanız gereken bir gece önceden soslayıp hazırda bulundurmak.haberli misafir için son derece ideal bir tarif.)
-1 gece dinlenen etleri dolaptan çıkartın.
-etleri pişireceğiniz tavayı ocağa alın ve 1 çorba kaşığı kadar sıvı yağ ekleyip ısıtın.
-ben bu işlem için emsan griss panda tava kullandım.
-tavanın yanmaz,yapışmaz özelliğinin yanı sıra,ön kısmındaki tasarımı sayesinde,pişen etleri ön kısma alıp,fazla yağını bırakmasını sağlamak mümkün.
-böylece istemediğiniz fazla yağlardan en başından korunmuş oluyorsunuz.
uyandırıcı etkisi klinik deneylerle kanıtlanmıştır. (üstelik 200 yıl da sürmüyor)
indirim gören suudi arabistan kadınları
-
(bkz: black friday)
fikret orman
-
geldiğinden beri yıldırım demirören'in pisliğini temizliyor.
borçlarla başladı, statla devam ediyor, en son dün de liverpool meselesini halletti.
yıllar sonra editi: ellerim kırılaydı da şunu yazmayaydım. efsane başladı, kestane bitirdi. beşiktaş tarihinde süleyman seba gibi yâd edilme şansını kendi elleri ile itti.
türklere özgü memleket sorma takıntısı
-
finlandiya'ya gittiğimde ofiste ilk gün türkiye'nin hangi şehrinden olduğum sorulmuştu. sadece finler değil, almanlar ve amerikalılar da sormuştu. tipik insan merakını sadece türklere özgüymüş gibi düşünen ve bunun üzerinden milletini aşağılayan salaklara ne desem az. memleket nere diyen insan seni merak ediyordur. senle iyi veya kötü bir bağ kurma arayışındadır.
debe editi: duygularıma tercüman olmuşsunuz diye bir sürü arkadaş yazdı. hepsini buradan ricalarımı iletiyorum. eskiden osmanlı sarayındaki devşirme tipler türkleri aşağılarmış, senelerdir de ab ve abd'den fonlanan batı köpekleri yapıyor bunu. kendinize, emeğinize, ülkenize sahip çıkmanız dileğiyle.
tek başına sinemaya gitmek
-
bayılırım.
öncelikle bir konuda anlaşalım. sinema neden birileriyle gitmek zorunda olduğunuz bir aktivite olsun ki? kim demiş bunu? sinema, ne birileriyle gitmek ne de tek başına gitmek zorunda olunan bir aktivitedir. kimi o şekil sever, kimi bu şekil sever. ben tek başına gitmeyi daha çok severim, etrafımda bıdır bıdır konuşan, hışır hışır paket karıştıran, cart curt fermuar çeken tiplerden de pek hazzetmem. bu konularda tam bir emekli öğretmen huysuzluğundayımdır. dolayısıyla ilk kez seyredeceğim bir filmi, özellikle de sevdiğim bir yönetmenin merakla beklediğim bir filmiyse, tek başına izlemeyi başkalarıyla izlemeye daima tercih ederim.
yanımda bir şeyler konuşan, anlamadığı yeri soran, dikkatimi dağıtan birini istemem. daha önce izleyip beğendiğim bir filmi yeniden izlemek istersem, o vakit biriyle gitmeyi -özellikle de filmi görmesini istediğim birini- tercih edebilirim.
hiç tanımadığım şehirlerde tek başıma sinemaya gitmeyi de severim, tanıdığım şehirlerde sinemaya gitmeyi de severim.
sinemaya gitmeyi severim bir kere. biriyle ya da yalnız, hiç fark etmez.
shoegaze
-
bu müzik türünde, rüyalar aleminde çıktığınız gezintiden başınızı döndüren hislerle geri dönmeniz muhtemeldir. içinize işler ve zihninize yerleşir. sevenleri, bu türün örnekleri tarafından esir alınmaya meyillidir çünkü shoegaze bir çeşit aşk gibidir. blaue blume grubunun epoch şarkısı ise bu türde verilmiş olan en güzel örneklerden biri olabilir;
youtube
spotify
''i saw you forever at the party
i never thought you'd see me
i saw you forever at the party
i never thought you'd see me
i saw you forever at the party
i never thought you'd see me
i saw you forever at the party
i never thought you'd see me
that night when i drank my wine it was like the music tinted the air
one particle louder, more demanding than the other
in an inferno of color
we rushed through the streets gullible and smiling
hand in hand, not far from the end where we stood and watched
while the city collapsed in the horizon like a burning cathedral
you kissed my ear and whispered something and threw yourself
into the flames, and i quickly followed
´cause you were mine
i saw you forever at the party
i never thought you'd see me
i saw you forever at the party
i never thought you'd see me
i saw you forever at the party
i never thought you'd see me
i saw you forever at the party
i never thought you'd see me
scornfully we laughed while the fire consumed our loving bodies
left were only the ashes that burned in the morning wind way up in the sky
it was in those days the recession raged and meteors burned in
the atmosphere over russia
we didn't change the times and we really didn't care!
life beneath the sun was like a dream to us, the lucky ones, the lucky ones
i you want me, tell it before the sun rises, tell it before the swans fly away
i you want me, tell it before the sun rises, tell it before the swans fly away
i you want me, tell it before the sun rises, tell it before the swans fly away
i you want me, tell it before the sun rises, tell it before the swans fly away
love me forever, until the sunlight blows up in our sleepy eyes
love me forever, until the sunlight blows up in our sleepy eyes
ha ha ha''
yaran direniş diyalogları
-
bencokgec: lan iniyorlaaarrr en az 100 tane çevik var orda hişşşş beyleeer
çarşılı: en az üç tane toma getirmemişlerse protesto ediyoruz kankalar bugün o kadar dedik iki tane sarmıyor diye.
öbür çarşılı: anlayışsız bu herifler ya.