hesabın var mı? giriş yap

  • basrollerini robert duvall ve michael keaton'in paylastigi, konusu futbol olan bir film.
    eski bir kalecinin, iskocya'nin kucuk bir kasabasinin ikinci ligdeki takimina antrenor olmasi sablonu uzerinde gelisir ve takiminin makus talihini degistirebilmesi icin, "iskocya kupasi"ni kazandirmasi gereklidir.
    soundtracklerin altinda imzasi olan muzisyen ise, gadasinda pena salladigim mark knopfler'dir.

  • tahminime göre bahse konu aylık 27 bin 500 lira para ersin düzen'e sadece program moderatörlüğü için veriliyor.

    stadyum denilen program bir dış yapım! yani x bir şirkete de para ödeniyor.

    bu tip programlar neden dış yapıma verilir malumunuzdur.

    ulan sen trt'sin, yayın kuruluşusun, maaşlı çalışanların, işini bilen adamların var. koyarsın oraya bir spiker, 3 yorumcu, aylık maaşlarını verirsin olur biter.

    bir stüdyo programı neden dış yapım olur trt bunu açıklasın önce!

    edit: kısa bir araştırma ile söz konusu şirketin sahibinin de ersin düzen olduğu görülüyor;

    ers prodüksiyon reklamcılık ve organizasyon ltd.şti

  • badem bıyıklılar, ülkenin bu güzel insanlarının gençliğini ve umutlarını çaldınız. yatacak yeriniz yok. boğazım düğümlendi, ne diyeceğimi bilemiyorum.

    edit: aslında ne diyeceğimi biliyorum. 18 yaşında bir çocuk korkmadan kendini ifade edebiliyorsa, benim bu yaşımda korkup çekinmem saçmalık olur .artık kaybedecek bir şeyimiz kalmadı. yıllarımızı çaldınız, haksızlık, adaletsizlik, hukuksuzluk yaparak kendinize ve çevrenize bir padişahlık yarattınız. çevremdeki gençlere bakıyorum telefonlarında sahibinden ve maçkolik uygulaması var. çocuk hayal kurmak istiyor, açıyor bir araba bakacak ama araca her gün zam geliyor. hesap yapıyor, hiç para harcamadan tam 4 yıl boyunca çalışması lazım. bakıyor ki olacak gibi değil, geriye tek bir şey kalıyor, o da kumar. maçkolikten maç bakıp cebindeki 3-5 kuruşu da yine malum şahıslara kaptırıyor. bu tam anlamıyla ülkemizdeki kölelik sisteminin bir özetidir. pandemi dönemi başlamadan önce oyun konsolu almaya karar verdim, aldım ve üzerine sokağa çıkma yasakları geldi. ardından oyunlar ilgili bilgi almak için konsolun türkiye sayfalarından birisine üye oldum. konsol satışları patlayınca yetenekli bakanımız! ve kayınpederinin aldığı karar ile konsollara %50 vergi getirildi. bu verginin eylül ayına kadar olduğu söylendi ve o çocuklar da buna inandı. bugün o verginin yılbaşına kadar uzatıldığı açıklandı ve sayfada o gencecik çocukların hayal kırıklıklarını okudum. maalesef onlar da anladı ki biz bu hükümetin vatandaşları değiliz, müşterisiyiz.

  • bir türlü kıvamını tutturamadığım tatlıdır.

    sanırım benim cihazlarda bir sorun var aq

  • aklıma şu fıkrayı getiren durum

    carlo italya'da bi fabrikada iscidir bi gun charles de gaulle fabrikayi ziyarete gelir. carlo'yu gorunce "carlo bu sen misin inanmiyorum!" der sarilirlar. degaulle beraber guzel anilarini anlatir gider. mudur cok sasirir "vay be" falan. bir kac ay sonra nixon ziyarete gelir carlo'yu gorunce "oo carlo!" der kucaklasirlar. fabrika muduru "yok artik carlo utanmasan papayi da taniyacaksin" der. carlo "taniyorum tabi" der. mudur inanmaz. "bu hafta sonu ayinde halkin arasinda bekleyin ben balkonda papanin yanina cikicam der". mudur gider halkin arasinda bekler. carlo papanin yaninda cikar. kalabaliga bir bakar mudur bayilmis yerde yatiyor. kosarak balkondan iner yanina gider etraftaiklere sorar "beni balkonda gorunce mi bayildi?" diye. ordan biri yanit verir: "yok arkadaki iki japon "bu bizim carlo da yanindaki takkeli kim?" deyince bayildi".

  • artık kullanmadığım bir spor aletini 800 liraya ilana koydum. elemanın biri “abim, canım abim 500 olsun hemen gelip alayım” diye mesaj attı. ben, o fiyata olmaz ama 750 olsun dedim. arkadaş başladı yok sakatlık geçiren birine alacaklarmış arkadaşlarıyla da, parayı çıkaramıyorlarmış da, sevaba girermişim de. neyse o biraz çıktı ben biraz indim anlaştık.

    abim gelecek almaya dedi. numaramı istedi. sözde abisi aradı beni aletin ebatlarını sordu. sedan arabaya sığar mı? yoksa babamın arabasıyla geleyim dedi, sığar dedim. buluşma yerine c serisi mercedes ile geldi. abi bakalım sığmazsa pederin x5 i alıp geleyim dedi. neyse bir şekilde sığdırdık, aldı gitti. ben de salaklığıma gülüp el salladım arkasından.

  • siyasi rengini belli etmesine-dahası siyasi bir düşünceye sahip olmasıyla- sadece muhalif olma adına değil, gerçekten yıllar yılı genç dimağımızı bütün o saçmalıklar bütünü içinde yerli yerine oturtacak eşsiz kaynaklardan biri olan dergi (idi). şaka gibi ama tam tamına 146 sayı çıkmıştır. türkiye de bir daha bir müzik dergisi 13 yıl boyunca bu kadar sayı çıkartabilir mi bilemiyorum.

    http://resetmagazine.net/…yi46/muzik/roll-over.html

  • lordum oturun isterseniz ..kafayı baya iyi bulmuşsunuz...biraz çekirdek yiyin iyi gelir...
    (bkz: marshall yardımı)
    1957 yılına gelindiğinde abd yardımının ön gördüğü koşullar neticesinde yapılan gizli anlaşmalar ile hükümetin( yok chp değil demokrat parti başta o zaman) emri sonucunda türkiye'deki uçak üretimi tamamen durdurulmuştur. fabrika daha sonraları uçak üretimi yerine traktör ve çeşitli makine parçaları üretmeye devam etmiştir.
    aselsan kuruluş 1975, rte askeri kantinde sucuk satıyor...
    savunma sanayi müsteşarlığı kuruluş 1985, bilal ilk defa babacığım dedi...
    tai kuruluş 1984, selçuk bayraktar artık tuvaletini kendi başına yapıyor...
    tusaş motor sanayi kuruluş 1985, ailenin en zekisi sümeyye doğdu, bilal telefonu sümeyyeye ver...
    roketsan kuruluş 1988, rte darphane işçileri grev sözcüsü..2012 de grevi yasakladı.. bu arada 1981 de mezun olduğu üniversite diploması yerine lise diplomasıyla başvuruda bulundu ehliyet için ...
    geçmişten gelen bir tane bilgi birikimi olmaması cidden çok mu zor, çok mu zorlanıyorsun, çok mu zorluyorlar seni... kıyamam sana lordum...