hesabın var mı? giriş yap

  • milliyet gazetesinden ayşegül kahvecioğlu'nun haberinde ayrıntılarını verdiği yasal düzenlemedir. milliyet

    özetle
    1- günlük erişimi 1 milyondan fazla olan sosyal ağlar türkiyede bir temsilci bulundurmak zorundalar.
    2- temsilci belirlemeyen sosyal ağların bant genişliği yüzde 95 oranında daraltılacak.
    3- bakın bu çok önemli: sosyal ağlar, türkiye'deki kullanıcıların verilerini türkiye'de barındırmakla yükümlü olacak.

    tahminimce bu maddeler şu anlama geliyor: "biz site kapatamayız, 'diktatör' derler; bir şartları zorlaştıralım, siz çekilin ülkemizden." zaten bu kafayla gidersek herhangi bir yabancı menşeli dizi, oyun veya film platformunun ülkemizin pazarına girmek isteyeceğini düşünmüyorum. hello orta doğu

    edit: sherosky nickli yazarın mesajını iletiyorum. aynı haber benzer başlıkla 8 nisan 2020'de de yayımlanmış. yani son zamanlarda kişilere edilen hakaretlerle ilgisi yok. önceden planlanmış her şey.
    edit2: 'ayaaan' nickli yazarın mesajı olaya farklı bir ışık tutuyor: "3 numaralı madde ile ilgili bir bilgilendirme yapayım; 1 hafta önce varlık fonu(berat albayrak) turkcell'i satın aldı. türkiye'de en büyük veri merkezi turkcell'in ve daha büyüğünün inşaatı tekirdağ'da devam etmekte. bu platformların veri merkezine gelmesi demek devasa veriyi burada barındırması, devasa paralar ödemesi demek." (bkz: #109665004)

  • "barış için bir çocuğuna da sen türkçe isim ver" desen foşşik tece olursun ama.

    sikim gibi kampanya

  • dün yine boyun ağrıları ile uyanınca, bütün günümü bu işi araştırmaya koyuldum. epey detaylı araştırmalarımı bu dertten muzdarip talihsiz insanlarla paylaşmak isterim. kendimi bildim bileli bu derdi çekerim. eğer rahat yatamamışsam, evimde değilsem, uyurken o anlık sinirle yastığı atmışsam korkunç baş ve boyun ağrıları ile uyanırım. ancak bazı insanlar bu konuda şanslı oluyorlar. yada böyle bir dertleri olmuyor. kafalarının altında kırlentle bile yatabiliyorlar. evet kıskanmıyor değiliz. nazar değdirmeden konumuza geçelim.

    öncelikle yatış tarzınızı bilmeniz gerekli. bu sorunun cevabı, genellikle 'uyumak için yatağa ilk girdiğinizde hangi şekilde uykuya dalıyorsunuz' sorusunun cevabıdır. genelde üç farklı yatış pozisyonu var. yüzüüstü, sırtüstü ve yan. insanların %80'i yan yatıyormuş. %15' i sırtüstü, %5'i ise yüzüstü.

    peşin peşin söylemek gerekir. benimde yatış şeklim olan, en sağlıksız yatış şekli yüzüstü yatmak. hatta bugün boyun ve bel ağrılarımda, uzun zamandır benimsediğim bu yatış şeklinin epey bir katkısı olduğunu artık biliyorum. bu konuyu araştırırken yatış şeklimi de düzeltmem gerektiğine karar verdim. eğer siz 'yok ben bu şekilde yatıcam' diyorsanız o zaman bu yatış şekline uygun yastıklar edinmek zorundasınız. hem yüksek bir yastık kullanıp, hemde yüzüstü yatarsanız o sabah ağrı ile uyanmaya hazır olun. nedeni ise basit. baş, bel ve omuriliğin olabildiğince doğal halini koruması gerekir. siz yüksek bir yastık koyup başınızı yükseltiyorsunuz. omuzlarınız aşağıda, beliniz ise başınız yüksekte olduğundan kırık bir pozisyonda kalıyor. bu da oradaki eklemlere ve omuriliğe ek baskı demek. bu yüzden yüzüstü yatacaksanız alçak ve orta-yumuşak bir yastık kullanmanız gerekir. ama yinede yüzüstü yatmanızı önermem.

    sırtüstü yatış daha rahat bir yatış şeklidir. ancak bütün gece bu pozisyonda yatmayı henüz beceremedim. daha doğrusu bu pozisyonda uykuya dalamıyorum. hareket etme isteği doğuyor nedense. ancak hiç hareket etmeden böyle yatıp böyle uyanan tuhaf insanlar da var.
    bu yatış şekli için en iyi yastık türleri ortopedik yastık diye aratınca çıkan
    modeller. görsel
    şöyle bir tarafı düz diğer tarafı yarım daire şeklinde kabarık olanlar. sırtüstü yattığınızda başınızı o yüksek olan yere koyuyorsunuz. böylece başınız ve boynunuz arasında hem boşluk kalmıyor hem de başınız çok yukarı çıkmadığından baş-omuz-gövde doğal şeklini koruyabiliyor. bu yastık modeli yan yatış şekli için de uygun olabiliyor. ancak kesinlikle böyle bir yastıkla yüzüstü yatmayın. tecrübe etmiş bir insan olarak söylüyorum, sabah öyle bir uyanırsınız ki durumunuzu 'kamyon çarpmış' sözü bile özetleyemez.

    gelelim insanların en çok tercih ettiği uyku pozisyonuna. yan yatış, en rahat yatış şekli olan cenin pozisyonunu da içinde barındırdığından aslında en uygun yatış pozisyonu olarak gösteriliyor. ancak bu yatış şekli de diğerlerinde olduğu gibi doğru yastıkla rahat bir uyku vaat ediyor. yastık olmayan bir durumda yan yattığınız zaman, başınız ile omzunuz arası boş kalır. bu durumda hem boynunuz hemde omzunuz ağırır. ancak omzunuz ile başınız arasını, yine doğal şekle yakın tutacak bir yastık tercih ederseniz sorunsuz bir uyku geçirebilirsiniz. sırtüstü örneğinde gösterilen yastıklarla beraber orta yükseklikte ve orta yumuşaklıkta bir yastık tercih etmelisiniz. insanların bu yatış şeklinde yaptığı en sık hata iki yastığı üst üste koyup yatmak. bu da yazımızın başında söylediğimiz vücut doğal şekline uygun değil. baş çok yükselirken bel kırılıyor ve boyun kısmına da gereksiz bir yük biniyor.

    tavsiyem yukarıda bilgileri baz alarak size en uygun yastığı bizzat deneyerek almanız.

    başka bir konu da doğru yatak seçimi ancak o konu hakkında fazla araştırmam olmadı. ancak bu konu hakkında size bir ön bilgi olması açından şunları söyleyebilirim: işin püf noktası belirttiğimiz gibi vücudun doğal şeklini olabildiğince korumak. örneğin yastığınızı uyku pozisyonunuza göre belirlediniz. ancak yatağınız yumuşak olduğundan dolayı içine gömülüyorsanız, bel kısmınız aşağıda kalıyorsa yastık seçiminizin bir anlamı olmayacaktır.

  • (bkz: 12 temmuz 2023 gavs hazretlerinin vefat etmesi) başlığı ile başlayan şuur kaybı.

    öncelikle moderasyona soru: sözlükte iktidar veya tarikat dayatmalarının kuralları mı hakim?

    başlığı açanla, yazanlarla ve ölen kişiyle ilgili bir sorun değil bu. direkt sözlük yönetimi ile alakalı bir sorun, şuur kaybı.

    çok uzun yıllardır ekşi sözlük okuru ve uzun yıllardır da yazarıyım. bu kadar büyük bir moderasyon faciası ile karşılaşmadım.

    başlıkta geçen "gavs hazretleri" ifadesinin bu platformda format gereği ölen kişinin adı ve soyadı ile değiştirilmesi gerekir. bunu herkes biliyor. yani başlığın 12 temmuz 2023 abdulbaki erol'un vefat etmesi olması doğru ve formata uygun olanı.

    başlık içinde bunu yazan bir takım yazarların entryleri silinmiş, ben dahil. yani moderasyon entry silebiliyor ama başlığa neden müdahale edemiyor?

    burası yazarların, bellir bir format ve kurallar dahilinde, özgür ve anonim katkıları sayesinde oluşan bir platform değil mi?

    artık sözlükte iktidar veya tarikat dayatmalarının kuralları mı geçiyor? evet twitter bile baskıya boyun eğmiş ama biz burada x parti veya y tarikat dayatmalarıyla sınırlı çerçevede yazacaksak eğer yazmak istemiyoruz. en azından kendi adıma!

  • dünyanin her bir yanina özgün yüzlerce ejder çesidi varmis gibi bunu ayirmislar. ejder deseler karstiracagiz sanki. "ejder mi, ne ejderi? adana ejderi mi komodo ejderi mi?"

  • ana akım rap'çilere baksan "benim kalemim keskin, dudaklarım namlu, lafımı esirgemem, korkum yok kimseden" triplerinde takılırlar ama
    - ya birbirine söverler (diss atıp),
    - ya kendilerini överler (cepte para, altımda limo, yanımda kızlar vb.)
    - ya hayali düşmanı döverler ( sözleri yalan inanmayın, pişman olacak hergele, çıkamaz karşıma vb. *)
    vb. vb. vb.

    arkadaş hiç mi yaşadığınız topluma ilişkin bir şarkı yapmazsınız. adaletsizlikle, pahalılıkla, çocukla, kadınla... bir iki istisna hariç bomboş içerikler.

    ondan sonra şöyle süperim, cesurum, aslanım diye boş muhabbet yapmayın.

    edit: şanıser yapıyor, hakkını yeme diye sayısız mesaj aldım. bir kaç istisna var biliyorum. suya sabuna dokununca insanlar da sanatçıya sahip çıkıyor.

    edit 2: başlığa yazılan ve gönderilen mesajlardaki sosyal içerikli şarkılardan ciddi bir oynatma listesi oluşturulur. gerçi bazı rap şarkıcılarını yakın arkadaşları dışındakilerin tanıdığını zannetmiyorum. ailelerinin dahi haberi yoktur kimi isimlerden. rap müziğin başkaldıran ruhunu yansıtan şarkılar totalde %5'i geçmez.