ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
22 nisan 2024 patiswiss ceo'sunun istifa etmesi
-
bu kadın bu markanın kurucusu ve de sahibi değil mi? göstermelik numaralarla kimi kandırıyor…
ezanlar susmaz, bayraklar inmez paylaşımı, ardından tez zamanda bir umre … bekliyoruz yani!!!
baba kız diyalogları
-
babam ales sınav yerime bakmaya gidecektir...
+kızım adını soyadını yaz da ver bana, listeden bulayım orda.
-baba hadi adım neyse de, soyadımı ezberden bildiğini tahmin ediyordum.
yazarların ilişki durumlarını anlatan cümle
-
(bkz: hodor)
murat başoğlu
-
"ben bir şey yaptım, hatasını çekiyorum. bedelini de ödeyeceğim. ne kadar özür dilesem de affı yok. anlık bir şeydi, olabilir. her erkeğin başına gelebilir. hiç tanımazsın birini, yarım saat sonra teknende olur, bir şey yaparsın onunla, sonra da iner gidersin, o arada bu olur. ancak yorumlar çok can acıtıcı. midemin ağrısından duramıyorum, kesin kanser oldum. öyle üzülüyorum ki" demiş.
de abi sen bu gevşeklikle grip bile olmazsın.
sosyal fobi
-
cok konusanin yanindaki "bak ne guzel sessiz sakin sen de biraz ona benzesene" diye ornek gosterilen konu mankeni olmaktır.
okula gitmedigi gunun sonrasi kendine verdigi gazla "ee naptiniz dun ben yokken?" sorusuna "sen gelmedin mi dun hic farketmemisim" cevabi verilmesiyle yıkılan ruhunun temelinde demir kullanilmamis fazla cimento kullanılmıs orta hasarli bina olmaktır.
oturdugu yerde surekli etrafi gozleyen ve yandaki de kendisi gibi bacak bacak ustune atmissa duzelten, yandaki ellerini gogsunde kavusturmussa ellerini cebine sokan dedigimi yap yaptigimi yapma insanı olmaktır. onceki cumleye "yuh be" demektir (bkz: gulmeye utanan smiley)
sacini kurutma makinesiyle kurutmayi taramayi jolelemeyi, giyinmeyi, alisverisi, gazete almayi, adres sormayi, hakkini aramayi herkesten sonra ogrenen bazılarını ogrenemeyen insandan bozma android olmaktır.
gun gelip de digerleriyle konusmaya baslayinca digerlerini sasirtacak olan sen neymissin be dedirtecek insandir sosyal fobili cunku anlatacak o kadar seyi vardir ki
çatalhöyük
-
konya ili sınırları içinde, tarihi günümüzden 9500 yıl öncesine uzanan yerleşim yeri kalıntılarının bulunduğu ören yeri.
çatalhöyük'ün anlam ve önemine dair söylenebilecek şeylerin neredeyse tamamı başlık altındaki entrilerde söylenmiş. o yüzden çatalhöyük'e ait genel bilgiler kısmını özet geçip hızlıca eğlenceli kısmına (leoparlar, dünyanın ilk haritası ve yanardağlar) geleceğim.
çatalhöyük insanlık tarihindeki tespit edilmiş ilk yerleşim yeri değil. israil'deki eriha ve çevresi yerleşimler 12000 yıl kadar geriye gider. ama çatalhöyük bilinen ilk kenttir. hatta en iyi zamanlarında, nüfusunun 8000 kişiyi bulduğu tahmin edilen bu yerleşim yeri yeryüzünün ilk metropolüydü. bu popülasyon neolitik çağ için muazzam bir nicelik demek. aynı sayıları yakalamak için sümer medeniyetini beklemek gerekecek.
bu devasa şehirde sokak, cadde, bulvar yok. evler birbirine bitişik nizam inşa edilmiş. duvarlarda pencere, kapı yok tahmin edileceği üzere. insanlar evlerine damlardan giriyorlar. ışık ve hava damdaki, bu iş için ayrılmış boşluklardan giriyor. ocağın isi, dumanı yine damdaki delikten çıkıyor. zaten hayat damlarda sürüyor olmalı. bir evden diğerine gidebilmek için komşularının damından geçmen gerekiyor. sıcak yaz gecelerinde, bugün hala güney doğu anadolu'nun köylerinde olduğu gibi damlarda uyuduklarına eminim. şehir muhtemelen şöyle görünüyordu. görsel
çatalhöyük sakinleri barışçıl bir halktı. ne çevrede bir düşmanları olduğuna dair bir buluntu var. ne de kendi içlerinde süreğen, organize bir şiddet ortamında yaşadıklarına dair bir ipucu. çatalhöyük'te yapılan arkeolojik araştırmalarda istihkamlar, surlar ya da savunma tabyaları izine rastlanmadı. en dış cephedeki evlerin duvarları doğal duvar işlevi görüyor olmalı. zaten tek tehdit yabani hayvanlardan gelmekteydi. silah mahiyetinde sayılabilecek aletler çok sınırlıydı ve askeri değil avcılığa yönelik imal edilmişti.
çatalhöyük toplumu eşitlikçi ve sınıfsızdı. bazı evler diğerlerine nazaran daha gösterişli ya da daha büyük değil. saraylar ve tapınaklara dair izler bulunmaması bu toplumda krallar, firavunlar, soylular ve ruhban sınıfının olmadığı anlamına geliyor. modern siyasetbilimciler bize, mülkiyet ve sınıfların olmadığı anarşizmin, tabiatı gereği istikrarlı olamayacağını salık verirler ama çatalhöyük insanları 1400 yıl boyunca bununla başa çıkmış görünüyorlar.
çatalhöyük sınıfların, liderlerin, kralların, savaşçıların yükselişinden önceki toplumdan bir kesit sunuyor. kılıç yerine resim, çömlek ve dokuma kalıntılarındaki niceliği esas alırsak bolluk içinde, barışçıl ve eşitlikçi bir ütopya yeşermiş anadolu topraklarında.
kazılar sırasında çatalhöyük'teki evlerin birinin duvarında şu mural ortaya çıkarılıyor. görsel
üstteki turunculu figürün ne olduğu ile ilgili birçok tahmin yapmaya çalışmış uzmanlar. uzun süre leopar postu olduğu düşünülmüş. bunun bir sebebi de özellikle anadolu'da neolitik, kalkolitik ve antik dönemden kalma ören yerlerinde yapılan kazılarda leopar figürüne çok sık rastlanması. çatalhöyük'teki en eski yapıdan en az 2000 yıl daha eski bir yapı kompleksi olan karahantepe'de, kazılar sırasında şöyle bir heykel çıkarıldı. leopar taşıyan adam. dikkat edin leopar cesedi taşımıyor. taş devri heykeltraşımız sanki leoparı canlı tasvir etmek istemiş. görsel
aynı üslup ve içerik sürekliliğini çok daha yakın bir tarihte milattan önce 1500 lerde hittitlerde görüyoruz. şurada roller değişmiş, tanrı şaruma leoparın sırtında duruyor. görsel
hittitlerin yaklaşık 3000 - 3500 yıl, çatalhöyük sakinlerinin ise 8000 - 9000 yıl önce yaşamış olduklarından yola çıkıp hittitlerin günümüze daha yakın olduğunu düşünmeyeseniz sakın. kadim çağlarda zaman algısı şimdikinden çok farklıydı. gelişim gözle görülemeyecek kadar yavaş seyrederdi. çoğu kadim toplum için zaman doğrusal değil döngüsel algılanırdı. ilerleme, gelişme gibi kavramlar o zamanın insanlarına bir şey ifade etmezdi. bu durumda günümüz değerler sistemi 200 yıl öncesiyle radikal oranlarda uyumsuzken aralarında 8000 yıl bulunan karahantepe ile hittit eserleri arasında sürekiilik yakalamak mümkündür.
tekrar çatalhöyük'e dönersek.evlerin duvarında kabartma şeklinde leopar figürlerine ve leopar postu giymiş insan tasvirlerine sık rastlanırdı.görsel
özelde çatalhöyük genelde ise anadolu coğrafyasında leopar, bütün medeniyetler için kutsala yakın çok önemli bir kült figür olagelmiş.
hatta uzun yıllar çatalhöyük kazılarını yöneten arkeolog ian hodder yazdığı kitabın adını leoparın öyküsü koymuştu. görsel
duvar resmindeki yan yana betimlenmiş kare ve dikdörtgen şekillerin çatalhöyük evleri olduğu açıktı. ressam yaşadığı şehri belli bir ölçekten kuşbakışı resmederek bilinen ilk haritayı evinin duvarına çizmişti. kare şekiller çatalhöyük ise yukarısında leopar postu sandığımız şey yine çevredeki doğal şekillerden biri olabilirdi. biri diğerinden daha uzun iki yükselti, birinin ucundan bir şeyler fışkırıyor gibi. arkeologlar bu tasviri yanardağlar olarak yorumladırlar. çevrede bu tarife uyan volkanik oluşum 130 km ötedeki büyük ve küçük hasan dağı var. görsel
sonra duvardaki resmin 8000 yıl önce çizildiği hesaplandı. arkeologlar bu noktada jeologlardan yardım aldılar. hasan dağı'nın yamaçlarından toplanan volkanik materyal üzerinde yapılan radyokarbon testleri ile volkanın en son ne zaman patladığı bulundu. bingo, 8000 yıl önce yani çatalhöyük'lü sanatkarın duvarına harita resmettiği zamanlar yanardağımız aktifmiş.
çatalhöyük kilden kibele figürnlerinin ilk bulunduğu ören yeridir. görsel
primitif ana tanrıça kültü anadolu'ya buradan yayıldı muhtemelen. medeniyetle birlikte toplumlar anaerkillikten ataerkilliğe evrildikçe tanrıçaların yerini tanrıların almaya başlamasına daha bir kaç bin yıl var. uygarlığın doğuşunda ilk dinler şekillenirken çatalhöyük’in önemli bir rolü olması muhtemel. volkan patlamalarında ilahi bir iradenin tezahürlerinin görülmüş olması ise daha muhtemel.
yaran inci sözlük entry'leri
-
başlık: anam zaaa ama babam vefat etti
entry: ah babam zaaa olsaydı.
sevilmediğini kabullenmek
-
rahatlatır lan. kabul eder, çeker gidersin. tamam zordur üzülürsün, ağlarsın zırlarsın hatta önceleri öfkeden ne yapacağını bilemezsin. canını acıtırsın, can acıtırsın. ama kabullenmek iyidir. kalpte bıraktığı etki fenadır ama eninde sonunda en iyisidir. bir yalana sarılmaktansa, yalnızlığı göğüsleyip tek başına devam etmek en iyisidir.
30 nisan 2022 bağdat caddesi şampiyonluk kutlaması
-
arkadaşlar bu yazılı olmayan kuraldır.
şampiyon olduysan kendi semtinde eğlenirsin. rakip takımın semtinde eğlenemezsin. beşiktaş'ta, kadıköy'de bu kutlamayı yapamazsın. bu budur. sen şimdi trabzonspor taraftarı olarak bağdat caddesinde şampiyonluk kutlarım dersen senin oradaki amacın şampiyonluk kutlamak değil gövde gösterisi yapmak. bunu da sana yaptırmazlar. yapamazsın yani. etik değil.
not: beşiktaş.
edit: trabzona mı gidelim mesajları alıyorum.
bağdat caddesine de gitmeyiver bir zahmet. istanbul'da semt mi bitti?