hesabın var mı? giriş yap

  • yalnız bu adam tam bir yazılımcı ekşici profiline sahip.

    hani deseler ki hem ekşici olacak hem de yazılımcı olacak bir insan çiz böyle birini çizerim net.

    maaş başlıklarında para birimi olarak k kullanan yazılımcılar bunlar işte.

  • 3 kuruş kâr edeceğim diye ekonomik tövbe alıyorsunuz sonra buradan tövbem iptal oldu diye ağlıyorsunuz.

    benim tüm tövbelerim iptal olmayan exculusive tövbeler ve hepsi de halen geçerli. pahalı tövbe alanlara enayi gözüyle bakanlar şimdi utanırlar mı acaba?

    rezalet puanım 10 üzerinden 2, o da haber vermeden iptal ettikleri için. insan önceden bir mail atar.

  • 10/10 rezalettir.

    kendi hatalarından kaynaklanan bir sorun yüzünden üstüne bir de cayma bedeli talep edilmesi düpedüz dolandırıcılıktır. superonline çözemezse ve ısrarla cayma bedeli isterse tüketici hakem heyeti bu sorunu lehinize çözer.

  • dünyanın en doğal talebi. yıllardır kiraya vereceğim zaman adli sicil kaydı ile findeks notunu isterim. ekonomik gücü olmayan veya yüz kızartıcı bir suçtan hüküm giymiş bir kimse ile kim kiracı-kiralayan ilişkisine girmek ister ki?

  • filmdeki göndermeler:

    filmin afro-amerikan yönetmeni ryan coogler’ı ünlü eden iki filmi var: biri fruitvale station, diğeri ise rocky serisinin devamı olan creed. her iki film de tıpkı black panther gibi oakland’da başlayıp yine oakland’da bitiyor. oakland’ın önemi; coogler’ın doğup büyüdüğü yer olması dışında aynı zamanda black panther party’nin kurulduğu yer olması.

    ryan coogler’ın black panther dahil üç filminde de michael b. jordan önemli bir rolde karşımıza çıkıyor.

    michael b. jordan, chris evans ile birlikte daha önce human torch’u canlandırmış ve daha sonra marvel sinematik evrenine geçmiş ikinci koyuncu oldu.

    kral t’chaka’nın 90’lardaki gençliğini canlandıran oyuncu atandwa kani, yani kralın yaşlı halini canlandıran oyuncu john kani’nin oğlu.

    filmde bir back to the future göndermesi var: shuri’nin t’challa’ya verdiği ve babalarının favori filmindeki gibi yaptığını söylediği kendi kendine bağlanan ayakkabılar.

    filmde shuri’nin laboratuvarının ve vibranyum dağının ismi bashenga. bu isim çizgi romanlarda ise tarihteki ilk black panther’in ismi.

    black panther’in bir gergedanı devirme sahnesi de 1988’de yayınlanan serilerinden birinde var

    killmonger’ın t’challa’yı şelaleden aşağı atması ünlü black panther hikayesi panther’s rage’e bir gönderme.

    t’challa, ilk after credit sahnesinde “kriz zamanlarında akıllı liderler köprüler kurar, aptallar duvarlar örer.” benzeri bir şey söylemişti. elbette trump’ı kastettiğini anladınız değil mi?

    shuri, iyileştirilmesi için yanına getirilen ajan everett ross’u gördüğünde “harika, düzeltilecek bir beyaz adam daha.” dediğinde buck barnes’tan bahsediyordu.

    filmin after credits sahnesinde çocuklar bucky barnes’a white wolf diyorlardı. çizgi romanlarda white wolf kral t’chaka’nın evlat edindiği beyaz bir çocuktur. t’challa’dan biraz daha büyük olan hunter, belli bir yaşa gelince wakanda’nın gizli servisi olan hatut zeraze’ye katılmıştır.

  • çok eğlenceli bir durum. size çocuklarıymış gibi davranıyorlar. arabanın arka koltuğunda yolculuk ediyorsunuz, canınız ne isterse o yapılıyor, ne çekerse o alınıyor.
    evlerinde de bir ayrıcalığınız var. en ağır misafirleri sizmişsiniz gibi davranıyorlar bazen, bazen de "oturmaya mı geldin, kalk da bi çay koy" rahatlığına evrilebiliyorlar. birbirleriyle kavga ettiklerinde "yeter la bi susun amk" diyebilecek kadar samimi arkadaşlarınız olan bir çiftin yanında üçüncüyseniz cidden çok eğlenceli. tavsiye ederim.

  • işim gereği yılın %70'i seyahat ediyorum. bu uçuşların önemli bir kısmı yurt dışı. uçuşlarım da genelde thy ile. tabi thy nezdinde çok çok çok küçük bir kalem olsa da ben de thy'ye para kazandırıyorum. benim kazandırdığım para ile sponsorluğu destekliyorum. helal olsun benim param müjdat gezen gibi aydın sanatçılara verilen sponsorluklara.

  • gece vakti bir mahallede görevli 40 bekçi varsa 30 tanesi benzin istasyonlarında, üniversitelerin giriş kapılarında, gece kapalı olan iş yeri merkezlerinin girişlerinde, otoparklarda çadır kurmuş, plastik sandalyelerine oturmuş hangi arabayı alacaklarını tartışıyor. yemek, çay söyleyip taşak muhabbeti çeviriyor. dün belediyenin önünde bir kadın öldüresiye dövülürken akla gelen "nerede bu gece kartalları?" sorusuna cevap isteyenler için söyleyeyim dedim.

  • bir sonraki boş metrobüs için bekleyen ön sıranın kurduğu barajı, real madridler barcelonalar kuramadı.

  • toplasan türkiye'de bir kaç bin adet piyasaya çıkacak olan telefon üstünden hala kriz var mı yok mu bilmem ne muhabbeti yapan tipleri göstermiştir. hala şu bir kafe dolu kriz yok, şurda alışveriş yapan var kriz yok, bundan alan var kriz yok muhabbeti yapan. araba alıyorlar kriz yok diyorlar (arabadan toplasan 15 tane gelmiş zaten, satılmış). o aldığınız şeylerin zaten arzı çok değil hala anlayamadınız bunu, milyon tane yok lan satışta! bir kaç bin tane var.

  • --- spoiler ---

    son zamanlarda marvel cinematic universe'e ait işlerde eskiye kıyasla daha fazla zayıf yapımla karşılaştık. doctor strange in the multiverse of madness benim çok beğendiğim bir film olsa da genel anlamda seyirciyi biraz hayal kırıklığına uğrattı. ardından benim için mcu'nun en kötü filmi olan thor: love and thunder geldi. dizi kanadında ise çok güçlü başlayan ms. marvel ikinci yarısında ivme kaybedip ortalama final yaptı, ı am groot ise pekte kale alınacak bir yapım olmadı. she-hulk ise bambaşka bir konu.

    marvel studios disney+'ın denkleme katılması ile kendi kendisini çok zorlamaya başladı. proje sayısındaki inanılmaz artış içerik kalitesini ciddi şekilde etkiliyor artık. blade filminde de duyduğumuz prodüksiyon sorunları artmaya başlarsa genel hikaye anlatısı, birbirine bağlı olduğu için çok zarar görecek. yılda 2-3 film yapan marvel studios şu anda yıl 8-9 proje yapmaya çalışıyor. bu kadar proje geliştirmek kalite anlamında ister istemez gerilemeye sebebiyet veriyor. thor: love and thunder sonrası she-hulk: attorney at law bunun en canlı örneği.

    peşinen söyleyeyim ki she-hulk çok kötü yazılmış bir dizi. dizinin en büyük sorunu ne komedi olması ne de cgı'ların kötü olması. net şekilde çok ama çok kötü yazılmış olması. yapım drama olabilir, komedi olabilir, anime olabilir ya da küçük çocuklara çizgi filmde olabilir ama kaliteli bir hikaye anlatmak için önemli olan öyküde bir nedenselliğin olmasıdır. she-hulk dizisinde komple neden-sonuç ilişkisi yok. bunun olduğu bölümler birinci ve sekizinci bölümler. birazda dördüncü bölüm.

    örneklerle gidelim. titania sebepsiz yere mahkemeye saldırıyor. sözde tutuklanıyor, sonra televizyon haberi ile serbest kalıyor, she-hulk ismi için dava açıyor, jennifer'a kinleniyor, düğün basıyor, ınstagramda rezil oldum diye ağlayıp gidiyor. son olarak finalde gözüküyor. peki bütün bu 9 bölüme yayılan hikayenin bir sebep-sonuç ilişkisi var mı ? yok. karakterin motivasyonu nedir, güçlerini nasıl kazanmıştır, neden she-hulk isminin peşine düşmüştür. bunların hiçbirinin cevabı yok. bir de titania çizgi romanlarda she-hulk'ın en büyük düşmanı.

    wong'un komple hikaye arc'ı da çok garip. shang-chi filminde abomination ile görmüştük. burada hapisten kaçırması pratik yapacağız diye saçma bir sebebe bağlanıyor. yaptığı hareketin suç olduğu net şekilde belirtiliyor. sonraki bölüm mahkeme salonunda görünce bir sebep-sonuç ilişkisi olacak zannediyorsun ama dava bambaşka bir şey için. nedensellik yine yok sayılıyor. bunların örnekleri rahatlıkla çoğaltılabilir.

    senaryonun çöktüğü bir başka ve önemli nokta ise jennifer walters'ın kişiliği. dizi diyalog yoluyla jennifer'ın erkek egemen dünyada güçlü bir kadın olduğunu neredeyse her bölüm hatırlatıyor ama uygulama bunu hiç yapmıyor. üstelik hem erkekler, hem de kadınlar rahatlıkla jennifer'ı kullanabiliyor. güçlü kadın profili çizilmesi gereken bir hikayede jennifer'ın dokuz bölüm boyunca dizinin ana hikayesiymiş gibi erkek arkadaş aramasını, düğünde boş bardakları toplayıp, kirli çamaşırlarla ilgilenecek kadar kadınlar tarafından ezilmesini ben anlayamıyorum. bu dizinin vermeye çalıştığı mesaj ne ? ortada büyük bir sorun var.

    gelelim meta anlatı olayına. ki bu kısım müthiş bir hayal kırıklığı yarattı. yukarıda nedensellik diye bahsettiğim her şey aslında boşmuş. yazar ekibi zaten bilinçli şekilde sebep-sonuç ilişkisi anlatmadan pata küte diziyi işlemiş. çünkü hikayeyi toparlayacak doğru düzgün bir anlatı yapmayacakları zaten belliymiş. bu şahsen beni izlerken çok rahatız etti. şu ana kadar seyrettiğimiz hiçbir şeyin hikaye anlamında bağlandığı bir yer yok. o yüzden nedensellikte yok. hayatımda gördüğüm en saçma deus ex machina oluyor. bütün anlatı kaldırılıp atılıyor. jennifer'ın istediği şekilde yeniden yazılıyor. şimdi burada mizahi bir taraf yok. komik bir durum yok. ciddiye alınacak bir durumda yok. şu anda yazarlar kendilerini herhalde zeki falanda zannediyordur.

    internette bazı kesimler tarafından kadın karakter olduğu için beğenilmedi klasmanına çekilmek isteniyor ama geçen seneden yine benzer şekilde kadın karakterli bir diziye dönelim. wandavision kadın bir başkaraktere sahip, komedi konseptinde ve meta anlatısı var. wanda'yı kadın diye sevmeyen bir kişi bile duymadım. komedi ama üst seviye bir nedensellik var. meta anlatı deus ex machina olarak değil gerçekten zekice kullanılmış. yani sorun ne karakterin kadın olması, ne komedi olması, ne de meta anlatı. sorun she-hulk'ın senaryosunun çok kötü olması.

    dizide konuşmaya değer sadece 1-2 olay oldu. bunlardan biri daredevil'ın gelişi diğer ise hulk'ın oğlu skaar. ama üzerinde konuşacak enerjiyi bile aldı dizinin genel kalitesizliği. sonuç olarak bitti. mcu'nun en kötü yapımının she-hulk dizisi olduğunu düşünüyorum. bu karakter çok daha iyisini hakediyordu.

    --- spoiler ---

  • memlekette olan biten her şey zaytung haberi tadında olduğundan inanması kolay olmuştur.

    debe editi: gezi şehitleri ölümsüzdür!

    debe'ye girmesini daha çok arzuladığım entrilerim de vardı ancak ilk kez bir entrim debe oluyor çok mutlu oldum durduk yere. teşekkür ediyorum.

    ayrıca tog'a veya halk evlerine benzettiğim şu kampanyaya: (bkz: karanliga kufretmek yerine bir mum yakiyoruz) destek olmak istiyorum.