hesabın var mı? giriş yap

  • hak ettikleri paraları vermediğiniz için olabilir mi bu kriz.

    freelance daha iyi kazanan biri neden senin yanında kölelik yapsın.

  • birileri tarafından özel olarak sınıra yığılmışlardır, amaç evropaya "bakım biz iktidardan gidersek bunlar size gelecek" mesajı vermektir. yedik mi, yemedik.

  • 'ey izmir belediyesi bu kaçıncı kaza tramvay yolunda hiç güvenlik bariyeri yok insanlar dalgın olabiliyor,resmen plansızlığın ceremesini canıyla ödeyenler varvar.'

    hayatimda duydugum en sacma yorum bu olsa gerek. dunya'nin hangi ulkesinde, neresinde tramvay yolunda bariyer olur gosterde biz de bilelim.

    edit: hala bana orda burda var diye mesaj atiyorlar. arkadas tramvay sehir ici icin tasarlanmis, dusuk hizda giden ve mevcut yollarin uzerinden veya paralelinden giden bir aractir. hadi dunya'yi gormediniz. acin bir googla'a sorun. o da olmadi 150 yillik tarihi istanbul tramvayini gozunuzun onune getirin. gunde bir milyon yayanin yurudugu istiklal caddesinde yayalarin icinden gectigini belki hatirlarsiniz. oturup size dunya'nin farkli sehirlerden elli tane tramvay fotografi mi paylasalim illa.

  • bu bir tarikat, bu bir örgüt hatta bir stk'dır.

    bu tarikatın mensubu olabilmeniz için ön şart evliliktir, ardından beyaz yakalı bir plaza çalışanı olmak zorundasınız.

    mensupları arasında hiyerarşik dizilim vardır;

    - sadece robot süpürge sahipleri elit üye

    - robot süpürge + herhangi bir dyson ürünü gold üye

    - robot süpürge + dyson + airfryer ultimate üye

    şayet tüm bunlara ek olarak saat 07.30'da şirket servisinde uyukluyorken ayağınızda alexander mcqueen varsa, tarikat nışanınız var demektir.

  • bu filmi göklere çıkartanlar çoktur, görselliğe ve kurguya övgüler dizen çoktur. son bölümde kahramanımız kurtz'ü bulduğunda izlediğimiz sahneler bugün bile çekilememektir, desek yeridir; ama bu film için söylenecek en önemli şey bu filmin çekim tarihidir. o tarihte bu filmi çekmek ve hala konuşulmasını sağlamak az iş midir?

  • gurbetçi tiplemesi çok başarılı olan film. almanya’ya işçi olarak giden şaban, memleketinde kendisiyle aynı soy ismi taşıyan ve baba adı tutan çocukların belgeleri ile alman makamlarından çocuk parası alıyor. apaçık şekilde almanları dolandıran kendisi olduğu halde almanların ne kadar kötü insanlar olduklarını anlatmaya çalışıyor. kaçak gittiği ülkede sanki onu zorla tutan var gibi hem almanya'yı yerden yere vuruyor hem de almanya'nın etinden sütünden faydalanıyor. filmdeki şaban karakteri, günümüzdeki "türkiye çoh eyi, almanya türkiye'yi gıskanıyor" deyip "niye türkiye'ye gelmiyorsun madem" sorusuna uyduruktan bahaneler bulan gurbetçilerin atasıdır. yani gurbetçi gibi gurbetçidir filmdeki şaban.

  • belit: bi dakka anne şu filmlere bi bakıyım...
    anne: korsan diil mi kızım bunlar?
    belit: evet ööle, bi dakka bişeye bakmaya çalışıyorum...
    anne: (satıcıya döner) hmm, demek korsan bööle oluyomuş.
    satıcı: biz diiliz hanımefendi cd'ler korsan...
    anne: haa...

  • özgür müzik seçimi, cipsli parmakları mahalle baskısı olmadan şuursuzca emebilmek gibi sıradışı ve nadide avantajlar olabilirler.

  • eskiden istanbul'dan cenazesi olanlar otobüs firmasının bagajında yollardı rahmetliyi tabutun içinde. şimdi artık cenazeyi taşıma hizmeti falan verdiklerinden o kadar yaygın bir durum değil. işte öyle birgün otobüsün muavini, çok uykum geldi deyip cenazenin olduğu yere yatmaya gitti molada. oğlum korkmaz mısın falan diyecek oldu yaşlı amcalar, "ne korkayım amk ölmüş gitmiş herif" dedi. senin bakış açına sahip olduğum gün herşey daha farklı olacak.