hesabın var mı? giriş yap

  • oldukça sık kullandığım ve ekseriyatla memnun kaldığım bir site ama bu telefon numarası işine kesinlikle bir çözüm getirmeleri gerekmekte. her sipariş şahsi numaranın bir ton insanın eline geçme ihtimalini arttırıyor. kuryenin gelip bulamaması ihtimaline karşı numaranın verilmesi yeterli bir bahane değil. onu geçtim restoran sahiplerinin olumsuz yorumlarda arayıp laf etmesi de gerçekleşebiliyor, örneklerini okuduk. bu telefon numarası verme işinin her siparişe has olarak onaya bağlanması gerekiyor. yahut kurye olası bir sıkıntıda yemeksepetini arar, yemeksepeti görevlisi bizimle iletişime geçer. biraz daha eleman çalıştırırsınız belki ama kurumsal bir firmaysan bunlar göze alınacak. alınmazsa yıllarca uğraşıp didindiğin imaj itin kopuğun biri yüzünden göz açıp kapayıncaya kadar yerle yeksan olabilir.

    yarın öbürgün telaffuz bile etmek istemeyeceğim bir olay yaşanır, firmanın ismi de işe karışıp okkanın altına giriverirsin. velhasıl bu iş çözülmeli çünkü artık sabır taşırıyor, can sıkıyor.

  • ölünce tahta bilal geçerdi allah korusun.

    -bilal baban öldü tahta sen geçeceksin.
    +tahta mı?
    -tahta tabi zoruna mı gitti?
    +anlamadım.

  • sınır ihlali yapmak. kendi sınırına girilmesine izin vermek ya da karşı tarafın sınırını zorlamak. her iki şekliyle de hata

  • hayatimda gitmeyi en cok istedigim yerlerden biri, tapinaklar kompleksi.

    ulasim: suvarnabhumi havaalani icindeki terminale gidip 140 baht (14tl civari) bir ucretle sinira bilet alinabilir. 9-10 kisilik klimali minibus pek konfor vaadetmiyor ancak is goruyor. sinirin tayland tarafinda her sey guzel, binalar klimali falan. kambocya tarafina gecince kendinizi "aha simdi asya'dayim" derken buluyorsunuz. 30usd'ye kapida vize alinabiliyor. (gorevliler daha fazla almak istiyor, o is pazarlik yetenegine kaliyor, ben 32dolar gibi bir sey vererek gectim) aslinda eger donerken de karayoluyla donulecekse vize almaya pek de gerek yok, kambocya sinirinda giriste ve cikista herhangi bir kontrol yapilmiyor. el kol sallaya sallaya da gecilebilir, benim gibi donerken ucak kullanmayi dusunuyorsaniz pasaportunuzu damgalatmaniz sart. siniri gectikten sonra otobuse 3-4 usd civari vererek (kambocya'da gecerli olan para birimi amerikan dolari. cent yerine kendi paralarini kullaniyorlar) siem reap'teki otele ulasmak mumkun.

    ulkede motosiklet kiralamak cok mantikli, google maps'te kambocya haritasi indirilerek gitmek istenilen yerler rahatlikla bulunabilir. motosikletin gunlugu 7 dolar, kask ucretsiz. ufak tefek olanlari saymazsak baslica tapinaklar:

    angkor wat: uzun zamandir hayalimdi bu mabedi gormek. sabah gittigimde kapkaranlikti her yer, gunesin dogumunu orda izlemek gerekiyormus. loslukta gorebildigim karadiyla bekledigime degmisti. hayatimda gordugum en guzel seylerden biriydi karsimdaki. gozlerimi kapayip onu ilk kez gordugum ani dusundugumde kendimi hala mutlu ve huzurlu hissediyorum. sabah serinliginde tapinagin icinde kaybolmak, tunellerden gecip kimsenin olmadigi avlulari kesfetmek, bir koseye cekilip kendini ve kuslarin civiltilarini dinlemek o kadar guzel oluyor ki. kisa bir sure de olsa "monk olup buralarda 1-2 ay takilsam nasil olur acaba" diye dusundurttu. gunesin biraz yukselmesiyle beraber hava bunaltici bir hal alabiliyor, haliyle monk olma hayalleri de buharlasti.

    ta prohm: nami diger lara croft temple. kucukken ust kattaki komsunun bilgisayarinda oynadigim iki oyundan biriydi lara croft. oradaki tapinaklarin gercek oldugunu o zamanlar bilemezdim. agaclarin yuzlerce yillik taslarin arasinda kendinlerine yol buldugunu gormek buyuleyici. insan atlamak ziplamak, lara croft gibi davranmak istiyor. yikilma tehlikesinden oturu pek cok yapi demir cubuklarla desteklenmis durumda, yikilmadan gorulmeli.

    bayon: kafanizi cevirdiginiz her yerde bir baska buddha oymasi gormek mumkun. dile kolay tam 11bin figure ev sahipligi yapiyor. bunlardan 216'si gulumseyen buddha yuzu. 1100lu yillarda yapildiginda figurlerin hepsinin rengarenk oldugu dusunuluyor, yillar gectikce renklerini kaybetmisler. diger tapinaklara nazaran biraz kucuk olsa da ayrintilariyla gozlere ziyafet sunuyor. buddha fotografi cekmek icin birebir.

    banteay srei: merkezdeki tapinaklara biraz uzak (35km civari kadar) olsa da 9.yuzyilda tamamlanmis olan bu tapinak insana "insanlar bin yil once bunun gibi bir eser ortaya cikartabiliyorsa ben neyim?" sorusunu sorduruyor. duvarlari dantel gibi islenmis tapinaga motosikletle giderken yolda koylulerden muz-mango-ananas gibi meyveleri cok ucuza alip yolda afiyetle yemek onerilir. otoparki ucretli olan tek tapinak, 2000khmer parasi(50 cent) ucreti var. yolun hemen diger tarafina (tuktukcular orda bekliyor genelde) birakirsaniz ucret yok.

  • yaşlı bir amca tarafından onay gören gençlik. otobüste bizzat başıma gelmiştir.
    ankara'da yaşayanlar bilir. 65 yaş üstü, egolara ücretsiz biner ve otobüs güruhunun (mesai saatleri dışında) % 50 sini bu topluluk oluşturur. yine yorgun argın dersten çıkıp eve gitmek için otobüse bindiğim bir gün, amcanın biri bindi ulustan (yanında 10-15 tane daha amca var tabi) önümdeki genç yer vermek için doğruldu, amca gel şöyle otur diye. amca gencin omzuna bastırarak hayır evladim dedi. siz oturun. biz ücretsiz diye ekmek almaya bile otobüse binip,ulusa geliyoruz. orada vakit geçiriyoruz işte.. siz akşama kadar ders işleyip kafa patlatıyorsunuz, akşam gidip gece yarılarına kadar ders çalışıyorsunuz. sizin hakkınız oturmak. bizim değil..

  • fatih altaylı duş almak istediği zaman musluğu açmaz. duş başlığı ağlayana kadar ona sertçe bakar.

  • müziğini nasıl bulmuşlar onu merak ettim şimdi. tuvalette dozurt bızıırt filan random atıp notaya mı dökmüşler?

    ticari olarak başarılı bence.

  • konu: 3 dilek hakkiniz olsa ne dilerdiniz

    3 dilek

    gunumuzde uc dilek hakkimiz olmasi cok onemlidir. malesef sevinerek bu hakkimizi kullaniriz her zaman. benim 3 dilek hakkim olsa 3 dilek hakki daha isterdim.

    elde var 6 dilek hakki, 5 ile 3 er dilek daha dilesem 15 dilek hakkim daha olur. 15 dilek ile her istedigimi dilerim.

    gunah degilse allah olmayi dilerim. allah olduktan sonra dilek hakkim sonsuz kere sonsuz olur. cok akilli olurum. maalesef her istedigimi yapabilirim.

    kendime kasvetli bir yaris arabasi yaptiririm. onunla antalyaya gider dedemlerin elini operim. dedem bana torunum allah olmus der. sevinir. harclik verir. abime vermez, cunku o arabaya kusan bir gerzek.

    sonra dedem mezarlikta zombileri oldurmeye gonderir beni. hepsini yok ederim isin kiliciyla. babami da doverim.