hesabın var mı? giriş yap

  • 1 ay dayanabildi, ve bu sabaha karşı hayatını kaybetti.

    şu an katillerinin yüzünü görmek isterdim; ne düşündüklerini, nasıl yorum yaptıklarını, bu kızın ölüm haberini aldıklarında hayatlarına nasıl devam edebildiklerini. sanırım "napalım" diyip şişelerine yeni mazotlar doldurup başka otobüslerin başka sivillerin avına çıkacaklar.

    uğur kaymaz'ın, ceylan önkol'un katillerinden başka bir yerde mi yargılanacaksınız sanıyorsunuz? yanılıyorsunuz. aynı bokun soyusunuz.

  • üretim sürecinde kullanılan faktörlerin bazılarının sürekli arttırımıyla saadet olmayacağını zamanla arttırılan o faktörün marjinal faydasının azalacağını ve negatife bile dönebileceğini anlatan kanun.

  • on yıl falan önce, bir yaz vakti ailecek köydeyiz. o zamanlar babamın en sevdiği çocuğu olan tofaş marka 92 model doğanımızı alıp arkadaşlarla köyün üst taraflarında bir tepeye içmeye gidiyoruz. birkaç kişi daha katılıyor bize sonradan, kalabalığız, içip eğleniyoruz. tam sabahın dört buçuğunda araba yanmaya başlıyor alttan, muhtemelen kuru otlara atılan bir sigara yüzünden. hep birlikte güç bela söndürüyoruz arabayı, motordaki kablolar yanmış, kaporta falan kararmış. sabah altı gibi eve dönüyorum, ne işi varsa o saatte babam avluda karşılıyor beni, dikilmiş bahçenin ortasına, eller arkada bağlı, üstünde atleti, altında çizgili picamasıyla, benim yüzüm falan is içinde, üst baş rezil, kollarımda ufak yanıklar var ama o hiç bakmıyor bile yüzüme, "baba" diyorum, bi yalanlar falan kıvırıcam, fırsat vermeden "sus, içeri git" diyor gözlerini arabadan hiç ayırmadan, içeri giderken anneme sokuluyorum, "ne işi var ya bunun bu saatte ayakta" diye soruyorum, "ne bileyim oğlum, sabahın dört buçuğunda kalktı, içim yanıyor hanım dedi, bir daha da uyumadı, dikildi orda" diyor. ulan diyorum aşka bak, adam telepatik bir bağ kurmuş arabayla, saniyesinde hissediyor, orda yanan ben olsaydım umrunda olmazdı adamın yeminle, devam ederdi horul horul uykusuna ama arabanın lastiği bile inse kalkar sabah dörtte "nefesim kesiliyor hanım" diye.

  • o paraya yunanistanı alır, bayrağını ısırılmış elma olarak değiştirirsin.

  • türk hava yolları'nın yaklaşık 40000 lira parama çökmesi rezaleti.

    olay mauritius isimli ada ülkesine taşınmaya karar vermemizle başladı. ada ülkesine vize almadan turist vizesiyle gelip buraları bir görüp beğenirsek kalacaktık, beğenmezsek dönecektik.

    turist olarak giriş yapacağımız için dönüş biletini de ibraz etmemiz gerekiyordu pasaport memuruna girişte.

    bu yüzden istanbul - port louis gidiş - dönüş bilet aldık 19 nisan 2023 tarihinde. gidişimizi "ekonomi-yarı esnek" seçtik. iptal ve iade söz konusu değil ya da kesintili iade olacak şekilde.

    dönüşümüzü ise iptal edilebilir / tamamı iade edilir şekilde seçtik. (ekonomi - esnek)
    kesintisiz iptal/iade seçeneğimizin olması için kişi başı extra 9000 tl kadar ödeme yaptık.

    bilete ait info mailinin gidiş uçuşu iptal/iade kısmı görsel
    dönüş biletine ait iptal/iade kısmı görsel

    görüldüğü gibi tamamı iade ibaresi mailde yazıyor.

    neyse adaya geldik 15 haziranda. beğendik. burada yaşanır dedik ve kalmaya karar verdik. türk hava yollarını aradım ve biletimi iptal etmek istediğimi söyledim. iptal/iade hakkım olmadığını, iptal etmem durumunda sadece 3000 tl geri alabileceğimi söylediler.

    bileti satın alırken geri dönüşümün kesin olmadığı için tamamı iade edilebilir bilet satın aldığımı ve bunun için extra ücret ödediğimi söyledim. neymiş efendim ücret kurallarına göre gidiş-dönüş uçuşların iptal/iadesi durumunda en kısıtlı ücret kuralına sahip biletin kuralları geçerli oluyormuş. yani gidiş uçuşum iptal/iade edilemez olduğu için dönüş uçuşumda da o bilete ait kurallar geçerli oluyormuş.

    birincisi bu bilgi biletin satın alındığı hiç bir aşamada verilmiyor. bu adımları az önce tekrar yaptım ve ekranı video olarak kaydettim. buradan videoya ulaşabilirsiniz. dilerseniz herhangi bir tarihte ıstanbul - port louis gidiş-dönüş bileti alma adımlarını kendiniz de deneyebilirsiniz. hiç bir aşamada bu bilgi verilmiyor. ücret kuralları gibi minicik gizli bir link bile yok.

    ikincisi madem böyle bir kural var, gidiş uçuşunu iade edilemez seçtiysem dönüşü alırken izin verme yazılımsal olarak ya da bana uyarı göster. de ki bak gidiş uçuşun iade edilemez dönüş uçuşunu iade edilebilir seçme.

    neyse müşteri hizmetleri geri bildirim oluşturun siteden falan dedi yardımcı olmadılar. dönüşe 4 gün var ve geri bildirimin ortalama yanıt süresi 1 hafta. bilet yanacak. yurt dışındayım. sözde ücretsiz olduğu söylenen türk hava yollarını her aradığımda turkcell ayrı bir kitliyor. 10 kere arayıp 1000 lira fatura ödeyerek cevap alabildim geri bildirimime.

    tabi ki olumsuz. okumaya değer bir şey yok. bla bla görsel

    dönüşüme çok az süre kaldığı için çaresizce biletimi açığa almak durumunda kaldım. son 48 saat açığa alamayız falan derler param komple yanar diye korktum.

    açığa alınan bileti de öyle bedava kullanmak yok tabiki. kullanmak istediğimde kişi başı 130 dolar + ücret farkını ödeyecekmişim. ben bileti aldığımdan beri 20.000 lira artmış ücret. malumunuz dolar.

    bu konuda yapabileceğim bir şey varsa tavsiyelerinizi bekliyorum. hukuki yollara başvursam bir sonuç alır mıyım bilmiyorum.

    velhasıl thy böyle bir şirkete dönüşmüş. zaten buraya gelirkende bir ayıp ettiler. yolda perişan olduğum için ses etmemiştim. havalimanına saatler önce giriş yapıp erkenden check-in yaptım acil çıkış yanındaki koltukları alabilmek için. 10 saat uçuş sonuçta. neyse saat geldi kapı açıldı. tam girişte koltuk numaralarınız değişmiş deyip rastgele bir yere atmışlar bizi. normal koltuk numaralarımızın üstünü kalemle karalayıp (görsel
    ) başka koltuk yazıp yolladılar bizi. pilot bir arkadaşım bunun kesinlikle mümkün olmadığını söylüyor.

    yazıklar olsun thy. prestijli bir şirket bilirdik biz de seni. o parayı burada 4 ay ev kiram olarak kullanacaktım. gerçekten büyük bir mağduriyet yarattı.

    edit: ülkeye kaçak girmişim de burada kalacakmışım gibi bir yanlış anlaşılma yaşanmış. ülke zaten vizesiz 60 gün kadar. buna ek olarak ülke diyor ki eğer uzaktan çalışabileceğiniz bir işiniz varsa gelin ben size premium vize vereyim burada istediğiniz kadar kalın. premium vizeyi de burada hemen halledebiliyorsunuz. gelmeden önce uğraşmak istemedim sadece.

  • evet böyle abuk bir iddia var karaoğlan hakkında. iddiayı abuklaştıransa gerçeklikten uzak olması değil, ortaya atılış biçimi. koşulsuz gel katıl davetini reddetmiş diyen geri zekalıları bile gördük.

    halbuki olay şu:

    yunanistan o zaman avrupa ekonomik topluluğu olarak bilinen birliğe başvuru yapıyor, birlik içerisinde yunanlılardan tiksinen bir kaç devlet de bu başvuru zorlaşsın, sulandırılsın ve sonunda kabul edilmesin diye türkiye’nin de başvurmasını istiyor ve bu amaçla o dönem iç kargaşa içerisindeki türkiye’nin başında zayıf bir hükemetle bulunan ecevit’e bir sözcü gönderiliyor. bu sözcü de katılma başvurusunda bulunmaya davet ediyor ecevit’i. yani öyle şartsız, koşulsuz alma söz konusu bile değil. 60 milyonluk, berbat ekonomili, iç savaşlı türkiye alınmaz nasıl olsa, bari onları da olaya dahil edelim de şu yunanlıları uzak tutsunlar gibi bir yaklaşım.

    zaten o dönemde türkiye’de tam bir batı karşıtlığı hakim. abd ambargo koymuş, biz de ambargoya misilleme olarak amerikan üslerini söküp atmışız ülkeden. muhalefet tamamen batı karşıtı söyleme sahip. iktidar da anti emperyalist ayağına batı karşıtı. yani o anda iktidarda cem toker bile olsa başvuruda zor bulunurdu. hatta cem toker olsa amaaaaan başvuru maşvuruyla mı uğraşacam der istifa edip miami’ye tatile giderdi.

  • bu bölümden mezun olursanız inanılmaz bir genel kültür elde edersiniz. biraz da kendini geliştirmeyi seven biriyseniz her alanda bir söyleyeceğiniz olur. hele iyi bir üniversitedeyseniz sadece edebiyatla sınırlı kalmazsınız. psikoloji, felsefe, film/tiyatro eleştirisi, çeviri, tarih ve hatta fen dersleri bile alırsınız. lakin türkiye şartlarında yapabileceğiniz en iyi şey akademide devam etmektir. öğretmenlik bölümüyle karşılaştırmak ise başlı başına yanlıştır. iki bölümün dil puanıyla girilmesi haricinde uzaktan yakından alakası yoktur.